 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.HUKUK DAİRESİ
SAYI
ESAS KARAR
92/5157 92/5357
Özet :Ancak M.K.l34.madde uyarınca açılan davalarda anlaşmalı boşanma
yapılır ve delil toplanmaz. Diğer hallerde delil toplanmalıdır.
Muhalefet: Terk sebebiyle açılan davadada anlaşmalı boşanma olabilir.
7733 E.sayılı istemi red edildi.
TA NT ŞDK FK ÖA
(M)
Temyiz Eden : Davalı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli
mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp
düşünüldü.
Dava Medeni Kanunun l32. maddesi uyarınca terk sebebiyle boşanmaya
ilişkin olmasına göre mahkemece yapılacak iş taraf delillerini toplayarak
anılan madde gereğince bir karar vermekten ibarettir. Bu yön ve Medeni
Kanunun l34/l. maddesi uyarınca dava açılmadığı gözönünde tutulmadan
olayımızla ilgisi bulunmayan Medeni Kanunun l34/3. maddesi uyarınca boşanmaya
karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen sebeple BOZULMASINA,
ll.5.l992 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
BAŞKAN ÜYE ÜYE ÜYE ÜYE
İ. Yanıkömeroğlu N.K.Yalcınkaya N.Turhan Ş.D.Kabukçuoğlu Ö.Aksoy
(Muhalif)
MUHALEFET ŞERHİ
Dava dilekçesiyle davacı davalının evliliğin yüklediği görevlerden
kaçmak amacıyla evi terk ettiğini eve dönmesi için yapılan çağrıyada
uymadığını belirterek boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. 4.3.l992
günlü oturumda "ben vekilimin davanın reddini istediğini bilmiyordum. Aslında
bende boşanmak istiyorum. Davacı ile geçinmemiz mümkün değildir, tedbir
nafakası dışında bir isteğim, yoktur" demek suretiyle davadan önce boşanma
konusunda davacı ile anlaştığını belirtmiştir. Davacı davalının mali konulara
ilişkin isteğini kabul etmiştir. 3444 sayılı yasa ile değişik M.K.nun
l34/3.maddesiyle öngörülen anlaşmalı boşanma koşulları böylece oluşmuştur.
Sayın çoğunluk M.K.l32. maddesine dayalı olarak açılan boşanma davasında
tarafların aynı yasanın l34/3. maddesinde belirtilen anlaşmalı boşanma
yolunda boşanma isteğinde bulunamıyacağı görüşünü benimsemiştir.
Anlaşmalı boşanma ile ilgili değişiklik tasarısı mecliste
tartışılırken zamanın adalet bakanı "bu maddede yaptığımız değişiklikler
şunlardır; birincisi olarak onlaşan eşlere boşanma imkanı getiriliyor. Halen
tatbikatta karı koca boşanmak için anlaşmış iseler şu yollara başvuruyorlar.
Bunlardan birisi terk davasıdır. Yani eşlerden birisi evi terk ediyor, öteki
iki ay sonra "evine dön" ihtarı çekeriyor. Eğer eş bir ay içinde evine
dönmezse karşı taraf boşanma davası açıyor. ve tarafların anlaşmasıyla bu
boşanma gerçekleşiyor. Daha sağlıksız olan bir ikincisi ise şudur.
Taraflardan birisi yakınlarından iki tanık temin ediyor, şahitler eşler
arasında geçimsizlik olduğunu iddia ediyor ve bu sertte boşanmayı temin
ediyorlar. Getirtilen hükümle böyle hileli yollara başvurulmaksızın taraflar
anlaşmış iseler ve bu evlilik bir yılı aşkın ise terk davasında gösterdiğim
misal gibi hileli yollara başvurulmadan taraflara hakim önünde boşanma imkanı
getiriyor. Buradaki özellik şu tarafları dinleyecek ve ayrıca çocukların
durumu ve mali durum hakkında da yapılan anlaşmayı hakim kabul edecek veya
hakimin teklifini taraflar kabul edecek" şeklindeki gerekçe ile önemli olan
tarafları hileli yollara başvurmaktan alıkoymak ve tarafların hakim önünde
serbest iradelerini açığa vurmak mali konularda anlaşma sağlamış olmaktır.
Yasanın gerekçesinde sözönünde ve özünde anlaşmalı boşanmanın mutlaka
geçimsizliğe dayalı olan dava ve istekler için olanaklı bulunduğuna ilişkin
bir hüküm bulunmamaktadır.
Davanın türü ne olursa olsun (akıl hastalığına dayalı boşanma isteği
dışında) sayın bakanın ifade ettiği gibi, önemli olan ve aranması gereken
husus tarafların hakim önünde serbest iradesiyle karşılıklı olarak boşanmak
isteklerini açıklamış olmaları ve mali konularda hakimin kabul edeceği
koşullarla anlaşmış olmalarıdır. Anlaşmalı boşanmaya l34. madde içinde yer
verilmesianlaşmanın geçimsizlikle bağıntılı olarak kabulünü gerektirmez.
Eylemli ayrılık nedenine dayalı boşanma hükmünde aynı madde içinde yer
almıştır. Bu maddeyide ayrılığın illa geçimsizlik sonucu gerçekleşmesi
şeklinde yorumlamak mümkünmüdür. Elbette değildir. Bu eklentiler özel boşanma
sebeplerine girmedikleri için l34.maddenin düzenlenmesi içinde yer almıştır.
Ayrı bir madde olarak da düzenleyebilirlerdi.
Yerel mahkeme kararı belirtilen gerekçeler doğrultusunda usul ve yasay
hükümlerine uygundur. Onanması gerekir. Bu nedenle sayın çoğunluğun
görüşlerine katılmıyorum.
Üye
Nedim Turhan
|