 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.HUKUK DAİRESİ
SAYI
Esas Karar
91/11597 91/16023
Özet:Ölünceye kadar bakma akti ile kaçma tasarrufları tenkisi şartları
Temyiz eden Davacılar
Osman Bal ve ark. ile İsmail Koran arasındaki tapu iptali ve tenkis
davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm
davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp
düşünüldü:
Medeni Kanunun 507.madesinde murisin hangi sağlar arası
tasarrufları hakkında tenkis istenebileceği açıklanmıştır. Bu maddenin 4.
fıkrasındaki şartları kesin bir biçimde ispatlanmadıkça murisin yaptığı
ölünceye kadar bakma akitleri ıvazlı tasarruflardan olup tenkisi istenemez.
Ölünceye kadar bakma akti,niteliği itibariyle güvence sağlayan bir akittir.
Bakıp gözetme borcunun vüsatı ne aktin başlama nede devamı sırasında belli
olmayıp bakım alacaklısının hayatı boyunca oluşacak şartları tayin eder.
Esasen ölünceye kadar bakma aktini hizmet aktinden ayıran unsurda bu
yöndür.
Borçlar Kanunun 511.maddesi bakım alacaklısı yönünden gerçek kişi
olması dışında özel bir nitelik öngörmemiştir. Bakım alacaklılarının akit
anında özel bakıma muhtaç durumda olmasını aramak kanunda bulunmayan bir
unsur ilave etmek olur. Aksi kararlaştırılmadıkça aktin bakım alacaklısına
sağladığı menfaatler sosyal duruma uyğun ikamet beslenme ve giyinme görüp
gösetme ihtiyaçlarının karşılanmasıdır (B.K.5l4). Bu ihtiyaçların
sağlanmasını sağlayacak maddi desteğin ne olacağını önceden kestirme mümkün
olamaz. Hayatın idamesi için gerekli askari şartları sağlayacak nafakaya
borçlu olabilecek kimse ile ölünceye kadar bakma akti yapmayı engelleyen
bir kanun hükmü yoktur.
Kaldıki bu aktin hedefi nafaka veya ahlaki görevler kadar bir maddi
destek elde etmek değil tarafların bilhassa bakım alacaklısının sosyal
durumuna uyğun bir bakım elde etmektir. Bu sebeplerle mirasçı olabilecek
kimselerle yapılmış olan ölünceye kadar bakma aktinin in'ikadı sırasında özel
bakıma muhtaç bulunmamak veya akitten sonra çok kısa yaşamak aktin mahfuz
hisse kurallarını bertaraf maksadına matuf olduğunu kabule yeterli değildir.
Murisin bakıma muhtaç durumda olmasıda davanın reddi için yeter sebep
olamaz.
Tüm diğer sağlar arası tasarruflarda olduğu gibi murisin ölünceye
kadar bakma aktiyle karma bir tasarruf yapması mümkündür. Ölünceye kadar
bakma aktinin karşılığından fazla akite yapılan kazandırmanın bağış olduğunun
veya bu kazandırmanın mahfuz hisse kurallarını bertaraf amacına yönelik
bulunduğunun ıspatı halinde söz konusu bölümün tenkisi gerekir.
Murisin l9 parça taşınmaz malından l8 parçasını ölünceye kadar bakma
akti ile davalıya geçirdiği anlaşılmıştır. Taşınmaz malların hemen hemen
tümünün temliki söz konusu taşınmaz malların geliri veya bir kısmının temliki
ile bakılıp gözetilme mihtiyacının karşılanabilir olması, murisle davacılar
arasındaki ihtilaflar temlikin mahfuz hisse kurallarını ihlal amacına
yönelik olduğunu gösterir. Bu yönler araştırılmadan murisin bakıma muhtaç
olduğunun belirlenmesi sebebiyle davanın reddi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ:Davacının temyiz itirazının bu sebeple kabulü ile hükmün
BOZULMASINA,24.12.199l tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
İ.Yanıkömeroğlu N.K.Yalçınkaya T.Alp H.Dinç F.Kıbrıscıklı
(Muhlif) (Muhalif)
MUHALEFET ŞERHİ
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve
özellikle davalının birinci oturumdaki beyanı zaman aşımı dafi olup davacılar
buna karşı çıkmamışlardır. Dava murisin ölümünden üçyıl sonra açılmıştır.
Medeni Kanunun 513.maddesinde gösterilen süre dolduğundan davanın reddi bu
bakımdan da doğrudur.
Üye Üye
Namık K.Yalçınkaya Hakkı Dinç
|