 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Birinci Hukuk Dairesi
E. 1991/9556
K. 1991/10430
T. 27.9.1991
* KAMU TÜZEL KİŞİLERİ
* HUSUMET
* TEMSİLCİDE YANILMA
ÖZET : Bakanlıklara bağlı ve ayrı tüzel kişiliği bulunmayan genel müdürlüklere
veya kuruluşlara karşı dava açılırsa; dava bu genel müdürlüklerin veya
kuruluşların taraf ehliyeti (tüzel kişiliği) olmaması nedeniyle reddedilemez.
(1086 s. HUMK. m. 39)
Taraflar arasındaki davadan dolayı, (İzmir Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen
27.11.1990 gün ve 456/970 sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 13.5.1991 gün
ve 2417-6164 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalı Hazine vekili
tarafından istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Kamu tüzel kişileri, görevleri bakımından kamu otoritesini temsil eden tüzel
kişiler olup; kanunla yada kanunun verdiği yetkiye dayanılarak idare
tasarrufu ile kurulur (Anayasa md. 123; MK. 52). Taraf ehliyetine de kamu
tüzel kişileri sahiptir. Devlet tüzel kişiliğine (Bakanlıklara) bağlı ve ayrı
tüzel kişiliği bulunmıyan genel müdürlüklerin ve kuruluşların ise, taraf
ehliyeti yoktur; bunların işlemleri ile ilgili davaların bağlı bulundukları
bakanlıklara karşı (veya bakanlıklar adına) açılmaları gerekir. Buna rağmen,
Bakanlıklara bağlı ve ayrı tüzel kişiliği bulunmayan genel müdürlüklere veya
kuruluşlara karşı dava açılırsa; dava bu genel müdürlüklerin veya
kuruluşların taraf ehliyeti (tüzel kişiliği) olmaması nedeniyle reddedilemez.
Çünkü, davacının amacı Devlet tüzel kişiliğini (ilgili bakanlığı) dava
etmektir. Davacı, davasını yanlış kuruluşa yöneltmekle, hasımda değil;
temsilci de yanılmış olmaktadır. Bu durumda, yanlışlığın düzeltilerek davaya
Bakanlığa karşı devam edilmelidir.
Somut olayda, davacının amacı; taşınmaz malının, emniyet teşkilatı araçları
için park yeri olarak kullanılmasının önlenmesini ve ecrimisiline
hükmedilmesini sağlamaktan ibarettir. Nevarki, değinilen nitelikteki bir
iddiayı kapsayan davada husumetin tüzel kişiliği olmayan İzmir Emniyet
Müdürlüğü'ne değil; gerçek hasıl olan İçişleri Bakanlığı'na yöneltilmesinde
zaruret vardır.
O halde, dava dilekçesi İçişleri Bakanlığı'na tebliğ olunarak taraf
teşikilinden sonra iddia ve savunma doğrultusunda soruşturmanın ve
değerlendirmenin yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken,
davada husumetin taraf ehliyetine (tüzel kişiliğe) sahip olmayan kuruluşa
yöneltildiği gözetilmeksizin, işin esasına bakılıp hükme bağlanması doğru
değildir. Anılan hususlar, bu kez yapılan inceleme ile anlaşılmış
bulunduğundan Hazine vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK.nun 440. maddesi
uyarınca kabulüne ve Dairenin 13.5.1991 tarih, 2417/6164 sayılı onama
kararının ortadan kaldırılmasına.
İzmir Asliye İkinci Hukuk Mahkemesi'nce verilen 27.11.1990 tarih 456/970
sayılı hükmün yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi
uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine,
27.9.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|