Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



       T.C.
 Y A R G I T A Y
 2.HUKUK DAİRESİ

    SAYI
   Esas  Karar
91/10219 91/1016           
	 	
	Özet:Mirasta iade yer aynen veya lehtarın mirastan alacaklarına mahsup
 eder.Terekeye para ödenmesi söz sonusu olamaz.
	Temyiz eden:Davacılar

	Zeynep Yaylalı ve ark. ile Murat Yaylalı ve ark. arasındaki tapu
 iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm
 davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp
 düşünüldü:	
	Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uyğun olmasına, delillerin
 takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz
 itirazlarının reddiyle usul ve kanna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda
 yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 24.1.199l tarihinde
 oyçokluğuyla karar verildi.

Başkan	       Üye	    Üye	 Üye	
     Üye
İ.Yanıkömeroğlu  N.K.Yalçınkaya   T.Alp   Ş.D.Kabukçuoğlu  H.Dinç
	 	 (Muhalif)

7700 İlam
5000 Peşin
2700 Kalan
	 MUHALEFET ŞERHİ
	
	Kanuni miras kurumunun esas tameli ve gayesi, mirasçılar arasında
 eşitlik fikrine dayanır. Murisin bilhassa furularını aynı derecede ve
 yakınlıkta sevdiği, onları farklı muameleye tabi tutmak istemediği gözden
 uzak tutulmamalıdır. Şu halde murisin sağlığında müstakbel kanuni
 mirasçılarından bir veya birkaçına teberrularda bulunmada güttüğü gayenin
 onlara intisadi İçtimai yönlerden bağımsızlık tanımak, esasen mevcut böyle
 bir imkanı kuvvetlendirmek olduğu, böylece mirasçılara tereke açılıncaya ve
 taksime kadar muvakkat bir imkan vermek düşüncesinin esas bulun duğu daima
 göz önünde tutulmalıdır. İşte MK.da 603 ve müteakip maddelerde düzenlenen
 iade müessesesinde bu esaslardan hareket edilmiştir. Şu halde tüm uyğulamada
 eşitlik ilkesine hiç sapma yapmadan riayet edilmelidir. Kanun hükümleri daima
 bu yönde yorumlanmalıdır.
	İade ile mükellef olan mirasçı muhayyerdir dilerse aldığı malın aynını
 iade eder, dilerse hissesinden fazla olsa bile kıymetini mahsup ettirir
 (M.K.605).
	İadede, teberru alınan şeylerin mirasın açıldığı gündeki kıymetleri ve
 daha evvel satılmış olanların satış fiatları esas olur (MK. 607). 
	Kanunu tedviminde kullanılan "aynen iade, kıymet ve satış fiatları"
 sözlerinin istihdaf ettiği manaların iyi bir şekilde anlaşılması ve ortaya
 konması enflasyonist baskıların arttığı bu günlerde önem kazanmaktadır. Bu
 sözlerin aynı anlama geldiği açıktır. Bilhassa "kıymet" sözünü para olarak
 anlamak bir tarafı haksız zenginleştirirken, bir tarafı da dava açmış
 olmaktan pişman eder "Kıymet:Değer, bir şey için tesbit edilen karşılık,
 (Meydan Larousse) anlamını taşımaktadır." İktisat bilminin cevap vermeye
 çalıştığı belli başlı sorulardan biri, nasnelerin değerinin(kıymetini) ne
 dereceden geldiği sorunudur. Gerçektende değer kelimesinin anlamı sanıldığı
 kadar çok açık değildir. Bu kavram, bir nesnenin herhangi bir ihtiyacı
 karşılamasını yani faydasını ifade edebilir. Bu nitelik kullanma değeri
 sözüylede belirlenir. Ama genel olarak değer dendiği zaman bir malın bir
 başka malla mübadele edilebilme imkanı, bir başka malla mübadele edilebilme
 imkani yani mübadele değeri kastedilir. Mübadele değeri para birimleri ile
