 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Yirminci Hukuk Dairesi
E. 1992/5748
K. 1992/7124
T. 17.12.1992
* ORMAN KADASTROSU
ÖZET : Mahkemece, Orman Yönetiminden ilk tahdit ile ilgili çekişmeli yere ait
tutanak ve harita ile varsa 2/B uygulamasına ait tutanak ve harita da celp
edilip yeniden mahallinde Orman Yüksek mühendisi veya orman mühendisi ve
yerel bilirkişi ile zemine uygulanıp, tahdit hattı ile ilgili kroki
çizdirilip, gerekçeli ve detaylı rapor alınıp, toplanacak delillerin sonucuna
göre Orman Yönetimi ve Hazine arasındaki uyuşmazlığa ait bir karar
verilmelidir.
(6831 s. OK. m. 2/B)(3402 s. Kadastro K. m. 26/D, 30)
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması
sonunda; davanın reddi yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı
Orman Yönetimi vekili ile davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle,
süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten
sonra, dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
Tapulama sırasında, Yağınüzö Köyü 2939 parsel numaralı taşınmaz, 719 nolu
parsele uygulanan vergi kaydının miktar fazlası ve fundalık yerden tarla
haline getirilmiş olması nedeni ile Hazine adına tesbit edilmiş ve bu tesbite
karşı süresinde orman yönetimi, orman savı ile itiraz etmiş, komisyonca
itirazın reddine karar verilmesi üzerine yöntemince açılan davanın
yargılaması sonunda; yönetimin davasının reddine, davaya ihbar olunan gerçek
kişiler adına tescile karar verilmiştir. Ancak, mahkemece yapılan inceleme ve
araştırma sonunda yazılı biçimde karar oluşturulması doğru bulunmamıştır.
Şöyle ki;
1- Dava konusu 2939 parselin Hazine adına yapılan tesbitine karşı, askı ilan
süresi içerisinde, gerçek kişilerin itirazı olmamıştır. Tutanak itiraz
etmeyen kişiler yönünden kesinleşmiştir. 766 sayılı Tapulama Yasasının
yürürlüğü sırasında Orman Yönetimince açılan davanın yargılaması devam
ederken 9.10.1987 tarihinde 3402 sayılı Kadastro Yasası yürürlüğe girmiş ve
766 sayılı Yasa yürürlükten kaldırılmıştır. 3402 sayılı Yasanın geçici 5.
maddesindeki tebliğ ve ilanlar hariç, geçici 1 ile 4. maddesi, 2. fıkrası
uyarınca eldeki davalara uygulanacağı hükme bağlanmıştır. O halde, artık
eldeki davaların 3402 sayılı Yasa çerçevesinde sonuçlandırılması gerekir.
Anılan Yasanın 26/D maddesi tutanağa itiraz etmeyenlere yeni bir hak
getirmiştir. Bu da eldeki davaya tapulamadan önceki nedenlere dayanarak aslı
müdahil olarak katılma hakkıdır. Davalı gerçek kişiler usulün harcını
yatırıp, davaya müdahil olmamışlardır (HUMY. 53-58 Mad.).
Mahkemenin, 3402 sayılı Yasanın 30. maddesinde açıklanan üç hal dışında davaya
resen müdahale olanağı yoktur. Yürürlükten kalkmış olan 766 sayılı Yasanın
54. maddesinin olaya tatbiki mümkün değildir. Kaldı ki; mahkemenin yasal
hasım durumunda olmayan kişilere davayı ihbar etmesi de HUMY.nın 49-52.
maddelerine aykırıdır. İhbar bir taraf muamelesidir. Mahkemece re'sen
gözetilemez. Açıklanan bu maddi ve yasal olgular karşısında tutanağa itiraz
etmeyen, asli müdahil olarak davaya katılmayan ve 3402 sayılı Yasanın 30.
maddesindeki koşulların oluşmadığı durumlarda, ihbar yolu ile gerçek kişiler
adına parselin tesciline karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
2- Dava konusu taşınmazın orman olduğu iddia edilmiştir. Dosyada bulunan belge
ve orman bilirkişileri tarafından verilen raporlardan bölgeden daha önce
orman tahdidi geçip kesinleştiği ve hatta 2/B uygulaması da yapıldığı
anlaşılmaktadır. Ancak mahkemece, ilk tahdidin hangi tarihte kesinleştiği
sorulmamış, askı ilan tutanak ve haritası ile 2/B uygulamasına ait işe
başlama, işi bitirme ve askı ilan tutanakları ve haritası da getirilip,
incelenmemiştir. Orman yüksek mühendisinin 10.5.1988 tarihli raporu özellikle
2/B uygulaması yönünden yetersizdir. Yargıtay'ın kökleşmiş içtihatlarına göre
de orman teknikleri ile uygulama yapılması da kabul edilemez. Mahkemece orman
yönetiminden, ilk tahdit ile ilgili çekişmeli yere ait tutanak ve harita ile
varsa 2/B uygulamasına ait tutanak ve harita da celp edilip, yeniden
mahallinde orman yüksek mühendis veya orman mühendisi ve yerel bilirkişi ile
zemine uygulanıp, tahdit hattı ile ilgili kroki çizdirilip, gerekçeli ve
detaylı rapor alınıp, toplanacak delillerin sonucuna göre orman yönetimi ve
Hazine arasındaki uyuşmazlığa ait bir karar verilmelidir. Değinilen yönler
gözetilmeksizin eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz.
S o n u ç : Yukarıda (1) ve (2) nci bendde açıklanan nedenlerle, Orman
Yönetimi ve Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün
(BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine
iadesine, 17.12.11992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|