 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Onyedinci Hukuk Dairesi
E. 1992/8925
K. 1992/3945
T. 28.4.1992
* KADASTRO TESBİTİNİN İPTALİ
ÖZET : Yargılamanın sona erdiği tarihe kadar kadastro tutanağındaki beyanın
iradeyi bozucu bir nedenle geçersizliği dahi ileri sürülmeyen resmi memur
huzurunda imzası ile de doğrulanan ve tamamen hür irade sonucu yapılan beyan
davacıyı bağlar. Bu durumda davanın reddine karar verilmesi gerekir.
(766 s. Tapulama K. m. 42)
Taraflar arasındaki tesbitin iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda;
davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalılardan Hazine vekili tarafından
süresi içinde temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Kadastroca, 44.800 metrekare yüzölçümünde bulunan 341 sayılı parsel davacı
adına tesbit gören 108 sayılı parsele uygulanan vergi kaydı miktar fazlası
olarak davalı Hazine adına susuz tarla cinsi ile tesbit edilmiştir. İtirazı
komisyonca red edilen davacının açtığı dava kabul edilerek 341 parselin
davacı adına tesciline ilişkin olarak verilen karar davalı Hazine tarafından
temyiz edilmiştir.
Kadastro tesbiti 19.10.1976 tarihinde yapılmıştır. Tapulama (kadastro)
tutanağının edinme sütununda "tahdidi yapılan taşınmazın 108 parselle bir
bütün halinde iken 108 nolu parsele uygulanan vergi kaydının değişir sınırlı
olması nedeniyle 766 sayılı Yasanın 42. maddesi hükmüne göre miktar fazlası
108 nolu parselden kesilerek 341 nolu parsel olarak Hazine adına tesbitinin"
yapıldığı yazılıdır. Bu suretle kadastro tahdidi yapılan 341 sayılı parsel
hakkında düzenlenen tapulama tutanağına yazılan ve açıklığı yönünden de bir
duraksama yaratmayan taşınmazın edinilmesi ile ilgili beyan yeminli kadastro
bilirkişisi sıfatıyla davacı Ramazan tarafından imza edilmiştir. Yargılamanın
sona erdiği tarihe kadar kadastro tutanağındaki beyanın iradeyi bozucu bir
nedenle geçersizliği dahi ileri sürülmeyen resmi memur huzurunda imzası ile
de doğrulanan ve tamamen hür irade sonucu yapılan beyan davacıyı bağlar. Hal
böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının
incelenerek davacıyı bağlayan beyanına aykırı düşecek biçimde davanın
kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
Davalı Hazinenin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan
nedenlerden ötürü (BOZULMASINA), 28.4.1992 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
|