 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onaltıncı Hukuk Dairesi
E. 1991/1869
K. 1991/12819
T. 10.10.1991
* KADASTRO TESBİTİ
ÖZET : 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/1. maddesi uyarınca evvelce tesbit,
tesçil veya sınırlandırma suretiyle kadastrosu veya tapulaması yapılmış olan
yerlerin yeniden kadastrosu yapılamaz. Yargıtay'ın yerleşen içtihatlarına
göre tapulama dışı bırakılma da bir kadastro işlemidir. Dolayısıyla genel
kural gereği bu gibi yerlerde 2. bir kadastro yapılamaz. Ancak, 3402 sayılı
Kanunun 22/2. maddesi bu genel kurala istisna getirmiş "Tapulama veya
kadastro çalışmalarında tesbit dışı bırakılan tapuda kayıtlı taşınmaz mallar
ile kamu kurum ve kuruluşlarına ait yerlerin" yeniden kadastroya tabi
tutulabileceği hükme bağlanmıştır.
(3402 s. Kadastro K. m. 22/1, 22/2)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün
Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu
anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Dava konusu taşınmaz Yapracık Köyü'nde 5602 sayılı Yasaya göre yapılıp
10.2.1954'de kesinleşen kadastro sırasında tescil dışı bırakılmıştır.
Bilahare bu taşınmaz 16.4.1990 tarihinde 306 parsel numarası altında 48
hektar 2500 metrekare olarak 3402 sayılı Yasanın 22. maddesi uyarınca Maliye
Hazinesi adına tesbit edilmiş ve tutanak kesinleşerek 12.6.1990 tarihinde
Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı vekili, kazandırıcı zamanaşımı
zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece tescil talebi yönünden
görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine ve dosyanın görevli Ankara
Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, ikinci kez kadastroya tabi
tutulduğu anlaşılan Yapracık Köyü 1306 parselle ilgili kadastro işleminin
bütün sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine
vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişme konusu taşınmaz 1954 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında
ekilemez arazi niteliğinde bulunduğundan bahisle tapulama dışı bırakılmış ve
bu işlem 10.2.1954 tarihinde kesinleşmiştir. 16.4.1990 tarihinde ise,
Hazinenin talebi üzerine tapulama harici bırakılan bu yer, 3402 sayılı
Kadastro Kanununun 22. maddesi uyarınca Hazine adına tesbit olunmuştur.
Anılan Yasanın 22/1. maddesi uyarınca evvelce tesbit, tescil veya
sınırlandırma suretiyle kadastrosu veya tapulaması yapılmış olan yerlerin
yeniden kadastrosu yapılamaz. Yargıtay'ın yerleşen içtihatlarına göre
tapulama dışı bırakılmada bir kadastro işlemidir. Dolayısıyla genel kural
gereği bu gibi yerlerde 2. bir kadastro yapılamaz ancak, 3402 sayılı Kanunun
22/2. maddesi bu genel kurala istisna getirmiş, "Tapulama veya kadastro
çalışmalarında tesbit dışı bırakılan tapuda kayıtlı taşınmaz mallar ile kamu
kurum ve kuruluşlarına ait yerlerin" yeniden kadastroya tabi tutulabileceği
hükme bağlanmıştır. Yukarıda da belirtildiği gibi kadastro işlemi Hazinenin
talebi üzerine yapıldığına göre bu kadastro işlemi 22/1. madde kapsamında
düşünülemez. Hal böyle olunca işin esasına girilerek deliller toplanmak
suretiyle bir karar verilmek gerekirken yazılı gerekçelerle 2. kadastronun
iptaline ve tescil talebi yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi
isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile
hükmün (BOZULMASINA), 10.10.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|