 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Birinci Ceza Dairesi
E. 1992/895
K. 1992/1389
T. 4.6.1992
* KASTEN ADAM ÖLDÜRMEDE AĞIRTAHRİK
* KAVGADA ÖLENE EL UZATMAK
ÖZET : Sanık Yusuf'un maktülü kalp nahiyesinden bıçaklayarak öldürdüğü, tevali
eden ve bıçak çekmeye kadar varan haksız hareketlerin sanık Yusuf için ağır
tahrik boyutlarına ulaştığından adı geçen sanığa TCK.nun 448, 51/2, 59.
maddelerinin uygulanması; sanık Cuma'nın eyleminin ise, adi tahrik etkisiyle
ölümle sonuçlanan kavgada ölene el uzamak şeklinde nitelinderilerek TCK.nun
464/1, 51/1, 59. maddelerinin uygulanması suretiyle cezalandırılmasına karar
verilmesi gerekir.
(765 s. TCK. m. 448, 51/2, 59, 464,/1, 51/1)
Mustafa'yı kasten öldürmekten sanık Yusuf ile iş bu adam öldürme suçuna yardım
ve müzaharette bulunmaktan sanık Cuma'nın yapılan yargılamaları sonunda;
hükümlülüklerine ilişkin, (Gaziantep Birinci Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen
11.11.1991 gün ve 97/173 sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca
incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş ve hüküm kısmen re'sen de temyize
tabi bulunmuş olduğundan, dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan
tebliğname ile Dairemize gönderilmekle, duruşmalı olarak incelendi ve
aşağıdaki karar tesbit edildi:
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçunun sübutu kabul,
oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde sanık Yusuf'un suç niteliği
tayin, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya
göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak:
Maktül Mustafa'nın, babası Hacı ile birlikte Gaziantep'te sebze ticareti
yaptığı, olay tarihinden üç yıl kadar önce sanıkların kardeşi Cengiz'in,
maktülden 600.000.- lira borç para aldığı, bir süre sonra borcunun 300.000.-
lirasını ödediği, ancak geri kalanını ödemediği, alacağını Cengiz'den
alamıyacağını anlayan maktülün, bu parayı Yusuf'dan almak kararıyla Tekel
Caddesi üzerinde bulunan Şafak Kıraathanesi'ne gittiği, kardeşinden olan
alacağını isteyince sanık Yusuf'un "git ondan iste" demesine rağmen maktülün
devamlı şekilde küfür edip, tehdit ederek, bıçak çektiği ve tişörtünün
üzerinden görünen altın zincirini istediği, sanık Yusuf'un bir fırsatını
bulup kaçarak Çağlayan Kahvehanesi'ne gittiği, bir süre sonra bu kahvehaneye
de gelen maktülün, adı geçen sanığı dışarı çağırıp küfür etmeye devam ederek
altın zinciri yeniden istemesi üzerine çıkan kavga sırasında olay yerine
gelen sanık Cuma'nın, kardeşinin kavga ettiğini görünce eline geçirdiği kalıp
tahtası ile maktüle vurduğunu, sanık Yusuf'un ise, maktülü kalp nahiyesinden
bıçaklayarak öldürdüğünün dosya içeriğinden açıklıkla anlaşılması karşısında,
tevali eden ve bıçak çekmeye kadar varan haksız hareketlerin sanık Yusuf için
ağır tahrik boyutlarına ulaştığından adı geçen sanığa TCK.nun 448, 51/2, 59.
maddelerinin uygulanması; sanık Cuma'nın eyleminin ise, adi tahrik etkisiyle
ölülmle sonuçlanan kavgada ölene el uzatmak şeklinde nitelendirilerek TCK.nun
464/1, 51/1, 59. maddelerinin uygulanması suretiyle cezalandırılmasına karar
verilmesinde zorunluluk bulunduğu halde, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş olduğundan, sanıkların temyiz itirazları ile vekillerinin
duruşmalı inceleme sırasındaki savunmaları bu nedenle yerinde görüldüğünden,
hükmün tebliğnamedeki isteme uygun şekilde (BOZULMASINA), bozma nedeni ve
tutuklu kaldığı süre gözönünde tutularak sanık Cuma'nın TAHLİYESİNE, başka
bir suçtan hükümlü veya tutuklu değilse salıverilmesinin mahalline telle
bildirilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı'na müzekkere yazılmasına, 4.6.1992
gününde ve oybirliği ile karar verildi.
|