 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Ceza Genel Kurulu
E. 1992/7-46
K. 1992/71
T. 9.3.1992
* KARARA İŞTİRAK EDEMEYECEK HAKİM
* GÖREVSİZLİK KARARI
ÖZET : Hakimin, sulh ceza mahkemesinde duruşmayı yöneterek olay hakkında belli
bir kanıya vardıktan sonra suç niteliğini ve uygulanacak yasa maddelerini
açıklamak suretiyle görevsizlik kararı vermeyip, "iddianamedeki suç niteliği
yönünden davaya bakmak görevinin asliye ceza mahkemesine ait olduğu"
gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş bulunmasına göre, asıl davaya bakan
asliye ceza mahkemesindeki yargılamaya katılmasına ve hüküm vermesine yasal
bir engel bulunmamaktadır.
(1412 s. CMUK. m. 22)
4250 sayılı Yasaya aykırı davranışta bulunmak suçundan sanık Nebi'nin aynı
Yasanın 31, TCY.nın 59 ve 647 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca sonuçta
625.000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin, (Dursunbey
Asliye Ceza Mahkemesi)nce 14.6.1990 gün ve 83/91 sayı ile verilen hükmün,
sanık tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay Yedinci Ceza
Dairesi'nce, 9.4.1991 gün ve 721/4359 sayı ile;
(Sulh Ceza Mahkemesi hakimi sıfatı ile görevsizlik kararı veren Hakim
(A.V.G.)'nin Asliye Ceza Mahkemesi hakimi sıfatı ile yargılamayı
sonuçlandırarak CYUY.nın 22. maddesine aykırı davranılması) isabetsizliğinden
bozulmuş,
Yerel Mahkeme ise, 30.5.1991 gün ve 65/78 sayı ile; 5.12.1977 gün ve 2/3
sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre, iddianamedeki suç niteliği
yönünden görevsizlik kararı veren hakimin, asıl davayı gören mahkemede
duruşmaya katılabileceği, biçimindeki açıklama ile önceki hükümde
direnmiştir.
Bu hüküm de sanık tarafından süresinde temyiz edildiğinden, dosya Yargıtay C.
Başsavcılığı'nın "düzeltilerek onama" istekli 12.2.1992 gün ve 57209 sayılı
tebliğnamesiyle Birinci Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca
okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
İncelenen dosyaya göre;
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık, iddianamedeki suç niteliği
yönünden görevsizlik kararı veren hakimin, asıl davayı gören mahkemenin
duruşmasına katılıp katılamayacağı hususundadır.
Ayrıntıları 5.12.1977 gün ve 2/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük
Genel Kurulu'nun Kararında açıklandığı üzere, duruşmayı yöneterek kanıtları
toplayan dava konusu olay hakkında belli bir kanıya varıp suçun niteliği ve
uygulanacak yasa maddelerini açıklayan ve böylece oyunu belli etmiş bulunan
hakimin bu işe ait davada hükme katılması sakıncalı görülmüş ve Usul
Yasasının 22. maddesiyle yasaklanmıştır.
Ancak, duruşmada edinilen kanaat ve suç niteliğinin değişmesiyle değil de,
iddianame veya son soruşturmanın açılması kararında suç niteliği yönünden
davanın görülmesinin başka bir mahkemeye ait olduğunu görerek görevsizlik
kararı veren hakim bu hali ile davaya bakmış sayılamaz. Hakimin burada
yaptığı iş, maddi yanılgı sonucu mahkemesine açılan davayı görevsizlik
kararıyla ait olduğu mahkemeye göndermekten ibaret olup, dava hakkında
herhangi bir kanıya varmış ve oyunu da belli etmiş sayılamaz..." kuralı
getirilmiş bulunmaktadır.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararı ile getirilmiş bu
ilkeye, direnme kararındaki gerekçeye ve görevsizlik kararı veren Hakim
(A.V.G.)'nin Sulh Ceza Mahkemesinde, duruşmayı yöneterek olay hakkında belli
bir kanıya vardıktan sonra suç niteliğini ve uygulanacak yasa maddelerini
açıklamak suretiyle görevsizlik kararı vermeyip, "iddianamedeki suç niteliği
yönünden davaya bakmak görevinin Asliye Ceza Mahkemesine ait olduğu"
gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş bulunmasına göre, asıl davaya bakan
Asliye Ceza Mahkemesindeki yargılamaya katılmasına ve hüküm vermesine yasal
bir engel bulunmamaktadır.
Bu itibarla, direnme kararı isabetli görüldüğünden, işin esasının incelenmesi
için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
S o n u ç : Açıklanan nedenlerle, direnme kararı isabetli görüldüğünden,
esastan inceleme yapılması için dosyanın Yargıtay Yedinci Ceza Dairesi'ne
gönderilmesine 9.3.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|