 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
İkinci Ceza Dairesi
E. 1991/10834
K. 1991/11895
T. 20.11.1991
* TEDBİRSİZLİK VE DİKKATSİZLİK
* BAŞIBOŞ BIRAKILAN KÖPEKTARAFINDAN ISIRILIP YARALANMAK
ÖZET : Sanığın başıboş bıraktığı köpeği tarafından ısırılıp yaralanan
mağdureye kuduz aşısı uygulandığı, 15. aşıdan sonra hastalanıp öldüğü
anlaşılmaktadır.
Olayda, ölümün tıbbi yönden de sorumluluk yüklenmeyen, kuduz aşısının bünyevi
sebeplerle husule getirdiği allerjik ansafalitten meydana geldiği
belirtildiği cihetle sanığın sonucu öngörmesini ortadan kaldıran bu neden
nazara alınarak sonucundan sorumlu tutulmayıp, ancak özensizliğinden
kaynaklanan köpeğinin saldırı ve ısırmasıyla ölende oluşan yaralamadan ötürü
TCK.nun 459. maddesi çerçevesinde sorumluluğu değerlendirilmelidir.
Bu nedenle, ölende köpeği tarafından meydana getirilen yaranın kaç gün iş ve
gücünden alıkoyacağı ve diğer yaralama özellikleri sağlıklı şekilde saptanıp
sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekir.
(765 s. TCK. m. 459)
Tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyet vermekten sanık Fevzi'nin
yapılan yargılaması sonunda; mahkumiyetine dair, (Ordu/Ulubeyi Asliye Ceza
Mahkemesi)nden verilen 7.3.1991 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık
tarafından süresinde dilekçeyle istenmek ve dava evrakı C. Başsavcılığı'nın
24.10.1991 tarihli tebliğnamesiyle Daireye gönderilmekle okunup iş
anlaşıldıktan sonra gereği düşünüldü:
Kabul ve uygulamaya göre, TCK.nun 455. maddesinin 1. fıkrası uyarınca tayin
olunan 1000 lira ağır para cezasının, suç tarihi ve 3506 sayılı Kanunla Ek 1.
maddesi uyarınca 60 misli artırılarak 60.000 lira olarak hesaplanması
gerekirken, noksan tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni
sayılmamıştır.
Ancak:
Sanığın başı boş bıraktığı köpeği tarafından ısırılıp yaralanan mağdureye
kuduz aşısı uygulandığı, 15. aşıdan sonra hastalandığı ve öldüğü, Adli Tıp
Kurumu Beşinci İhtisas Kurulu raporunda; (ölümün köpek ısırmasını takiben
tatbik edilen kuduz aşısının bünyevi sebeplerle husule getirdiği allerjik
ansafalit sonucu gelişen dolaşım ve solunum yetersizliğinden)
kaynaklandığının, kuduz aşısına ve aşının tatbik şekline atfı kabil kusur
bulunmadığının bildirildiği, keza; Yüksek Sağlık Şurası raporunda, (Kuduz
aşıları neticesinde bazen bu tip ansafalit komplikasyon olarak meydana
gelebilmektedir. Bu komplikasyonlar nedeniyle aşıyı yapan kimseyi kusurlu
bulmak mümkün değildir) denildiği görülmekte, bu suretle ölümün, yapılan
kuduz aşısının neden olduğu ve bünyevi sebeplere dayanan allerjik
ansafalitten kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
TCK.nun 455. maddesinde düzenlenen ölüme sebebiyet suçunda sanığın sorumluluğu
için, tedbirsizlik ve dikkatsizlik sayılan hareket ile ölüm arasında bir
bütünlük olması aranacağından, sanığın sonucu öngörmesini ortadan kaldıracak
bir sebebin sonradan ortaya çıkması halinde eylem ile ölüm arasındaki uygun
sebebiyet bağı kesileceğinden bu sonuçtan sanığı sorumlu tutmak gerekir.
Olayda, ölümün tıbbi yönden de sorumluluk yüklenemeyen, kuduz aşısının bünyevi
sebeplerle husule getirdiği allerjik ansafalitten meydana geldiği
belirtildiği cihetle sanığın sonucu öngörmesini ortadan kaldıran bu neden
nazara alınarak ölüm sonucundan sorumlu tutulmayıp, ancak özensizliğinden
kaynaklanan köpeğinin saldırı ve ısırmasıyla ölende oluşan yaralanmadan ötürü
TCK.nun 459. maddesi çerçevesinde sorumluluğu değerlendirilmelidir.
Bu nedenle, ölende köpeği tarafından meydana getirilen yaranın kaç gün iş ve
gücünden alıkoyacağı ve diğer yaralanma özellikleri sağlıklı şekilde saptanıp
sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yazılı
şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde
görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı (BOZULMASINA), 20.11.1991
gününde oybirliğiyle karar verildi.
|