 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onaltıncı Hukuk Dairesi
E. 1991/11706
K. 1992/8761
T. 25.6.1992
* TAŞINMAZ
* SATIŞ
ÖZET : Satım sureti ile taşınmazı elinden çıkaran kişi aynı yere ait olduğunu
ileri sürerek ve bir başka tapuya dayanarak istekte bulunamaz ve bu talebe
değer verilemez.
(3402 s. Kadastro K. m. 14, 28)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün
Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu
anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 925 parsel sayılı 135.600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz
tapu kaydı, irsen intikal, hisse satışı nedeniyle davalılar Kazım ve
müşterekleri adlarına tesbit edilmiştir. Salih ve müşterekleri vekilinin tapu
kaydına, Fatma'nın taşınmazda hissesi bulunduğuna dayanan itirazları gezici
Arazi Kadastro Hakimliğine devredilmiştir. Nezihi taşınmazın doğu kısmında
kalan ve Vasfiye'ye ait bulunan kısımda mirasçı olarak pay sahibi olduklarına
dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece davacı Salih ve paydaşlarının
davalarının feragat nedeniyle reddine, müdahil davacı Nezihi'nin davasının
reddine davacı Fatma mirasçılarının davalarının kabulüne ve dava konusu
parselin hisseleri nispetinde davacı Fatma mirasçıları ile tesbit malikleri
Kazım ve müşterekleri mirasçılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş;
hüküm, müdahil davacı Nezihi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, tarafların dayandıkları tapu kayıtlarının çatıştığı ve davalı
tarafın dayandığı tapu kaydının önceki tarihi taşıdığı ve doğru temele
dayandığı kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Davalı tarafa ait tapu kaydının
çekişmeli parselin tamamını, müdahil davacıya ait tapu kaydınınsa taşınmazın
doğu bölümünü kapsadığı her iki tapu kaydındada davacının miras bırakanı
Vasfiye'nin paydaş olduğu ve Vasfiye'nin tapudaki payını davalılara satarak
tapu kaydını devrettiği belirlenmiştir. Davacı bu kez aynı yer için bir başka
tapu kaydına dayanarak istekte bulunmaktadır. Satım sureti ile taşınmazı
elinden çıkaran kişi aynı yere ait olduğunu ileri sürerek ve bir başka tapuya
dayanarak istekte bulunamaz ve bu talebe değer verilemez. Bu durumda,
tapuların tarihinin önce veya sonra olması sonuca etkili değildir. Kaldıki
davalı tarafın dayandığı tapu kaydı önceki tarihi taşımakta olup doğru temele
dayanmaktadır. Bu nedenlerle mahkemenin davalı tapusuna değer vermek
suretiyle uyuşmazlığı çözümlemesi doğrudur. Müdahil davacının yerinde
görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün
(ONANMASINA), 25.6.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|