 ölçüldüğü zaman fiat halince gelir "(Meydan Laruusse)" Kıymet sözünü
 iktisaden verdiği güç olarak anlamak hem yukarıda açıklandığı üzere
 mirasçılar arasında eşitlik ilkesine (M.K.589) uyğun düşer hemde ayın olmanın
 sağladığı, mal varığında husule gelen artma veya eksilmede ayniyet sağlar.
	Mirasta iade isteği taksime kadar her zaman istenebileceği gibi,
 taksimden itibaren l0 yıl içinde de istenebilir (Y.2.H.D. 11.11.1969 günlü
 282-5059 sayılı kararı). O halde mirasta iade taksimi tamamlayan  bir
 işlemdir. Taksimde mirasçıların mamelekinde medana gelen değişiklik taksimin
 tamamlandığı andaki hal üzerinden olmaktadır. İşte kanun vaz'ı tenkisten
 farklı bir düzenleme içine girmiş, ya aynen iade veya miras hissesine
 mahsuben iade biçiminde iadenin icra edileceği  hükme bağlanmıştır. Burada
 hiç bir zaman NAKTEN ÖDEMEDEN SÖZ EDİLMEMİŞTİR. Davalıya tanınan hak bir daha
 tekrar etmek gerekirse aynen iade veya miras hissesine mahsup ettirmeden
 ibarettir. Ancak her zaman bu tercih hakkının kullanılması imkanı doğmaz.
 "Terekede hiç bir alacak ve borca rastlanmadığı hallerde davalı bizzat aynen
 iadede bulunmak zorundadır" (Dr.Fikret Eren, Mirasta iade adlı makale Adalet
 Dergisi l963,sayı:3 ila 8 Sf:739). Taksim esnasında mahsuben iade de iadeye
 tabi teberrunun kıymeti (para olan karşılığı değil)takdir edilir ve iade
 borçlusu mirascı BU KIYMET NİSBETİNDE bir tereke malını almaktan vaz geçer.
 Görülüyorki, burada mahsuben iade,aynı iade ile birleşmektedir. Şu farkla ki
 Aynen iadede teberruun aynı terekeye iade edildiği ve yeniden taksime tabi
 tutulduğu halde mahsuben iadede, bizzat teberru edilen şey değil fakat buna
 MUADİL BİR BAŞKA KIYMETİ (MALI) lehter alamamalı, o kıymet (mal) taksim
 esnasında davacılara verilmelidir. Bozma ilamında da bu yöne işaret MUADİL
   edilmiştir. Muristen intikal eden alacak ve borçlar ile tereke belirlenip,
 davalılara taksimen verilmesi gereken bir tereke aktifi varsa davalıların
 iade borcu ona mahsup edilmeli böyle bir aktif yoksa davalıların tercihleri
 doğrultusunda işlem yapmak mümkün olmadığndan yine aynen iadeye karar
 verilmelidir. Mahsuben iadede, bizzat teberru edilen şey değil fakat buna
 MUADİL BİR BAŞKA KIYMETİ lehtar alamamaktadır.
	Tarafların murisi l966 yılında ölmüştür. Davaya konu taşınmaz mal
 Antalyanın Durabiler köyünde 4000X3=12.000 m2dir. 1966 murisin ölüm günü ile
 dava günü arasında geçen 22 yıl arasında gayrimenkul fiatlarında meydana
 gelen farklılık herkesin malumudur. 12.000M2 taşınmaz mal karşılık 14400
 Tl.nin terekeye iadesine taşınmaz malın davalılarda bırakılmasına karar
 verilmiştir. 14.400 Tl.nin davalıda kalan değerin bir muadili olduğunu
 söylemek mümkün değildir. Vicdanları sızlatan bir uyğulamaya hakkaniyet ve
 adalet duyğularına uyan bir yön vermek Yargıtay'ın görevidir. Enflasyanist
 baskıların arttığı dönemlerde halkın koruyucu değer olarak en çok rağmet
 ettiği tablolar, antika mobilyalar, mücevher, altın, değerli taşlar gibi
 metalarla karşılaştırma sonunda elde edilecek, aynen iade ile para olarak
 iade arasında iktisadi bir fark yaratmayan bir kıymetin terekeye iadesi
 sağlanmalıdır. Karar bu sebeple bozulmalıdır.


	 	Üye
	    Tahir Alp
    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini