 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onaltıncı Hukuk Dairesi
E. 1991/11409
K. 1992/5316
T. 31.3.1992
* KADASTRO KANUNU
* YARGILAMA GİDERLERİ
ÖZET : 3402 sayılı Kadastro Kanununun 36/1. maddesi gereğince taraflar
yargılama giderlerini karşılamak zorundadırlar. Davacı taraf, hakim
tarafından belirlenen süre içersinde gerekli giderleri mahkeme veznesine
yatırmadığı taktirde onunla ilgili delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılır.
(3402 s. Kadastro K. m. 36/1)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün
Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu
anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 312 parsel sayılı 21.000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz,
vergi kaydı ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar
adlarına tesbit edilmiştir. İtirazı tapulama komisyonunda reddedilen
davacılar tapu kaydına dayanarak, dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine ve
dava konusu parselin davalılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm,
davacılar Şefik, Sadri ve Mehmet tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, keşif giderlerinin davacılar tarafından açıklamalı davetiye
tebliğine rağmen yatırılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
3402 sayılı Kadastro Kanununun 36/1. maddesi gereğince taraflar yargılama
giderlerini karşılamak zorundadırlar. Davacı taraf, hakim tarafından
belirlenen süre içerisinde gerekli giderleri mahkeme veznesine yatırmadığı
takdirde onunla ilgili delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılır. Mahkemece
davanın soruşturulabilmesi için keşfe gerek görülmüş, keşif giderleri
ayrıntılı olarak belirlenerek 30 günlük süre içinde yatırılması ve aksi
takdirde itiraz etmemiş sayılacaklarına karar verileceği hususu davacılara
tebliğ olunmuştur. Buna karşılık tebligata aykırı olarak kanıtlanamayan dava
esastan reddedilmiştir. Davacıların itiraz etmemiş sayılmalarına karar
verilmesi ile davanın esastan reddine karar verilmesinin hukuki sonuçları
değişiktir. Kadastro Kanununun 28. maddesi uyarınca davacı tarafın itiraz
etmemiş sayılmasına karar verilmesi kesin hüküm sonuçlarını doğurmadığı ve
taraflarca genel mahkemede hak düşürücü süre içinde dava açılması mümkün
bulunduğu halde, davanın esastan reddedilmesi kesin hükmün sonuçlarını
doğurur. Mahkemece keşif giderlerinin yatırılmamasının hukuki sonuçları
davetiyede açıkca ve doğru olarak belirtilmediğinden yapılan tebligat hukuken
sonuç doğurmaz. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi doğru
bulunmadığından davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün
(BOZULMASINA), 31.3.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|