 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onuncu Hukuk Dairesi
E. 1992/11893
K. 1994/4092
T. 7.3.1994
* İSTEĞE BAĞLI BAĞ-KUR SİGORTALILIĞI
* KURUM'UN YANLIŞ İŞLEM YAPMASI
* PRİMİN YANLIŞLIKLA YATIRILMASI
ÖZET : İsteğe bağlı sigortalılığını durduran kişinin; Kurum elemanlarının
yanlış ve dalgın işlem yapmaları sonucu, durdurulan dönem için prim borcu
yatırması; ancak, yanlışlığın çok kısa sürede farkedilmesi üzerine, işlemin
iptal edilmesi durumunda, kazanılmış hak sözkonusu olamayacağından,
sigortalılığın geçersiz sayılması doğrudur.
(743 s. MK. m. 2) (1479 s. Bağ-Kur K. ek geçici m. 15)
Davacı, 25.6.1979-31.7.1989 tarihleri arasında isteğe bağlı Bağ-Kur
sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin
süresinde olduğu anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin
gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacı sigortalının, 25.6.1979-31.7.1989 tarihleri arasında isteğe bağlı
sigortalılığının kabulüne ilişkin istemi, mahkemece ek geçici 15. madde ve
MK.nun 2. maddesine dayalı bilirkişi raporu esas alınarak aynen hüküm altına
alınmıştır.
Oysa, dosyadaki bilgi ve belgeler mahkemenin bu kabulünü doğrulamamakta ve
dayanılan yasal maddelerin koşulları davada bulunmamaktadır. Gerçekten,
isteğe bağlı sigortalı olan davacının ilk defa, 25.6.1979 tarihinde tescil
edildiği ve bu sigortalılığını 1.8.1980 tarihine sürdürdüğü ve bu tarihte
Kuruma yaptığı başvuru ile sigortalılığını sona erdirdiği, bilahare 4.1.1988
tarihinde yeniden sigortalılığının başlatıldığı ve 11.7.1990 tarihinde de bu
dönemi sona erdirdiği, 1.8.1980-4.1.1988 tarihleri arasında sigortalılığının
bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davacının prim borcu yatırılmasına ilişkin
iddiasının, Kurum'un yanlışlıkla yaptığı işlemden kaynaklandığı, davacının
16.7.1990 tarihli Kurum'a yaptığı bir başvuruyu, davacının 1.8.1980 tarihli
isteğe bağlı sigortalılığını durdurma istemini farketmeyen Kurum elemanının
yanlışlığı sonucu, davacıya 1979 tarihinden itibaren prim borçlarının
yatırılması biçiminde anladığı ve davacının da bu yazıya dayanarak prim
borcunu yatırdığı ancak, çok kısa bir zaman sonra yanlışlığı farkeden
Kurum'un, işlemini düzelttiği ve davacının, 1980-1988 tarihleri arasındaki
sigortalılığını geçersiz saydığı görülmüştür. Şu duruma göre, taraflar
arasındaki uyuşmazlık, Kurum'un bir dalgınlık veya yanlışlık sonucu davacıya,
verdiği bir cevabı yazı ve bunun sonucu yatırılan prim borcunun, davacı
yönünden kazanılmış hak oluşturup oluşturmadığı veya davacının, yasal biçimde
yukarıda belirtilen süreler içinde borçlanmış sayılıp sayılamayacağı
noktasında toplanmaktadır. Hemen şu hususu belirtmek gerekir ki, Kurum'un
açık yanılgıya dayalı kimi işlemler yapması ve bunu hemen düzeltmesi
durumlarında, bu işlemlerden kişilere kazanılmış hakkın doğduğunu söylemek
mümkün değildir. Öte yandan, olayı 3165 sayılı Yasanın 24. maddesiyle
getirilen ek geçici 15. madde çerçevesinde düşünmek de yasal açıdan
olanaksızdır. Zira, sözü edilen madde isteğe bağlı sigortalılardan primlerini
ödemeyenlerin, bir yıllık süre içerisinde ödemeleri halinde kendilerine bir
imkan getirmiştir. Yasanın belirlediği sürelerin, fazlasıyla geçirilmiş
bulunması karşısında, bu maddenin de uygulama olanağı bulunmamaktadır. Şu
duruma göre, davanın kabulü yönünde, yasal dayanak bulunmaması karşısında,
davanın reddi yerine kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm
bozulmalıdır.
S o n u ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA),
7.3.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|