 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Sekizinci Hukuk Dairesi
E. 1992/7297
K. 1993/10079
T. 13.10.1993
* TAPU İPTALİ VE TESCİL
* MÜLKİYETİN NAKLİ
* HARİCİ SENET
ÖZET : Tapulu taşınmazın satışının geçerli olabilmesi için, bu sözleşmeye
ait resmi senedin Tapu Sicil Muhafızlığınca düzenlenmesi ve tarafların
karşılıklı irade beyanlarını ihtiva etmesi şarttır. Medeni Kanunun 634, Tapu
Kanununun 26 ve Borçlar Kanununun 213. maddelerinde açıklanan ve resmi
senette bulunması gereken nitelikleri taşımayan, Tapu Sicil Muhafızı ve noter
tarafından düzenlenmeyen harici senetler, tapulu taşınmazın satışında geçerli
değildir. Resmi şekilde yapılmamış temlik taahhütleri mutlak butlanla batıl
olduğundan, haricen düzenlenen senede dayanarak açılan tapu iptali ve tescil
davasının dinlenme olanağı yoktur.
(743 s. MK. m. 634) (2644 s. Tapu K. m. 26) (818 s. BK. m. 213)
Alattin ile Emine ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının
kabulüne dair, (Uşak Birinci Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen 28.6.1990
gün ve 762-386 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Emine vekili
tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı, dava konusu taşınmazı 20.4.1974 tarihli senetle tesbit maliki ve
annesi Halime'den haricen satın aldığını ileri sürerek, tapunun iptalini
talep etmiş, mahkemece dava konusu taşınmazın 1974 yılında tarafların
müşterek murisi Halime tarafından davacıya satıldığı, satış tarihinden bu
yana davacının nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla tasarrufta bulunduğu ve
davacı lehine 3402 sayılı Kanunun 13. maddesinin B-b fıkrasındaki koşulların
gerçekleştiği gerekçesiyle tapunun iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı
vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu 2031 parsel numaralı taşınmaz 27.2.1965 tarihinde tapulama yolu
ile tapuya tescil edilmiş, satış ise 20.4.1974 tarihinde yapılmıştır. 3402
sayılı Kanunun 13/B-b maddesi gereğince satışın geçerli olabilmesi için,
harici satışın kadastro tesbitinden önce yapılması ve satış tarihi ile
tapulama tesbitinin yapıldığı tarih arasında 10 yıllık zilyetlik süresinin
geçmesi, satışın tesbit tarihine kadar bozulmamış olması gerekir. Yukarıda
açıklandığı gibi dava konusu taşınmazın satışı tapuya tescil tarihinden sonra
yapılmıştır. Bu durumda ortada tapulu taşınmazın haricen satışı söz
konusudur. Haricen düzenlenmiş olan senedin düzenleme tarihinde taşınmaz mal
tapu kütüğünde kayıtlıdır. Tapu, tapulama sonucu oluşmuştur. Bir yer tapulama
veya kadastro gördükten sonra o yerde cereyan eden işlemler hakkında Tapulama
veya Kadastro Kanununun iktisaba ilişkin hükümleri uygulanmaz. Bundan sonra
yapılacak işlemler hakkında MK.nun ilgili hükümleri uygulanır. Tapu kütüğünde
kayıtlı taşınmaz malın satışının geçerli olabilmesi için bu sözleşmeye ait
resmi senedin tapu sicil muhafızlığınca düzenlenmesi şarttır.
MK.nun 634, Tapu Kanununun 26 ve Borçlar Kanununun 213. maddelerinde açıklanan
ve resmi senette bulunması gereken nitelikleri taşımayan, Tapu Sicil
Muhafızlığı ve noter tarafından düzenlenmeyen senetlere haricen düzenlenmiş
senetler denilir ve bu tür senetler tapulu bir taşınmazın satışında geçerli
değildir. Taşınmaz mal üzerindeki mülkiyet hakkının devrinin hedef alan bir
sözleşmenin var olabilmesi için Kanunun yetkili kıldığı Tapu Sicil Muhafızı
önünde böyle bir anlaşmada taraf olanların rıza ve iradelerinin birleşmiş
bulunması gerekir. Resmi şekilde yapılmamış temlik taahhütleri mutlak butlan
sebebiyle batıl olduğundan haricen düzenlenmiş senete dayanarak açılan tapu
iptali yolu ile mülkiyetin naklini talep eden davanın dinlenme olanağı
yoktur.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, değişik
düşüncelerle davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz, temyiz itirazları
yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün
(BOZULMASINA) ve 75.000 lira peşin harcın istek halinde temyiz edene
iadesine, 13.10.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|