 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.HUKUK DAİRESİ
SAYI
Esas Karar
92/8196 92/8926
Özet:Tenkis davasında araştırma sırası
Temyiz eden:Davalılar
Emine Özten ve ark. ile Mustafa kara ve ark.arasındaki tenkis
davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm
davalılar tarafından temyiz edilmekel, evrak okunup gereği görüşülüp
düşünüldü:
Tenkis (indirim) davası miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme
bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (teberru) yasal sınıra çekilmesini
amaçlayan öncesine etkili yenilik doğrucu (inşai) davalardandır.
Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bıra kanın
ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile Saklı pay
sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden
söz edilmesiise kazandırma konusu tereke ile tazandırma (temlik) dışı
terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakanın ölüm
tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile iadeye tabi olarak yaptığı
kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur. Miras bırakanın
borçları, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin bir aylık nafakası, terekenin
defterinin tutulması mühürlenmesi gibi giderlerde fasifidir. Aktiften
belirtilen borçların indirilmesi net terekeyi oluşturur. Tereke bu şekilde
tesbit edildikten sonra mirasın açıldığı tarihe göre değerlendirilmesi
yapılarak parasal olarak miktarının tesbiti gerekir. Miras bırakanın 1/4 olan
tasarruf oranını aşıp aşmadığı araştırılmalı; tasarruf oranı aşılmış ise
tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları
zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve Sübjektif (öznel)
unsurları dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her
kazandırmada saklı paylarızedeleme kastının varlığından söz edilemez. Kastın
varlığı ayrıca ve dikkatlice yapılacak bir araştırmayla belirlenebilir.
Tasarruf mutlak olarak tenkise tabi (ölüme bağlı tasarruflar veya
MK.507 maddesinin 1, 2, ve 3. fıkrasında gösterilenler) veya değerlerinde
mahfuz hisseyi ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılmış ise özellikle
muayen mal hakkında tenkis uyğulanırken M.K.512.maddesindeki sıralamaya
dikkat etmek dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı
tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası
tasarrufları dikkate alınmak gerekir. Bu işlem sırasında dava edilmiyen kişi
veya tasarrufların tenkisi gerekeceği sonucu çıkarsa davacının onlardaki
hakkını dava etmemesinin davalıyı etkilemeyeceği gözetilmelidir.
Davalıya yapılan tasarrufun tenkisine sıra geldiği takdirde tasarrufun
tümünün değeri ile davalıya yapılan fazla taberru arasında kurulan oranda
tasarrufa konu malan paylaşılmasının mümkün olup olmayacağı (M.K.506)
araştırılmalı, sonucu uyarınca davalıdan bir bölüm mal veya tazminat
alınmasına karar verilmelidir. Hükümde taraflara yüklenen borçların ve
tanınan hakların duraksamaya yer verilmeyecek açıklıkta belirtilmesi gerekir.
(HUMK.388/son) Bu hususların gözetilmemiş olması doğru bulunmamıştır.
SONUÇ:Hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 2.l0.1992 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Tahir Alp Nedim Turhan Ş.D.Kabukçuoğlu Özcan Aksoy Özden Göğüş
|