 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Yirminci Hukuk Dairesi
E. 1992/183
K. 1992/148
T. 30.1.1992
* ORMAN SINIRLAMASINA İTİRAZ
* HUSUMET
ÖZET : Davanın, orman sınırlamasına itiraz davası olmasına göre, Yerel
Mahkemenin Bakanlık aleyhine açılan davayı husumet yönünden reddetmesi usul
ve yasaya uygundur.
Orman sınırlamasına itiraz davasında; memleket haritası, eski hava
fotoğrafları ve varsa amenajman planları ilgili yerlerden getirtilmeli ve
oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla yapılacak
keşifte, çekişmeli taşınmaz ile çevre araziye de uygulanmak suretiyle bu
belgelerde taşınmazın ne olarak nitelendirildiği belirlenmelidir. 3116 sayılı
Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiş olup, 13.7.1945 tarhinde
yürürlüğe giren 4785 sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince aynı Yasanın 2.
maddesinde sayılan istisnalar dışında tüm ormanlar hiçbir bildirime lüzum
olmaksızın devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan
yürürlüğe giren 5658 sayılı Yasa ile iadeye tabi tutulmuştur. Çekişmeli
taşınmazın anılan yasalar karşısındaki durumu saptanmalı, üzerindeki orman
bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi salt orman toprağının orman sayılan yer
olduğu düşünülmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde mahkemece bir karar
verilmelidir.
(4785 s. OKDK. m. 1,2) (5658 s. OKDK.)
Davacı Arif vekili tarafından, Orman Genel Müdürlüğü ve dahili davalı Tarım
Orman ve Köyişleri Bakanlığı aleyhine 10.10.1988 gününde verilen dilekçe ile
orman sınırlamasına itiraz edilmiştir.
Yerel Mahkemece yapılan duruşma sonunda; Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı
aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddi; Orman Genel Müdürlüğü
aleyhine açılan davanın kabulü ile dava açılan kısmın orman dışına
çıkarılması yolunda kurulan 19.09.1991 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi
Orman İdaresi ve Bakanlık adına Hazine vekilleri tarafından istenilmekle;
süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten
sonra, dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
Davacı, Kaş İlçesi Uğrar Köyü'nde yer alan hudutları dilekçede yazılı 6000 m2.
miktarındaki sahibi ve zilyedi bulunduğu taşınmazın 4000 m2.lik bölümünün
Orman Kadastro Komisyonu tarafından orman sınırları içersine alındığını,
sınırlama işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek tahdidin iptalini istemiş,
Yerel Mahkemece Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı aleyhine açılan davanın
husumet yönünden reddine, Orman Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davanın ise
kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davalı Bakanlık ve Orman Genel Müdürlüğü'nce temyiz olunmuştur.
1- Davanın sınırlamaya itiraz davası olmasına göre, Yerel Mahkemenin Bakanlık
aleyhine açılan davayı husumet yönünden reddetmesi usul ve yasaya uygun olup
davalı sıfatı bulunmayan Bakanlığın temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davalı Orman Genel Müdürlüğü'nün temyizine gelince; mahkemece yapılan
araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemenin kararına
dayanak aldığı her iki keşifte dinlenen bilirkişi raporları çekişmeli
taşınmazın hukuki durumunu belirlemeye yeterli ve kanaat verici değildir.
Sınırlandırılma yapılmayan veya orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116,
4785 ve 5658 sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir.
Mahkemece; memleket haritası, eski hava fotoğrafları ve varsa amenajman
planları ilgili yerlerden getirilmeli, önceki bilirkişilerin dışında yeniden
oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla yapılacak
keşifte, çekişmeli taşınmaz ile çevre araziye de uygulanmak suretiyle bu
belgelerde taşınmazın ne olarak nitelendirildiği belirlenmelidir. 3116 sayılı
Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiş olup; 13.07.1945 tarihinde
yürürlüğe giren 4785 sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince aynı Yasanın 2.
maddesinde sayılan istisnalar dışında tüm ormanlar hiçbir bildirime lüzum
olmaksızın devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan
yürürlüğe giren 5658 sayılı Yasa ile iadeye tabi tutulmuştur. İadenin
koşulları yine aynı yasada belirtilmiştir. Çekişmeli taşınmazın anılan
yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; üzerindeki orman bitki örtüsü
yokedilmiş olsa dahi salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu
düşünülmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Değinilen
yönler gözetilmeksizin yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak yazılı
biçimde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
S o n u ç : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davalı Bakanlığın temyiz
itirazlarının REDDİNE. 2. bentte açıklanan nedenlerle davalı Orman Genel
Müdürlüğü'nün temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 6831
sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince orman sınırlamasına itiraz davaları
harçtan bağışık olduğundan peşin alınan harcın istek halinde davalı Orman
Yönetimine geri verilmesine, 30.1.1992 gününde oybirliği ile karar verildi.
|