 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Dokuzuncu Hukuk Dairesi
E. 1992/3164
K. 1992/10375
T. 24.9.1992
* HİZMET AKTİ
* FESHİ İHBAR SERBESTİSİ
* İHBAR VE KIDEM TAZMİNATI
* SEBEPSİZ ÇIKIŞ TAZMİNATI
ÖZET : 1475 sayılı İş Kanununun 13. maddesine göre, işçi veya işveren herhangi
bir sebep göstermeden oradaki önellere uymak suretiyle hizmet akdini
feshedebilir. Aynı maddeye göre fesihte, feshi ihbar serbestisi ilkesi
mevcuttur. Ancak, ferdi iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmeleriyle bu fesih
serbestisini sınırlayan hükümler getirilebilir.
(1475 s. İş K. m. 13)
Davacı, ihbar ve kıdem tazminatıyla cezai şart alacağının ödetilmesine karar
verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla; dosya
incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni
gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan
temyiz itirazları yerinde değildir.
2- 1475 sayılı İş Kanununun 13. maddesine göre, işçi veya işveren herhangi bir
sebep göstermeden, oradaki önellere uymak suretiyle hizmet akdini
feshedebilir. 13. maddeye göre; fesihte, feshi ihbar serbestisi ilkesi
mevcuttur. Ancak, ferdi iş sözleşmesi veya TİS.leriyle bu fesih serbestisini
sınırlayan hükümler getirilebilir. Taraflar arasında akdedilmiş olan 1.2.1985
tarihli sözleşmenin 6. maddesinde; fabrika idaresinin, kanuni olmayan
sebeplerden dolayı hizmet akdini feshettiği takdirde hak edilen kıdem
tazminatının iki mislini çıkış tazminatı olarak ödemeyi kabul ettiği
yazılıdır. Buradaki kanuni olmayan sebepler, sözlerinden haklı fesih
sebepleri değil, makul ve meşru olmayan sebepler amaçlanmıştır. Buna göre
işveren makul ve meşru sebepler olmadan İş Kanununun 13. maddesine göre
hizmet akdini feshettiği takdirde buradaki tazminatı ödeyecektir. Şayet meşru
sebepler varsa, bu tazminatı ödemek zorunda olmayacaktır. Makul ve meşru
sebepler, uygulamada ve doktrinde, teknolojide modernleşme nedeni ile
makinaların azaltılması, yeteri kadar hammadde bulunmaması, pazar teminindeki
güçlük nedeni ile malların satılamaması, üretimde rasyonalizasyon tedbirleri
gibi durumlar ile işçinin şahsından ve davranışından doğan, örneğin; işçinin
randımansız çalışması, işinde beceriksizlik göstermesi, mesleki yetersizliği,
işini yerine getirmek için gerekli bilgileri öğrenme yeteneğinin azlığı gibi
haller olarak kabul edilmektedir (Dr. Sarper Süzek, İş Aktini Fesih Hakkının
Kötüye Kullanılması, 1976, sayfa: 34-35 vd.).
Davalının; davacının işinde dikkatsiz ve lakayıt olduğuna, işini gereklerine
uygun olarak yapmadığına dair kendisine yazılı ihtarlarda bulunduğu
görülmektedir. Böylece işverenin davacının işine meşru ve makul sebeplerden
dolayı son verdiği anlaşılmaktadır. Böyle olunca davalının sözleşmenin 6.
maddesindeki kıdem tazminatının iki misli tutarındaki sebepsiz çıkış
tazminatını ödeme zorunda olmayacağından bu isteğin reddine karar vermek
gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz olup,
bozmayı gerektirmiştir.
S o n u ç : Temyiz olunan kararın yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA),
peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.9.1992
gününde oybirliğiyle karar verildi.
|