 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onuncu Ceza Dairesi
E. 1992/10823
K. 1992/10609
T. 22.10.1992
* TEŞEKKÜL OLUŞTURARAK YURDAKOKAİN İTHAL ETMEK(Yasa hükümlerinin suç
tarihinden sonra değişmesi)
ÖZET : Yasa hükümlerinin suç tarihinden sonra değiştirilmesi halinde; suçun
işlendiği tarihte yürürlükte bulunan yasa ile sonradan yürürlüğe giren
yasanın lehteki ve aleyhteki hükümleri ayrı ayrı ele alınarak somut olaya
göre sonuçlarının karşılaştırılması, sanığın lehine sonuç doğuran yasanın bir
bütün halinde uygulanması gerektiğinden, suç tarihinde yürürlükte olan ve
sanık lehine sonuç doğuran TCY.nın 3679 sayılı Yasa ile değişik 403/1-2-5,
404/son ve 59. maddelerine göre sanığa ceza verilmelidir.
(765 s. TCK. m. 2/2, 403/1-2-5, 404/son, 59)
Teşekkül oluşturarak yurda uyuşturucu maddelerden kokain ithal etmekten sanık
Burhanettin'in yapılan yargılanması sonunda; eylemine uyan 3756 sayılı Yasa
ile değişik TCK.nun 403/1, 6, 7, 404/son, 405/2 ve 59. maddeleri uyarınca 8
yıl 4 ay ağır hapis ve 36.812.500 TL. ağır para cezası ile cezalandırılmasına
uyuşturucu maddelerin zoralımına dair, (İstanbul Bir Nolu Devlet Güvenlik
Mahkemesi)nden verilen 22.4.1992 gün ve 1991/438 E., 1992/90 Karar sayılı
hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık vekili tarafından
duruşmalı olarak istenilmiş olduğundan; dava evrakı C. Başsavcılığı'nın onama
isteyen 9.9.1992 tarihli tebliğnamesi ile Daireye gönderilmekle duruşmalı
olarak incelenip, gereği düşünüldü:
Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine. Ancak:
1- Kararda sanığın ana adının "B..Güneş" yerine "B...Güner" yazılması,
2- TCY.nin 2/2. maddesi uyarınca sanığın lehine olan yasayı belirlerken suçun
işlendiği tarihte yürürlükte bulunan yasa ile sonradan yürürlüğe giren
yasanın lehteki ve aleyhteki hükümleri ile birlikte ayrı ayrı ele alınarak
somut olaya göre sonuçlarının karşılaştırılması sanığın lehine sonuç doğuran
yasanın bir bütün halinde uygulanması gerekir.
Teşekkül oluşturarak, satmak amacıyla 29.3.1990 tarihinde 588, 228 gram kokain
ithal eden sanık hakkında mahkemenin kabulü ile benimsediği ölçülere göre:
a) Suç tarihinde yürürlükte bulunan yasa hükümleri uygulanacak olursa, TCY.nin
3679 sayılı Yasa ile değişik 403. maddesinin 1, 2, 5. bentleri uyarınca
müebbet ağır hapis cezası verilecek, 404/son maddesi gereğince müebbet ağır
hapis cezası 10 yıl ağır hapis cezasına çevrilecek ve aynı Yasanın 59.
maddesi ile indirim yapılarak sonuç olarak 8 yıl 4 ay ağır hapis cezasına
hükmedilecektir. b) Sonradan yürürlüğe giren yasa hükümleri uygulanacak
olursa, 3756 sayılı Yasa ile değişik TCY.nin 403. maddesinin 1, 6, 7.
bentleri gereğince 30 yıl ağır hapis ve 88.350.000 lira ağır para cezası
verilecek aynı Yasanın 405/2 ve 59. maddeleri ile indirim yapılarak sonuç
olarak 12 yıl 6 ay ağır hapis ve 36.812.500 lira ağır para cezasına
hükmedilecektir.
Bu iki ayrı uygulamanın sonuçları karşılaştırıldığında suç tarihinde
yürürlükte bulunan yasa hükümlerinin sanığın daha lehine olduğu görülecektir.
O halde 3679 sayılı Yasa ile değişik TCY.nin 403 ve 404/son maddelerinin bir
bütün halinde sanık hakkında uygulanmasında zorunluluk vardır.
TCY.nin 2/2. maddesi uyarınca suç tarihinde yürürlükte olan ve sonradan
yapılan değişikliğe göre sanık lehine sonuç doğuran TCY.nin 3679 sayılı Yasa
ile değişik 403/1-2-5, 404/son ve 59. maddeleri uygulanarak sonuçta sanığa 8
yıl 4 ay ağır hapis cezası verilmesi gerekirken eski ve yeni yasa
hükümlerinin karma olarak uygulanması ve yeri olmayan ağır para cezasına
hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, sanık vekilinin temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme
sırasındaki sözlü açıklamaları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu
nedenlerden dolayı isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), 22.10.1992 günü
oybirliğiyle karar verildi.
|