 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Onbeşinci Hukuk Dairesi
E. 1992/1182
K. 1992/4671
T. 12.10.1992
* AÇIK AYIP
* GİZLİ AYIP
ÖZET : Tazminata konu edilen açık ayıplar teslimden sonra istemde bulunulmamış
ise dava edilemez. Sonradan ortaya çıkan gizli ayıplar yüklenici haberdar
edilmek kaydıyla zamanaşımı süresi içinde her zaman dava edilebilir.
(818 s. BK. m. 362)
Taraflar arasındaki davanın, (Bakırköy Asliye Altıncı Hukuk Hakimliği)nce
görülerek reddine dair verilen 6.12.1991 tarih ve 40-616 sayılı hükmün
temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin
süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği
konuşulup düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve
delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin
aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde
görülmemiştir.
2- Davacı arsa sahibi, davalı yükleniciler tarafından arsa payı karşılığı
yapılıp teslim edilen bağımsız bölümlerle ortak yerlerde mevcut noksan ve
ayıplı işlerin giderilmesi için istemde bulunmuş, davadan önce yaptırdığı
tespit sonucu verilen 2.8.1989 günlü bilirkişi raporuna dayanmıştır.
Davalı, işi sözleşmeye uygun şekilde tamamlayıp, binayı teslim ettiğini ileri
sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, istenilen tazminatın açık ayıplara ilişkin olduğundan bahisle
teslimden dava tarihine değin geçen süre dikkate alınarak dava reddedilmiş,
karar davacı yanca temyiz edilmiştir.
Gerçekten açık ayıplar da tazminata konu edilmiş ve teslimden bu yana geçen
sürede istemde bulunulmamış ise bunlar dava edilemez. Ancak sonradan ortaya
çıkan gizli ayıpların tazmini, ortaya çıkmasıyla birlikte yüklenici haberdar
edilmek kaydıyla isetenebileceği gibi (BK. md. 362), mevcut noksanlıkların
giderilmesi de zamanaşımı süresi içinde her zaman dava edilebilir. Bu nedenle
davanın tümden reddedilmesi doğru değildir.
Mahkemece yapılacak iş; bilirkişiden ek rapor alınmak raporda belirtilen
işlerden noksan, açık ayıplı ve gizli ayıplı olanların ayrımını yaptırmak,
bunlardan gizli ayıpların ortaya çıktığı ve yüklenicinin haberdar edildiği
zamanları araştırmak ve delilleri birlikte değerlendirmek suretiyle bağımsız
bölümlerde tamamına, ortak yerlerde davacının arsa payı oranında olmak üzere
noksanlıklarla, -koşulları varsa- gizli ayıpların karşılığına hükmetmekten
ibaret iken, bilirkişi raporunun değerlendirilmesinde hataya düşülerek noksan
araştırmayla yazılı şekilde hüküm verilmesi bozmayı gerektirir.
S o n u ç : Yukarıda 1. bendde açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının
reddine, 2. bendde yazılı nedenlerle hükmün davacı yararına (BOZULMASINA),
ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri
verilmesine, 12.10.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|