 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Dördüncü Ceza Dairesi
E. 1991/5841
K. 1991/7005
T. 19.11.1991
* GÖREVLİYE ETKİN DİRENMEK
ÖZET : Alkollü sanığın neden yokken karakola götürülmesi isteğinin görevli
bekçi tarafından kabul edilmemesi üzerine onu bıçakla yaralamaya
kalkıştığının, bu nedenle karakola götürmek isteyen görevliye eli ile vurmak
isteyerek etkin direnme suçunu işlediğinin anlaşılması karşısında, olayın
başlangıcında yüklenen suç, olayın akışı ve benzeri etkenler de gözetilerek
sanığın hapis, tutuklama ya da gözetim altına alınma gibi özgürlüğü bağlayıcı
ya da sınırlayıcı bir işlemden kendisini kurtarmak amacıyla etkin direnmede
bulunup bulunmadığı araştırılıp tartışılarak sonucuna göre TCK.nun 258/3.
madde ve fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 258/3)
Görevliye karşı etkin direnme ve saldırgan sarhoşluk suçlarından sanık Dursun
hakkında, Türk Ceza Yasasının 258/2, 572/1, 36. maddeleri uyarınca 2 yıl
hapis, 2 ay hafif hapis cezalarıyla hükümlülüğüne ve suç aletinin zoralımına
ilişkin, (Ordu Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 1990/214 esas, 1991/45
karar sayılı ve 1.2.1991 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanık
Dursun tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C.
Başsavcılığı'nın 27.9.1991 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle 3.10.1991
tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası, başvurunun nitelik ve kapsamına
göre görüşüldü:
1- Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve
gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Sanığa yükletilen saldırgan sarhoşluk eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı
zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Yasaya uygun
olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri
sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve
eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani
kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Yasada öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın yasal bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık Dursun'un ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş
olmakla, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN
(ONANMASINA).
2- Görevliye etkin direnme suçuna yönelik temyizine gelince:
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak; alkollü sanığın neden yokken karakola götürülmesi isteğinin görevli
bekçi tarafından kabul edilmemesi üzerine onu bıçakla yaralamaya
kalkıştığının, bu nedenle karakola götürmek isteyen görevliye eli ile vurmak
isteyerek etkin direnme suçunu işlediğinin anlaşılması karşısında olayın
başlangıcında yüklenen suç, olayın akışı ve benzeri etkenlerde gözetilerek
sanığın hapis tutuklanma ya da gözetim altına alınma gibi özgürlüğü bağlayıcı
ya da sınırlayıcı bir işlemden kendisini kurtarmak amacıyla etkin direnmede
bulunup bulunmadığı araştırılıp tartışılarak sonucuna göre T.C Yasasının
258/3. madde ve fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı ve sanık Dursun'un temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce
yerinde görüldüğünden hükmün (BOZULMASINA), 19.11.1991 tarihinde oybirliğiyle
karar verildi.
|