 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onuncu Hukuk Dairesi
E. 1991/3846
K. 1991/6199
T. 13.6.1991
* SİGORTALILIĞIN BAŞLANGICI
ÖZET : Sigortalının Türkiye'de sigortalı çalışması bulunmadığı, tahsiste
sadece askerlik borçlanması ile yurtdışı hizmet borçlanmasıyla yetinilmesi
gereken hallerde, sigortalılık süresinin ne yolda belirleneceğine ilişkin
3201 sayılı Kanun madde 5 ile 506 sayılı Kanunun değişik m. 60/F-3'deki
istisnai hükümler sigortalılık süresinin m. 108'deki biçimde belirlenmesine
engeldir.
3201 sayılı Kanun m. 5/son fıkra uyarınca, sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi
hizmeti bulunmayan istek sahiplerinin sigortalılıklarının başlangıç tarihi,
borçlarını tamamen ödedikleri tarihten, borçlanılan gün sayısı kadar geriye
götürülen tarihtir. Yine, 506 sayılı Kanun m. 60/F-3 gereğince de bu kanuna
göre tespit edilen sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için
borçlandırma durumunda, sigortalılığın başlangıç tarihi borçlanılan gün
sayısı kadar geriye götürülür.
(506 s. SSK. m. 60/F-3) (3201 s. ÇTHK. m. 5/son)
Davacı, Kurum kararının iptaliyle 1.1.1989 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı
bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin
süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen
raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve
aşağıdaki karar tesbit edildi:
Davacının, 30.8.1966-21.1.1984 tarihleri arasında Federal Almanya'da çalıştığı
ve 6262 gün prim ödediği ve bu çalışmaları 3201 sayılı Yasa uyarınca
yöntemince borçlandığı ve 3279 sayılı Kanunla değişik (506 sayılı K. m.
60/F-4-2. cümle) gereğince de, 27.9.1962-28.10.1964 tarihleri arasındaki
askerlik hizmetini borçlanarak primlerini ödediği, 31.10.1989 tarihinde
Kuruma başvurarak yaşlılık aylığı bağlanmasını istediği, Kurum'un, isteği,
sigortalılık süresine ilişkin koşulun gerçekleşmediği savıyla reddetmesi
üzerine, davacının işbu dava ile, Kurum işleminin iptalini ve aylık
bağlanmasını talep ettiği konularında taraflar arasında uyuşmazlık yoktur.
Uyuşmazlık, 506 sayılı Kanun m. 60/A-c'deki sigortalılık süresine ilişkin
koşulun oluşup oluşmadığı konusundadır.
Gerçekten, davacı 55 yaşını doldurmadığından, anılan madde kapsamına girmekte
ve bu nedenle "..25 yıldan beri sigortalı bulunma.." koşulu davada önem
kazanmaktadır. Prim ödeme gün sayısına ilişkin koşul ise oluşmuştur.
Davacının 25 yıldan beri sigortalı bulunup bulunmadığının saptanması
işleminin, sigortalılık süresinin saptanması anlamına geldiği kuşkusuzdur.
Sigortalılık süresinin ne şekilde saptanacağı konusu, 506 sayılı K. m. 108'de
düzenlenmiştir. Ayrık bir hüküm bulunmadıkça, sigortalılık süresinin anılan
maddeye göre belirlenmesi gerekir. Bu maddeye göre "..sigortalılık süresinin
başlangıcı," ..yaşlılık sigortasının.. uygulanmasında sigortalılık süresinin
başlangıcı bu Kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihtir".
Tahsis işlerinde nazara alınan sigortalılık süresi ise, sürenin yukarda
açıklanan başlangıç tarihi ile, sigortalının, tahsis yapılması için istekte
bulunduğu tarih arasında geçen zaman kesitinden ibaret olacaktır.
Ne var ki, sigortalının Türkiye'de sigortalı çalışması bulunmadığı ve bu
olayda olduğu gibi, tahsiste sadece askerlik borçlanması ile yurtdışı hizmet
borçlanmasıyla yetinilmesi gereken hallerde, sigortalılık süresinin ne yolda
belirleneceği konularında, 3201 sayılı Kanun m. 5 ile 506 sayılı Kanunun
değişik m. 60/F-3'de istisnai hükümler vardır. Bu hükümler, sigortalılık
süresinin m. 108'deki şekilde belirlenmesine engeldir. 3201 sayılı Kanun m.
5/son fıkra hükmüne göre "..Sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi hizmeti
bulunmayan istek sahiplerinin sigortalılıklarının başlangıç tarihi,
borçlarını tamamen ödedikleri tarihten, borçlanılan gün sayısı kadar geriye
götürülen tarihtir.." Bu hüküm uygulandığında, borcun tamamen ödendiği tarih
olan 4.7.1989 gününden, borçlanılan 17 yıl, 22 gün geriye gidildiğinde,
12.2.1972 tarihine ulaşılmaktadır. Borçlanılan askerlik dönemi bu tarihten
önceye rasladığından, 506 sayılı K. m. 60/F-3'deki "..Bu kanuna göre tesbit
edilen sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlandırılma
halinde sigortalılığın başlangıç tarihi borçlanılan gün sayısı kadar geriye
götürülür "hükmü gereğince, 2 yıl 1 ay, 1 gün askerlik süresi kadar geriye
gidildiğinde, sigortalılık başlangıcı 11.1.1970 olarak belirlenecektir. 3201
sayılı Kanunun, 506 sayılı Kanunun ek ve tadillerden olduğu Dairemizin ve
giderek Yargıtay'ın yerleşmiş görüşlerinden olmakla, fıkradaki bu kanun
sözcüğünün 3201 sayılı Kanunu dahi kapsadığı ortadadır. 11.1.1970 tarihi ile
tahsis talep tarihi arasında 25 yıllık süre geçmemiş bulunduğundan, 60/A-c
madde koşulları oluşmamıştır.
Hükmün bu gerekçeyle onanması gerekir.
S o n u ç : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan gerekçeyle (ONANMASINA),
13.6.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|