Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C
Y A R G I T A Y
Yirminci Hukuk Dairesi

	E.	1992/2836
	K.	1992/3445
	T.	2.7.1992

*  ORMAN TAHDİDİ


ÖZET : Tapu Sicil Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğünden, kök kayıt ve
 intikallerinin revizyon gördüğü tüm parsellerin tutanak ve dayanakları
 getirtilip, miktar ve sınır olarak yeniden incelenmelidir. Görev almış
 bilirkişiler dışında yeniden seçilecek üç orman yüksek mühendisi ile keşif
 yapılarak anılan belgeler yerine uygulanmak suretiyle, tapu kaydının
 (revizyonlu olduğu belirlenecek tüm parsellerin) tamamı bir bütün sayılarak
 birlikte değerlendirilip, anılan belgelerde nasıl nitelendirildiği saptanıp,
 düzenlenecek krokide, ormanlık alanların açık ve kesin olarak gösterilmesi
 gerekir. Ayrıca, ormanlık alan olarak gösterilen kesimin yine anılan
 belgelerdeki renk ve işarete göre içerdiği bitki örtüsünün açıklanması ve bu
 kesimlerin 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki durumunun gerekçeli
 olarak açıklanması zorunludur.

(3116 s. OK.)  (4785 s. OKDK.)  (5658 s. OKEK.)

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması
 sonunda, davanın reddi yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı
 vekili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz
 dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler
 incelenip, gereği düşünüldü:

Davacı yönetim, Silifke-Pelitpınarı Köyü'nde yeralan 551 parsel sayılı
 taşınmazın tesbitine itiraz etmiş, Yerel Mahkeme davayı reddetmiş; hüküm,
 davacı yönetim tarafından temyiz edilmiştir.

Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli olmayıp, bozmaya
 uyulduğu halde; gereği tam olarak yapılmamıştır. Taşınmazın bulunduğu çalışma
 alanında, orman tahdidinin yapılmadığı resmi yazı ile belirlenmiş bulunduğuna
 göre, taşınmazın öncesinin araştırılması gerekir. Dava konusu 551 sayılı
 parselle birlikte 553, 554, 550 sayılı parsellerin de 11.9.1978 tarih ve 1
 numaralı tapu kaydıyla saptanmış olduğu ve bu tapu kaydının miktarının 7666
 m.2 olduğu yazılı bulunduğu halde; revizyonla olduğu açıklanan parsellerin
 toplamının bu miktarı aşmış olmasına rağmen, fazlalığın nerede nasıl
 yeraldığı belirlenmemiştir. Ayrıca, Kanunuevvel 335 tarih, 10 nolu tapu
 kaydının miktarı 50 dönüm olup, sınırları değişir niteliktedir. Dosyada
 bulunan revizyonlu 4 parselin intikal tapusu olan 1978 tarihli tapunun
 miktarından çok fazla olduğu, gerçeği yanında kök kayıt 50 dönüm olduğuna
 göre, revizyonla başka parsellerin bulunabileceği anlaşılmaktadır. O halde,
 Tapu Sicil Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğünden, kök kayıt ve intikallerinin
 revizyon gördüğü tüm parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip, miktar ve
 sınır olarak yeniden incelenmelidir. Ayrıca, keşif sırasında uzman
 bilirkişinin memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planlarını
 uyguladığı yolunda açıklık yoktur. Sadece sonra yapılan incelemeden söz
 edilmiştir. Oysa belgeler yerine uygulanarak sonuç alınabilir. Raporda
 memleket haritasına göre kısmen ormanlık olarak gösterildiği yazıldığı halde,
 bu kesin krokide işlenmemiş; gösterilmemiştir. Bu durumda görev almış
 bilirkişiler dışında yeniden seçilecek üç orman yüksek mühendis veya
 mühendisi ile keşif yapılarak anılan belgeler yerine uygulanmak suretiyle,
 tapu kaydının (revizyonlu olduğu belirlenecek tüm parsellerin) tamamı bir
 bütün sayılarak birlikte değerlendirilip, anılan belgelerde nasıl
 nitelendirildiği saptanıp, düzenlenecek krokide, ormanlık alanların açık ve
 kesin olarak gösterilmesi gerekir. Ayrıca, ormanlık alan olarak gösterilen
 kesimin yine anılan belgelerdeki renk ve işarete göre içerdiği bitki
 örtüsünün açıklanması ve bu kesimlerin 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar
 karşısındaki durumunun gerekçeli olarak açıklanması zorunludur. Sadece (4785
 sayılı Yasayla ilgisi yoktur) şeklindeki gerekçesiz açıklamanın yeterli
 olmayacağı düşünülmelidir. Değinilen hususlar araştırılmadan, bozmanın gereği
 tam olarak yerine getirilmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı yönetimin temyiz
 itirazlarının kabulüyle hükmün (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının
 istek halinde iadesine, 2.7.1992 günü oybirliği ile karar verildi.


    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini