 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Yirminci Hukuk Dairesi
E. 1992/10096
K. 1992/3427
T. 2.7.1992
* KADASTRO TESBİTİ
* ORMAN
ÖZET : Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmasının ilk olarak
yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116,
4785 ve 5658 sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi zorunludur.
(4785 s. OKDK. m. 1, 2)
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan durşuması
sonunda, davanın kabulü yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı
yönetimler vekilleri tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan
temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki tüm
belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
Davacı Orman Yönetimi ve Hazine, Nazilli Kozdere Köyü'nde yeralan 477 parsel
sayılı taşınmazın tesbitine itiraz etmiş, Yerel Mahkeme davayı kabul etmiş;
hüküm, davacı Yönetimler tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki;
karara dayanak alınan bilirkişi raporu, çekişmeli taşınmazın orman olup
olmadığını ve hukuki durumunu belirlemeye yeterli ve kanaat verici olmayıp,
bu rapora dayanılarak hüküm kurulamaz.
Dosya içeriğinden, yargılamanın devamı sırasında çekişmeli taşınmazın
bulunduğu bölgede orman sınırlandırılmasına başlandığı anlaşılmaktadır.
Davanın mevcudiyeti tahdidin kesinleşmesini önler. Bu durumda, uyuşmazlığın
buna göre incelenip, çözümlenmesi gerekir. Orman sınırlandırılması yapılmayan
veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman
niteliğinin ve hukuki durumunun 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasa hükümlerine
göre çözümlenmesi zorunludur. 3116 sayılı Yasa ile sadece devlet ormanları
belirlenmiştir. 13.7.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Yasanın 1.
maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar hiç
bir işleme lüzum olmaksızın Devletleştirilmiş, Devletleştirilen ormanlardan
bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Yasa ile iadeye tabi
tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.
Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa
amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişi dışında serbest
orman mühendisleri arasından seçilecek üç uzman bilirkişi aracılığıyla
yeniden yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de
uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde
nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki
durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı
sağlayan 3402 sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa
Mahkemesi'nin 1.6.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve
13.6.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğundan, bu
yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin
üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının
orman sayılan yer olduğu düşünülmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar
verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz
bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya
aykırıdır.
Bundan ayrı; keşiflerde uygulanıp, raporlarda da sözü edilen Birinci Asliye
Hukuk Mahkemesinin 1970/285 Esas, 1975/399 Karar sayılı dosyasına ait usulen
onanmış ilam örneği ile karar dayanağı olan kroki getirtilip, bu dosya
arasına konulmalı ve bundan sonra keşifte uygulandığı hususu belirtildikten
sonra, keşif tutanağından uygulanan tüm kroki ve belgeler denetime olanak
sağlayacak şekilde fenni bilirkişiler tarafından düzenlenecek raporda ayrı
renklerle gösterilmesi de sağlanmalıdır.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Orman Yönetimi ile Hazinenin
temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), işin niteliği gereği
harç alınmasına yer olmadığına, 2.7.1992 günü oybirliği ile karar verildi.
|