 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Onbirinci Hukuk Dairesi
E. 1990/1422
K. 1991/2740
T. 30.4.1991
* MENFİ TESBİT DAVASI
ÖZET : Menfi tesbit davasında, dava borçlu yararına hükme bağlanırsa, İİK.nun
72/5. maddesi uyarınca takibin haksız ve kötüniyetle yapıldığı
anlaşıldığında, istem üzere, borçlu davacının uğradığı zarar karşılığında
(dava tarihine göre yürürlükteki yasa uyarınca) 15'den az olmamak üzere
tazminata hükmedilir. Anılan oran asgari had olup bu tutar tazminatın
hükmedilebilmesi için davada haklı çıkan borçlunun zararını ve zararının ne
miktar olduğunu kanıtlamasına gerek yoktur. Ancak, borçlu bu orandan daha
fazla zazarı olduğunu iddia eder ve kanıtlarsa zazarın miktarına göre
tazminata hükmedilmelidir.
(2004 s. İİK. m. 72/5)
Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Konya Asliye Birinci Hukuk Mahkemesi)nce
verilen 20.11.1989 tarih ve 1070-910 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı
vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği
anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili; davalının giriştiği icra takibinin dayanağı olan (8.555.000)
TL.lık bononun sahte olduğunun ceza davası ile sabit olduğu halde, davalının
kötüniyetli olarak icra takibini devam ettirdiğini ileri sürerek,
müvekkilinin borçlu olmadığının tesbiti ile 25'den az olmamak üzere
tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, cevap vermemiştir.
Mahkemece, davalının sahte senet tanzim etmekten dolayı mahkum olduğu, ceza
mahkemesinde bononun sadece (5.000) TL.lık kısmının geçerli bulunduğunun
belirlendiği gerekçesiyle davacının (8.550.000) TL. borçlu olmadığının
tesbitine, 15 tazminatın tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Menfi tesbit davalarında dava, borçlunun lehine hükme bağlandığı takdirde,
İİK.nun 72/5. maddesi uyarınca takibin haksız ve kötüniyetle yapıldığı
anlaşılırsa talebi üzerine borçlu davacının uğradığı zarar karşılığında
(davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan yasa hükmü uyarınca)
15'den az olmamak üzere tazminata hükmedilir. Maddede ki 15 oranı, asgari
had olup bu miktar tazminata hükmedilmesi için menfi tesbit davasında haklı
çıkan borçlunun zararını ve zararının ne miktar olduğunu ispat etmesine gerek
yoktur. Ancak borçlu, bu orandan daha fazla bir zararı olduğunu iddia eder ve
bunu ispatlarsa o takdirde, zararının miktarına göre tazminata hükmetmek
gerekir.
Davamızda, davacının 15'den daha fazla zararı bulunduğu yolunda iddiası
olduğuna ve dava dilekçesinde 25 oranında tazminata hükmedilmesi
istendiğine göre mahkemece, 15'den fazlaya tekabül eden zararı yönünden
davacının delilleri araştırılıp değerlendirilerek sonucuna göre karar
verilmesi gerekirken, bu orandan daha fazla talep olmasına rağmen herhangi
bir gerekçe gösterilmeksizin 15 oranında tazminata hükmedilmesi doğru
görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün, davacı yararına (BOZULMASINA),
ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 30.4.1991
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|