 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
İkinci Hukuk Dairesi
E. 1992/3105
K. 1992/3408
T. 23.3.1992
* YABANCILARIN TÜRKİYE'DE GAYRİMENKUL EDİNMELERİ
ÖZET : Tahdidi mutazammın kanun hükümleri yerinde kalmak ve karşılıklı olmak
şartı ile yabancı hakiki şahıslar Türkiye'de gayrimenkul mallara temellük ve
tevarüs edebilirler.
(2644 s. Tapu K. m. 35)
Hazine ile François arasındaki verasetin iptali davasının bozmadan sonra
yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından
temyiz edilmekle; evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Bozma üzerine getirtilen belgelerden mirascı olarak tesbit edilen kişilerin
Fransa tabiiyetinde oldukları anlaşılmıştır.
"Tahdidi mutazammın kanun hükümleri yerinde kalmak ve karşılıklı olmak şartı
ile yabancı hakiki şahıslar Türkiye'de gayrimenkul mallara temellük ve
tevarüs edebilirler" (Tapu Kanunu 35). Kanun, karşılıklılık esasının ne
şekilde belirleneceğini açıklamamıştır. Türk yabancılar hukukunun genel
ilkelerinden olan karşılıklı işlem (mütekabiliyet) esası, en az iki devlet
arasında uygulanan ve her birinin ülkelerinde diğerinin vatandaşına aynı
mahiyetteki hakları karşılıklı tanımalarını ifade eder. Bu ilke anlaşma ile
tanıma yanında, iç mevzuat bakımından bir engel koymama biçiminde yazılı
hukukta yer alabilir. Ancak, en önemli nokta 28.5.1927 günlü, 1062 sayılı
kanunda ifade edildiği üzere idari karar veya istisnai kanunlarla Türk
uyruklular bakımından mülkiyet haklarının kısmen veya tamamen sınırlanıp
sınırlanmadığının, daha açık bir ifade ile fiili durumun belirlenmesidir.
Yabancı ülke MEVZUATINDA BİR ENGEL OLMAMAKLA BERABER TÜRK VATANDAŞLARININ O
ÜLKEDE TAŞINMAZ MAL EDİNMELERİ ŞU VEYA BU BİÇİMDE FİİLEN ENGELLENİYORSA, Tapu
Kanununun 35. maddesinde açıklanan edinme engelinin bulunmadığını söylemek
mümkün değildir.
Öte yandan, edinilecek taşınmaz malın bulunduğu yer bakımından da durumun
araştırılması gerekir. Mesela yabancı ülke kendi sahillerinde gayrimenkul
edinmeyi yalnızca kendi vatandaşlarına hasretmişse, bizim mevzuatımız
bakımından engel olmasa bile sahildeki taşınmaz malın yabancı tarafından
edinilebileceği kabul edilemez.
Tüm bu yönler gözetilerek yetkili mercilerden (Dış İşleri Bakanlığı'ndan)
davacının tabiiyetinde bulunduğu ülke MEVZUATI ve uygulanan FİİLİ DURUM
sebebi ile Türk Vatandaşlarının taşınmaz mal edinmelerine engel bulunup
bulunmadığının araştırılması gerekir (Y. 2. HD.nin 9.4.1991 günlü, 3398-5857
sayılı kararı). Bu yönler gözetilmeden hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
S o n u ç : Davacının temyiz itirazının bu sebeple kabulü ile hükmün
(BOZULMASINA), 23.3.1992 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|