 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onbeşinci Hukuk Dairesi
E. 1990/4733
K. 1991/2296
T. 6.5.1991
* FAİZ
ÖZET : Davacı vekili açtığı ilk davada, fazla hakkının miktarını göstermediği
halde ikinci dava kalemi için de ikinci dava tarihi yerine ilk dava tarihinde
temerrüt oluşmuş gibi faize hükmedilmesi BK.nun 101. maddesine aykırıdır.
(818 s. BK. m. 101)
Taraflar arasındaki davanın, (Konya Asliye Birinci Hukuk Hakimliği)nce
görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 12.7.1990
tarih ve 976-545 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından
istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla;
dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve
delillerin takdirinde bir isabetsizilk bulunmamasına göre, davalı vekilinin
aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi
gerekmiştir.
2) Taraflar arasında düzenlenen 25.6.1987 tarihli sözleşmenin 2. maddesiyle
(Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi) ek olarak kabul edilmiştir. 9 Ekim 1984
tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan bu şartnamenin hakediş raporlarıyla ilgili
bölümünde, geçici ve kesin hakedişlere yapılacak itirazların usulü
belirtilmiştir. Şartnamenin 39. maddesine göre, "müteahhidin hakedişlere bir
itirazı olduğu takdirde, karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı
gerekçeleri, idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği
dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunu idareye verilen tarihli dilekçede
de yazılı ihtirazi kayıtla" cümlesini yazarak imzalaması gerekir. Müteahhit
itirazlarını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul
etmiş sayılır. Şartnamenin bu hükmü taraflar arasında HUMK.nun 287. maddesi
uyarınca delil sözleşmesi niteliğinde olup hakimin de bu hususu görevi gereği
re'sen nazara alması gerekir.
Dosyada mevcut hakediş raporlarına davacılar tarafından bir itiraz yapılmadığı
ve gerek 8/2574 ve gerekse 88/13181 sayılı kararnamelerle ilgili fiyat
farklarına değinilmediği görülmektedir. Bu durumda davacılar itiraz
etmedikleri hakediş raporlarını olduğu gibi kabul etmiş sayılacaklarından
fiyat farklarıyla ilgili olarak istenen (35.497.468) TL.nin reddine karar
verilmesi gerekirken bu miktarın davalıdan tahsiline karar verilmesinde
isabet bulunmamaktadır.
3) Kat'i teminat mektubunun iadesi, ancak Sosyal Sigortalar Kurumu'n-dan
ilişiksizlik belgesi getirildiğinde mümkün olduğu halde mahkemece bu hususun
araştırılmaması dahi yerinde değildir.
4) Sureti kabule göre de; davacı vekili açtığı ilk davada fazla hakkının
miktarını göstermediği halde ikinci dava kalemi için de ikinci dava tarihi
yerine ilk dava tarihinde temerrüt oluşmuş gibi faize hükmedilmesi BK.nun
101. maddesine aykırı olup bozma nedenidir.
S o n u ç : Yukarıda 1 nolu bendde yazılı sebeplerle davalı vekilinin sair
temyiz itirazlarının reddine ve 2, 3 ve 4 nolu bendlerde yazılı nedenlerle
temyiz itirazlarının kabulüne ve hükmün davalı Belediye yararına
(BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden
davalıya geri verilmesine, 6.5.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|