 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onaltıncı Hukuk Dairesi
E. 1991/18969
K. 1992/12130
T. 22.10.1992
* KADASTRO TESBİTİ
* ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN YER
* HAZİNE ADINA TESCİL
* ZİLYET
ÖZET : Orman dışına çıkarılan yerlerdeki zilyet olan kişilerin adlarının,
şartları mevcut olduğu taktirde tapu kütüğünün beyanlar hanesinde
gösterilmesi gerekir.
(6831 s. OK. m. 2/B)(2924 s. OKKD. K. m. 11/4)(3402 s. Kadastro K. m. 14)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün
Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu
anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında; 155 ada 2 parsel sayılı, 4052 metrekare yüzölçümündeki
taşınmaz, 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesi gereğince Hazine adına
orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğundan Hazine adına tesbit
edilmiştir. Davacı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve vergi kaydına
dayanarak dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine ve dava konusu parselin
davalı Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı M. Ali
tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli parselin orman tahdidi kapsamında iken 6831 sayılı Orman
Kanununun 2/B maddesi gereğince 1988 yılında orman dışına çıkarılan yerlerden
olduğu doğru olarak saptanmıştır. Orman Kanununun 2896 sayılı Kanunla değişik
2/B maddesinde orman sınırları dışına çıkarılan Devlet'e ait yerlerin Hazine
adına orman dışına çıkarılacağı hükmüne yer verilmiştir. Taşınmazın öncesinin
tapulu veya tapusuz olması sonuca etkili değildir. Bu nedenle, davanın
reddine ve taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesi doğrudur. Bu
nedenle, davacının sair temyiz itirazları yerinde bulunmamaktadır. Ancak,
7.9.1991 tarihinde yürürlüğe giren 28.8.1991 gün ve 3763 sayılı Kanunla 2924
sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkındaki Kanunun
11. maddesine eklenen 4. fıkrasında; "3402 sayılı Kadastro Kanununa göre bu
yerlerin kadastrosu önce yapılır. Kadastro sırasında Hazine adına tesçil
edilen bu yerler üzerinde sözü geçen Kanununun 14. Maddesinde öngörülen 40 ve
100 dönümlük sınırlama gözönünde bulundurularak kullanan kişilerin adları
tutanağın beyanlar hanesinde gösterilir" hükmüne yer verilmiştir. Kanunun
açık hükmü karşısında orman dışına çıkarılan yerlerdeki zilyet olan kişilerin
adlarının şartları mevcut olduğu takdirde tapu kütüğünün beyanlar hanesinde
gösterilmesi gerekmektedir. Hal böyle olunca; davacı adına kayıt ve belgesiz
olarak çalışma alanı içersinde tesbit ve tescil edilen taşınmaz bulunup
bulunmadığı Kadas-tro Müdürlüğü, Tapu Sicil Müdürlüğü ve Hukuk Mahkemeleri
Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulmalı, arazinin sulu veya kuru olduğu da
belirlenerek ve miktar sınırlaması gözetilerek zilyedi olan kişinin tapu
kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesi gerekip gerekmediği
değerlendirilerek hüküm kurulmalıdır. Temyiz itirazlarının bu nedenlerle
kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 22.10.1992 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
|