 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
İkinci Ceza Dairesi
E. 1992/8827
K. 1992/9631
T. 14.10.1992
* YETKİLİ MERCİİN EMRİNE UYMAMAK
* HALKI TEHLİKEYE MARUZ BIRAKACAK KABAHATLER
ÖZET : TCK.nun 566. maddesinin sanık Hakan'ın eyleminin müeyyidesini
oluşturması karşısında kanunun suç olarak düzenlediği bir konuda idari emre
dayanılarak TCK. nun 526. maddesinin uygulanması yoluna gidilemeyeceği ve bu
hükmün uygulanması gerektiği, keza işleten durumunda olan diğer sanığın
yönetim ve gözetim noksanlığı şeklindeki eylemi de hükme dayanak yapılan
kararın mercii ve içeriği de nazara alınarak 1580 sayılı Belediye Kanununun
15. maddesinin 9. fıkrası ile 1608 sayılı Kanun kapsamında olup
uygulanmasının idari mercilere ait bulunduğu gözetilmeden hüküm kurulması
yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 526, 566)(1580 s. Belediye K. m. 15/9)
Yetkili mercilerce verilen emirlere riayetsizlikten sanık Nuri ve Hakan'ın
yapılan yargılamaları sonunda; mahkumiyetlerine dair, (Marmaris Sulh Ceza
Mahkemesi)nden verilen 6.11.1991 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Muğla
C. Savcısı tarafından süresinde dilekçeyle istenmek ve dava evrakı C.
Başsavcılığı'nın 24.9.1992 tarihli tebliğnamesiyle Daireye gönderilmekle
okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği düşünüldü:
Sanık Hakan hakkında, yönetimindeki sürat motorunu İçmeler Plajı'nda halkın
can güvenliğini tehlikeye koyacak şekilde kullandığından bahisle kamu davası
açılıp, mahkemece bu şekilde kabul edilmesi (Halkı Tehlikeye Maruz Bırakacak
Sair Kabahatler) başlığını taşıyan TCK.nun 566. maddesinin "dikkatsizlik ve
tedbirsizlik neticesi olsa bile her ne suretle olursa olsun, şahıslara bir
zarar veya eşyaya mühim bir ziyan vukuu tehlikesini tevlit" etmeyi suç olarak
düzenlemesi ve sanığın eyleminin müeyyidesini oluşturması karşısında Kanunun
suç olarak düzenlediği bir konuda idari emre dayanılarak TCK.nun 526.
maddesinin uygulanması yoluna gidilemiyeceği ve bu hükmün uygulanması
gerektiği, keza işleten durumunda olan diğer sanığın yönetim ve gözetim
noksanlığı şeklindeki eylemi de hükme dayanak yapılan kararın mercii ve
içeriği de nazara alınarak 1580 sayılı Belediye Kanununun 15. maddesinin 9.
fıkrası ile 1608 sayılı Kanun kapsamında olup uygulanmasının idari mercilere
ait bulunduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
Suç tarihine göre uygulanan maddedeki doğrudan para cezasının 12.000 liradan
aşağı olamıyacağının gözetilmemesi suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, Üst C. Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde
görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı istem gibi (BOZULMASINA),
14.10.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|