 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onbeşinci Hukuk Dairesi
E. 1992/5363
K. 1993/3650
T. 27.9.1993
* ARSA PAYI KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ (Karşılıklı edimler) (Karşılıklı
davalar)
ÖZET : Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri sonrasında; yüklenici bağımsız
bölümlerin tapuda kendi adına tescili, arsa sahibi de; noksan ve kusurlu
işler ve kira kaybı sebebiyle alacak davası açabilirler. Davalardan biri
Yargıtay aşamasında da olabilir.
Davacı, teminat olarak bağımsız bir bölümün ayrık tutulmasını talep etmiş,
davalı da bunu kabul etmişse edimlerin karşılıklı olarak ve birlikte ifasını
sağlayacak şekilde bir karar vermek gerekir.
(818 s. BK. m. 356-364) (1086 s. HUMK. m. 45/3)
Taraflar arasındaki davanın, (Alanya İkinci Asliye Hukuk Hakimliği)nce
görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 26.12.1991
tarih ve 278-494 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından
istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla;
dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden doğmuştur.
Davacı yüklenici; kendi edimini yerine getirdiği halde arsa sahibi davalının
2, 3, 5, 6, 7, 9 nolu bağımsız bölümlerin tapuda ferağını vermediğinden
bahisle sözü edilen bağımsız bölümlerin kendi adına tescilini, davalı ise;
noksan ve kusurlu işler bulunduğunu, bunlar için açtığı dava sonucuna göre
ferağ verileceğini, alacağı hükmün gereğinin yerine getirilmesinin teminatı
olarak ferağ vermediğini ileri sürerek davanın reddini istemiş, mahkemece;
inşaat, ikmal ve teslim edilmiş olmakla davanın kabulüne karar verilmiş,
hüküm; davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davalının açtığı dava sonucu 82.636.700 liralık noksan iş, 28.350.000 liralık
kira kaybının varlığının tespitine, istemle bağlı kalınarak 75.000.000
liranın davalıdan tahsiline karar verildiği, hükmün temyiz aşamasında olduğu,
icranın geri bırakıldığı yanların beyanı ve dosyaya giren karar örneğiyle
sabittir. Dava dilekçesinde davacı taraf anılan davaya konu edilen istemin
teminatı olarak bağımsız bölümlerin "birinin ayrık tutulmasını" kabul etmiş,
davalı da yargılama aşamasında biri dışında bağımsız bölümlerin davacı adına
tescili için vekaletname vermiştir. Bu durumda halen ferağı verilmediği
anlaşılan 9 nolu bağımsız bölümün davacı adına tescilinin Yargıtay aşamasında
olan dava sonucu beklenilerek, verilen hüküm gereğinin davalı tarafından
yerine getirilmesi koşuluna bağlanması suretiyle, edimlerin karşılıklı olarak
ve birlikte ifasını sağlayacak biçimde karar verilmesi gerekirken davanın
cümle bağımsız bölümler hakkında kabulüne karar verilmesi isabetli
olmadığından hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
S o n u ç : Yukarda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına
(BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden
davalıya geri verilmesine, 27.9.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|