 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Dördüncü Ceza Dairesi
E. 1992/6476
K. 1992/7165
T. 18.11.1992
* ORGAN (Dalak)
* GÖREVSİZLİK
ÖZET : Olayda; yaralama sonucu mağdurenin dalağı bütünüyle alınmış bulunmasına
göre, dalağın anatomi ve fizyoloji açısından yalnızca uzuv (organ) olup
olmadığı hususunun Adlö Tıp'tan sorulması, tıp açısından dalak organ ise,
eyleminin hukuk açısından uzuv kaybı niteliğinde olup olmadığını
değerlendirmenin ağır ceza mahkemesine ait ve bu değerlendirmenin tıbbö
değil, hukukö bir sorun bulunduğu düşünülerek görevsizlik kararı verilmesi
gerekirken, duruşmaya devamla hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 456/2)
Yaralama suçundan sanık Kenan hakkında, Türk Ceza Yasasının 456/2, 457/1.
maddeleri uyarınca 2 yıl, 8 ay hapis cezasıyla hükümlülüğüne ilişkin,
(Bakırköy Yedinci Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 1990/265 esas, 1991/898
karar sayılı ve 30.12.1991 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanık
Kenan müdafii tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C.
Başsavcılığı'nın 15.10.1992 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası,
başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdanö kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve
gerekçe içeriğine göre yerinde görülmeyen duruşma isteğinin reddiyle yapılan
incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;
İnsan vücudundaki bir parçanın (organ) sayılıp sayılmaması, salt tıbbö ve
dolayısıyla bilirkişi tarafından çözülecek bilimsel (uzmanlık) bir sorundur.
Buna karşılık bir uzvun kaybı (tatili) salt hukukö, zaafa uğraması ise yine
salt tıbbö bir sorundur. Esasen TCY.nın 456/2. madde ve fıkrasında, yaralanan
uzvun zaafından söz edilmiştir. Bir başka deyişle, bütünüyle alınmış bir
organın işlevlerini vücudun öbür organlarının yerine getirerek, bir organın
kaybı nedeniyle tüm vücudun düşdüğü zaaftan söz edilmemiş, yalnızca yaralanan
organın zaafa uğrayıp uğramadığı gözetilmiştir.
Olayda, yaralama sonucu mağdure Zeynep'in dalağı bütünüyle alınmış bulunmasına
göre, dalağın anatomi ve fizyoloji açısından, yalnızca uzuv (organ) olup
olmadığı hususunun Adlö Tıp'tan sorulması, tıp açısından dalak organ ise,
eyleminin hukuk açısından uzuv kaybı niteliğinde olup olmadığını
değerlendirmenin ağır ceza mahkemesine ait ve bu değerlendirmenin tıbbö değil
hukukö bir sorun bulunduğu düşünülerek görevsizlik kararı verilmesi
gerekirken, duruşmaya devamla hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve sanık Kenan müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden
tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle (HÜKMÜN BOZULMASINA), 18.11.1992
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|