 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Altıncı Hukuk Dairesi
E. 1992/9327
K. 1992/9945
T. 21.9.1992
* ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ
ÖZET : Sözleşmede, tarafların taşınmazın belli sürede kullanılmaya devam
edilmesi konusunda bir anlaşmaları yoktur. Bu itibarla sözleşmeyi MK.nun 627.
maddesi anlamında şuyuun devamı anlaşması olarak kabul etmek mümkün değildir.
(743 s. MK. m. 627)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan ortaklığın giderilmesi davasına dair
karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün
kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, bir parça taşınmaz mal ile üzerindeki tesislerin ortaklığının
giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme, davayı reddetmiş; hüküm, davacı
vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalılarla müştereken malik bulundukları taşınmazın taksiminin
mümkün olmadığını iddia ile o taşınmaz üzerindeki yine müşterek tesislerin de
satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Zekiye vekili, taşınmazı üzerindeki tesisleri işleterek dört yıldır
davacının kullandığını arkasından bu davayı açmakla iyiniyetli bulunmadığını
savunarak davanın reddedilmesini istemiş ve esasen taşınmazın aynen
taksiminin mümkün olduğunu belirtmiştir.
Mahkemece, davacı ile davalılardan Zekiye arasındaki 14.12. 1988 tarihli
anlaşma karşısında davanın zamansız açıldığı kabul edilerek davanın reddine
karar verilmiştir.
14.12.1988 tarihli sözleşme içeriğinden, davacı ile davalılardan Zekiye'nin
müşterek taşınmaz üzerindeki petrol istasyonunun 1.1.1988 tarihinden itibaren
kullanılıp, işletilmesinin sıraya konulduğu, hatta iki yıl davalı Zekiye'nin
kendi işletme sırasını kira anlaşması ile davacıya devrettiği
anlaşılmaktadır. Burada, tarafların taşınmazın belli sürede kullanılmaya
devam edilmesi konusunda bir anlaşmaları yoktur. Bu itibarla sözleşmeyi
MK.nun 627. maddesi anlamında şuyuun devamı anlaşması olarak kabul etmek
mümkün değildir. Diğer taraftan davacı, o sözleşmeye göre ilk yıl kendi
işletme hakkını iki yıl kira suretiyle davalı Zekiye'nin işletme hakkını
kullanmıştır.
1.1.1990'da tekrar kendi kullanma sırası geldiğinde ise 24.1.1990 tarihinde
ilk defa davayı açarak ortaklığın giderilmesini istemiştir. Böylece bu
istekde kötü niyetli olduğu kabul edilemez. Kötü niyet karşı tarafça
kanıtlanmış değildir. Bu itibarla davaya devam olanması ve istek yönünden
esas bakımından bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen gerekçe ile
davanın reddedilmesi usül ve yasaya aykırı olduğundan hüküm bozulmalıdır.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile
HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin
alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.9.1992 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.
|