 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
İkinci Hukuk Dairesi
E. 1990/4934
K. 1990/11153
T. 19.11.1990
* VERASET İLAMININ İPTALİ
ÖZET : 21 Şubat 1298 tarihli Yasa gereği vatandaşlıktan çıkarılan kişinin
miras yoluyla mülk edinmesi mümkün değildir.
Konstantin ile Hazine arasındaki iadei-muhakeme (veraset ilamının iptali)
davasının yapılan muhakemesi sonunda, mahalli mahkemece verilen hüküm Hazine
tarafından temyiz edilmekle; evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
İstefoni kızı, 1305 doğumlu olup 1958 yılında olan Anastasya'dan alınan
İstanbul Yedinci Asliye Hukuk Mahkemesi'ne ait 11.12.1967 gün, 564/739 sayılı
verasetin iptali ve Hazinenin yasal mirascılığının tesbitine ilişkin
20.9.1984 gün, 1983/872 esas, 1984/888 karar sayılı hükmün tebligat hilesi
sonucu alındığı savı ile iadeyi muhakeme yolu ile iptal isteği kabul edilerek
Hazinenin mirasçılığına ilişkin 888 karar sayılı ilamının iptaline, 739 karar
sayılı mirascılık belgesinin gerçek mirascılara yansıttığının tesbitine,
19.3.1990 günlü ek hükümle karar verilmiştir.
Anastasya'nın mirasçısı olduğunu savunan Konstantin, 17.7.1964 yılında Türk
Hükümeti'nce alınan kararla vatandaşlıktan çıkarılmış ve sınır dışı
edilmiştir.
21 Şubat 1298 (25 Rebiülahır 1300) tarihli Ecanibin Hakkı İstimlaki Kanununun
2. maddesiyle öngörülen "Devleti Aliyeden mezuniyeti Resmiye istihsal
edilmeksizin tabiiyeti ıskat olunan eşhan memaliki Osmaniye'de istimlak ve
tevazin haklarından mahrum olur". İlke halen yürürlüktedir. HGK., 24.2.1965
ve 2.11.1979 günlü kararlarıyla yasanın yürürlükte olduğunu doğrulamıştır.
Sonradan yürürlüğe giren 1.1.1929 gün 1312 ve 23.5.1964 gün 403 sayılı
Vatandaşlık Yasalarında bu kuralın yürürlükten kaldırıldığına ilişkin açık
veya dolaylı bir yollama bulunmamaktadır. 27.10.1988 gün 3488 sayılı Uygulama
İmkanı Kalmayan Yasaların Yürürlükten Kaldırılmasına İlişkin Yasanın
kapsamına da alınmamıştır.
1312 ve 403 sayılı Yasaların, "bu yasalarla getirtilen hükümlere aykırı olan
hükümler yürürlükten kaldırılmıştır" şeklindeki tanımlamalar 1298 tarihli
Yasanın yürürlükten kaldırılmış sayılması için yeterli değildir. Zira, her
iki yasada da vatandaşlıktan çıkarılma olgusuna yer verilmiştir. Hal böyle
olunca, 1298 tarihli Yasanın bu yasalara aykırı hüküm taşıdığı söylenemez
(Bak. Dr. Suat Bertan, Ayni Haklar, 1976, Cilt: 1, Sh. 180-194; Ord. Prof.
Dr. Muammer Raşit Seviğ ve Prof. Vedat Raşit Seviğ, Devletler Hususi Hukuku,
1962, Sh. 128).
Şu halde, halen yürürlükte bulunan 1298 tarihli Yasa gereği vatandaşlıktan
çıkarılan davacının miras yolu ile mülk edinmesi mümkün bulunmadığından
mirascılığının tesbitinede hukuki bir yararının bulunduğundan söz edilemez.
Eda ve tesbit davalarının dinlenebilirlik koşulunu oluşturan hukuki yarar
unsuru gerçekleşmediğine göre mirasa hak kazanmayı sağlama-yan mirascılığın
tesbiti de istenemez.
Belirtilen yasal kurallara aykırı düşen temyize konu hükmün bu nedenle
(BOZULMASINA), 19.11.1990 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
* Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve delillerin takdirinde
bir yanlışlık görülmemesine göre hükmün o n a n m a s ı düşüncesindeyim. Bu
itibarla çoğunluğun bozma görüşüne katılmıyorum.
Namık K. YALÇINKAYA
Üye
|