 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Altıncı Hukuk Dairesi
E. 1990/12154
K. 1990/12675
T. 22.10.1990
* TAHLİYE DAVASI
ÖZET : Davalının aynı belediye hududu içinde mevcut olduğu anlaşılan evi, hali
hazır durumu veya ufak tefek onarımla oturulur durumda bulunmadığına göre
6570 sayılı Yasanın 7/son maddesine dayanılması mümkün değildir.
(6570 s. GKK. m. 7/son)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı
tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar
okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, konut ihtiyacı ve 6570 sayılı Yasanın 7/son maddesi nedeniyle
kiralananın tahliyesi isteğine ilişkin olup mahkeme davayı kabul etmiş;
hükmü, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı; Isparta'da eczacılık yaptığı, ancak bazı işleri için Antalya'ya geçici
olarak gittiğinde kalacak yeri olmadığını, bu arada kızının da Antal-ya'da
okumak istediğini, karısının da onunla birlikte oturacağını ileri sürmüş,
bununla birlikte davacının Antalya'da müstakil evi bulunduğunu bildirerek hem
ihtiyaç, hem de 6570 sayılı Yasanın 7/son maddesine göre taşınmazın
tahliyesini istemiştir.
Davalı; davayı kabul etmemiş, Antalya Belediye hudutları içinde bulunan evinin
oturulamayacak durumda olduğu, kızının da Antalya'daki okullarda kaydının
bulunmadığını, ihtiyaç iddiasının da samimi olmadığını bildirerek davanın
reddini savunmuştur.
Davacı, yukarıda belirtildiği üzere iki tahliye sebebine dayanmıştır.
Bunlardan birincisi, kendisinin Isparta'da eczanesinin olmasına rağmen sık
sık mesleki işleri için Antalya'ya gitmesi, karısının kızı ile beraber
Antalya'da oturmak ve orada öğrenimine devam etmek istemesi bu nedenlerle
dava konusu konuta ihtiyaç duyması diğeri de davalının Antalya Belediye
hudutları içerisinde oturmaya elverişli konutunun bulunmasıdır. Bunlar teker
teker ele alındığında davacı Isparta'da eczacılık yapmaktadır. Orada yerleşik
bir hayatının bulunduğu anlaşılmaktadır. İşi icabı Antalya'ya gitmesi daimi
bir konut ihtiyacını ortaya getiremeyeceği gibi henüz ilk veya orta öğretim
çağında bulunan kızına tebaen karısının da Antalya'ya taşınacağı konusunda
müsbet bir delil gösterilmemiştir.
Davalının aynı belediye hududu içinde mevcut olduğu anlaşılan evinin de tam
anlamıyla harap vaziyette olduğu, hali hazır durumunun oturmaya elverişli
bulunmadığı, 15 milyon TL. bir masrafla esaslı surette tadilat ve tamirattan
sonra oturmaya elverişli hale geleceği keşif ve bilirkişi raporu ile tespit
edilmiştir. Hali hazır durumu veya ufak tefek onarımla oturulur durumda
bulunmadığına göre 6570 sayılı Yasanın 7/son maddesine dayanılması mümkün
görülmemiştir. Çünkü bu maddede davalının belediye hududu içerisindeki evinin
sosyal ve ekonomik durumuna uygun oturulabilir ev olması gerekmektedir. Bu
nedenle yasanın aradığı tahliye sebepleri bulunmayan davanın reddine karar
verilmesi gerekirken aksi düşünce ile kabulüne karar verilmesi uygun
bulunmamış bu nedenlerle bozulmasına karar verilmiştir.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile
HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin
alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22.10.1990 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.
|