 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Dördüncü Ceza Dairesi
E. 1991/422
K. 1991/867
T. 12.2.1991
* DOLANDIRICILIK
* CEZAYI ARTIRICI-AZALTICI DURUMLAR
ÖZET : Sanığın kendisine inanmayan kişiyi kandırarak kömürü kendi apartman
deposuna indirdiği, böylece fesada uğratılan (sakatlanan) iradeyle suçu
işlediği ve bu durum karşısında eylemin suç tarihinde yürürlükte bulunan ve
sanık yararına olan TCK.nun 503. maddesinin 2. fıkrasının 2. bendine
girdiğinin gözetilmemesi,
Suç tarihinde 500.000 lira olan değerin, ekonomik koşullara göre normal
yerine çok fahiş kabulüyle objektif taktirde yanılgıya düşülmesi yasaya
aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 503/2-f. bent, 522)
Emniyeti kötüye kullanma ve görevi savsama suçlarından sanıklar Nafiz, Eymen
ile Halil İbrahim hakkında, Türk Ceza Yasasının 510, 522, 523, 59/2; 647
sayılı Kanunun 4, 6. maddeleri uyarınca sanık Halil İbrahim'in 75.000 lira
ağır para cezasıyla hükümlülüğüne ve sanıklar Nafiz ile Eymen'in beraetlerine
ilişkin, (Ankara Sekizinci Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 1989/1234 esas,
1990/304 karar sayılı ve 8.5.1990 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi
katılan idare vekili ile sanık Halil İbrahim müdafii tarafından istenilmiş ve
temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 9.12.1990 tarihli
bozma isteyen tebliğnamesiyle 31.1.1991 tarihinde Daireye gönderilen dava
dosyası, başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve
gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1) Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan Ç..Belediye Başkanlığı vekilinin
sanıklar Nafiz ve Eymen haklarındaki temyiz iddiaları yerinde
görülmediğinden, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN
REDDİYLE bu HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2) Sanık Halil İbrahim'le ilgili olarak kurulan hükme yönelik temyize gelince:
a) Sanığın kendisine inanmayan Osman'ı kandırarak kömürü kendi apartman
deposuna indirdiği, böylece fesada uğratılan (sakatlanan) iradeyle suçu
işlediği ve bu durum karşısında eylemin suç tarihinde yürürlükte bulunan ve
sanık yararına olan T.C Yasasının 503. maddesinin 2. fıkrasının 2. bendine
girdiğinin gözetilmemesi,
b) Suç tarihinde 500.000 lira değerin, ekonomik koşullara göre normal yerine
çok fahiş kabulüyle objektif takdirde yanılgıya düşülmesi,
Yasaya aykırı ve sanık Halil İbrahim müdafiinin temyiz nedenleri ile
tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden hükmün (BOZULMASINA), 12.2.1991
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|