 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Altıncı Hukuk Dairesi
E. 1990/11505
K. 1990/11944
T. 9.10.1990
* KİRA SÖZLEŞMESİ
ÖZET : 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 1. maddesine göre, ayrı ayrı ve
başlı başına kullanmaya elverişli bölümler bağımsız bölüm sayılır.
6570 sayılı Yasaya göre kira ilişkisi akitle kurulduktan ve bu akitde kira
süresi belirlenmişse bu akdin süreden sonra aynı Kanunun 11. maddesine göre
birer yıl olarak yenileneceği öngörülmüştür.
(634 s. KMK. m. 1) (6570 s. GKK. m. 11)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı
tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar
okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, iş yeri ihtiyacı nedeniyle taşınmazın tahliyesi istemine ilişkindir.
Mahkeme, davayı red etmiş; hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, dava konusu dükkanla bitişiğindeki diğer iki dükkanın, babası
tarafından davalıya kiralandığını, sonrada dükkanların bulunduğu ana binanın
kat mülkiyetine çevrilmesi ve babasının temliki tasarrufu sonucu kendisine
bağımsız bir bölüm olarak intikal ettiği, bu bağımsız bölümde boşda olup
zahirecilik yapacağını ileri sürüp süresinde açtığı işbu dava ile taşınmazın
tahliyesini istemiştir.
Davalı, davacının boşaltılmasını istediği dükkanın kendisi tarafından değil
oğlu tarafından kullanıldığını belirtip ihtiyaç iddiasına karşı çıkmamıştır.
Dava konusu taşınmaz ve bitişikteki iki dükkan, davacının babası tarafından
1.1.1983 başlangıç tarihli ve iki yıllık kira sözleşmesi ile davalıya
kiralandığı, ondan sonra taşınmazın bulunduğu ana binanın kat mülkiyetine
çevrilmesi, babasının temliki tasarrufu sonucu bağımsız bölüm halinde
davacıya intikal ettiği anlaşılmaktadır.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 1. maddesine göre, ayrı ayrı ve başlı
başına kullanmaya elverişli bölümler bağımsız bölüm sayılır.
Bu tanımlamaya göre, kullanma açısından birliğin bozulacağından bahsedilemez.
Diğer taraftan, 6570 sayılı Yasaya göre kira ilişkisi akitle kurulduktan ve bu
akitde kira süresi belirlenmişse bu akdin süreden sonra aynı Kanunun 11.
maddesine göre birer yıl olarak yenileneceği öngörülmüştür. Bu sebeple akdin
belirsiz süreye dönüştüğü de kabul edilemez.
Dava, 1.1.1983 başlangıç tarihli ve iki yıl süreli akde göre, 31.1.1990'da
açılmakla süresinde açılmıştır.
İhtiyaç iddiasına gelince; davacının boşta olduğu müstakilen malik olduğu
bağımsız bölüm olan dükkanda zahirecilik yapacağı tanık sözleri ile
kanıtlanmış bu bağımsız bölümün davacının yapmak istediği işe uygunluğu keşif
ve bilirkişi raporunda belirtilen ebat ölçülerinden anlaşılmaktadır.
Bu durumda tahliyeye karar verilmesi gerekirken isabetsiz düşüncelerle davanın
reddi yukarıda açıklanan hukuki gerekçelere aykırı görüldüğünden hükmün
bozulması gerekmiştir.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile
HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin
alınan temyiz harcının temyiz edenden alınmasına, 9.10.1990 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.
|