 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Sekizinci Ceza Dairesi
E. 1992/8343
K. 1992/9954
T. 17.9.1992
* KORKU YARATMAK MAKSADIYLA PATLAYICI MADDE ATMAK
(Eylemin niteliği)
ÖZET : Sanıklardan Namık ve Hurşit'in birlikte, müşteki ve müdahilin evlerine
molotof kokteyli atmaları eylemi, TCK.nun 264/5 ve 191/son maddelerine uyar
nitelikte olup, yardım eden diğer sanıklara da TCK.nun 65/3. maddesi dikkate
alınarak aynı maddeler uygulanmalıdır.
Onsekiz yaşından küçük sanıkların hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı
hapis cezaları 647 sayılı Yasanın 4. maddesinde yazılı ceza veya tedbirlerden
birine çevrilmelidir.
(765 s. TCK. m. 264/5, 191/son)
Korku yaratmak maksadıyla patlayıcı madde atmaktan sanıklar Mustafa, Namık,
Hurşit, Erol'un yapılan yargılanmaları sonunda; TCK.nun 188/3, 65/3, 55/3,
59, 80, 71. maddeleri gereğince sanık Mustafa'nın 11 ay 20 gün hapis, sanık
Erol'un 21 ay 20 gün hapis, sanıklar Hurşit ve Namık'ın 2'şer sene 18'er ay
10'ar gün hapis cezasıyla hükümlülüklerine dair (Gaziantep İkinci Asliye Ceza
Mahkemesi)nden verilen 19.11.1991 gün ve 1107 esas, 792 karar sayılı hükmün
süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar vekili tarafından istenilmiş
olduğundan; dava evrakı C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile 7.7.1992 günü
Daireye gönderilmekle incelenip, gereği düşünüldü:
1- Oluşa, savunmalara ve dosyadaki kanıtlara göre;
Sanık Namık'ın yapmış olduğu molotof kokteyli olarak nitelenen patlayıcı sanık
Hurşit'le birlikte müdahil ve müştekinin evlerine atmış olmaktan ibaret
eylemlerinin TCK.nun 264/5 ve 191/son maddelerine uyar nitelikte olduğu,
onlara yardım eden sanıklar Erol ve Mustafa'nın da aynı Yasanın 65/3. maddesi
gözönüne alınarak yukarıda sözü edilen maddelerle cezalandırılması gerektiği
gözetilmeden olayda uygulama yeri bulunmayan TCK.nun 188/3. madde ve fıkrası
uyarınca yazılı biçimde mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Kaule göre de;
Sanık Erol hakkında Halil, Seydi'nin evlerine, sanık Mustafa'nın da Halil'in
evine patlayıcı madde atılması nedeniyle hükmolunan kısa süreli hürriyeti
bağlayıcı hapis cezalarının yaşları nedeniyle 647 sayılı Yasanın 4.
maddesinde yazılı ceza veya tedbirlerden birine çevrilmesi gerektiğinin
gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde
görülmüş olduğundan kazanılmış haklar saklı kalmak kaydıyla hükmün bu
sebeplerden dolayı istem gibi (BOZULMASINA), 17.9.1992 gününde oybirliğiyle
karar verildi.
|