Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



      T.C.
Y A R G I T A Y
Ceza Genel Kurulu

	E.	1990/1-310
	K.	1990/333
	T.	10.12.1990

*  ADAM ÖLDÜRMEK
    (Kan gütme saiki)

*  KİŞİDE HATA
*  HEDEFTE HATA
*  FİKRİ İÇTİMA
*  GERÇEK İÇTİMA

ÖZET : Sanık; bayram nazamından çıkan ölenlerin karşısına ellerinde iki
 tabanca olduğu halde çıkarak, aralarında 4-5 m. mesafe bulunan her ikisini de
 ayrı ayrı hedef seçmek suretiyle ondört el ateş edip, birine sekiz,
 ikincisine ise beş mermi isabeti sağlayarak, onları kan gütme saikiyle
 öldürmüştür.

Sanık; ölenlerden birisini değil, her ikisini de hedef alarak ateş etmiştir.
 Dolayısıyla kişide yanılgı olmadığı gibi, hedefte hatadan da söz edilemez.
 TCK.nun 52. maddesinin uygulama koşulları bulunmamaktadır. Keza sanık; tek
 fiille değil, iki fiil sonucu her ikisini de öldürdüğünden gerçek içtima
 kuralları uygulanmalıdır. TCK.nun 79. maddesinde düzenlenen fikri içtimadan
 söz edilemez.

Bu itibarla direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.

(765 s. TCK. m. 450/10, 52, 79, 71 vd.)

Kan gütme saiki ile iki kişiyi öldürmek ve 6136 sayılı Yasaya aykırı davranmak
 suçundan sanık Ejder'in, TCY.nın 52 ve 79. maddeleri yollamasıyla 450/10, 59
 ve 6136 sayılı Yasanın 13/1, 59. maddeleri uyarınca ömür boyu ağır hapis ve
 2500 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin, (Kahramanmaraş Ağır
 Ceza Mahkemesi)nce 22.11.1988 gün ve 68/240 sayı ile verilen hükmün, sanık ve
 katılan Zihni tarafından temyizi ve kendiliğinden de temyize tabi bulunması
 üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay Birinci Ceza Dairesi, 29.6.1989 gün ve
 1735/2150 sayı ile;

(1- 1980 yılında katılan Zihni'nin sanığın yakın akrabalarından Ali'yi
 öldürmesi nedeniyle, taraflar arasında kan husumeti oluştuğu, hadise günü
 Zihni'nin kardeşi olan Ali, yeğeni Atilla ve akrabaları Kasım ve Ercan'la
 birlikte camiden çıkıp evlerine gitmekte oldukları sırada, karşılarına çıkan
 sanığın, aralarında hiçbir tartışma ve konuşma geçmeksizin salt kan gütme
 saiki ile, bir elinde 9 mm., diğerinde 7.65 mm. çaplı iki tabaca olduğu
 halde, her ikisini de ölenler Ali ve Atilla'ya yönelterek asgari 12 el
 ateşleyip, Ali'ye 6 el isabet kaydedip, orada vurup öldürdüğü, 5 kurşun
 isabeti alan Atilla'nın yaralı olarak olay yerinden kaçmaya başladığı, ancak
 sonuçta onun da öldüğü anlaşılmış, sanığın, Zihni'nin kardeşi Ali kadar ve
 hatta daha da çok Zihni'nin oğlu Atilla'yı öldürmek istemesi doğal olacağı
 gibi, Atilla'ya 5 mermi isabet etmesi  de, fiiliyle, bu mefruz iradesini
 teyit etmiş olduğu bu itibarla sanığın, sadece Ali'yi hedef aldığı şeklindeki
 savunmasının kabulü olanaklı bulunmadığı, esasın tanıklar Mehmet, Selime,
 Nurten, Ercan'ın anlatımlarında da sanığın, Atilla'yı hedef aldığı açığa
 çıkmış olduğu halde, her iki öldürme fiilinin bağımsızlığının kabul ve
 tavsifi ile sanık hakkında TCY.nın 450/10, 59. maddelerinin iki kez
 uygulanması suretiyle cezai sorumluluğunun tayini gerekirken, TCY.nın 52, 79.
 maddeleri kapsamında fikri içtima ve sapma hükümleri uygulanarak hüküm
 kurulmak suretiyle, maddi ve hukuki değerlendirmede yanılgıya düşülmesi,

2- 6136 sayılı Yasaya aykırı davranmaktan açılan davanın zamanaşımına
 uğradığının gözetilmemesi) isabetsizliğinden oyçokluğuyla hükmü bozmuş,

Yerel Mahkeme ise, 23.11.1989 gün ve 144/218 sayı ile; sanığın ölenlerden
 Ali'yi hedef aldığı, sapma sonucu Atilla'nın da isabet alarak öldüğü, bu
 itibarla olayda hedefte hata ve fikri içtima hükümlerinin uygulanması
 gerekeceği görüşüyle önceki hükümde direnmiştir.

Bu hükmünde sanık ve katılan müdafi ile C. Savcısı tarafından temyizi ve
 kendiliğinden de temyize tabi bulunması nedeniyle dosya, C. Başsavcılığı'nın
 "Onama" istekli 7.11.1990 gün ve 2886 sayılı tebliğnamesiyle Birinci
 Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup
 düşünüldü:

Ceza Genel Kurulu'nda duruşma yapılabileceğine ilişkin bir usul kuralı
 bulunmadığından, bu husustaki istemin reddine karar verilerek yapılan
 incelemede;

Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında sübut ve nitelendirmede bir uyuşmazlık
 bulunmamaktadır. TCY.nın 450/10. maddesinin iki kez uygulanmasının gerekip,
 gerekmediği uyuşmazlığın konusunu oluşturmaktadır.

Uyuşmazlığın çözümü için, TCY.nın 52. maddesinde düzenlenen "hedefte ve kişide
 hata" ve 79. maddesinde yer alan "Fikri içtima" kavramları üzerinde duralım:

Suçun, failin istediği kimseden başka bir kişi aleyhine işlenmesi iki biçimde
 oluşabilir. Bunları "kişide hata" ve "hedefte hata" olarak belirtmek gerekir.

a- Kişide hata: Bu halde fail mağdurun şahsında hataya düşmektedir. Örneğin,
 öldürmek istediği kimsenin yerine bir başka kişinin öldürülmesi gibi...

b- Hedefte hata: (İsabette hata): Fiil, failin işlemeyi kastettiği kimseden
 başka bir kişi üzerinde sonuç doğurabilir. Örneğin, fail öldürmek için (A)
 isimli mağdura ateş eder, fakat kurşun herhangi bir arıza nedeniyle (B)
 isimli kişiye isabet ederse hedefte hata sözkonusu olur.

Hedefte hata hali, kişide hatadan tamamiyle ayrıdır. Burada fail kişiyi
 karıştırmamıştır. Hedeften sapan, failin iradesi değil eylemdir.

Fikri içtima ise, kısaca "kanunların gerçek içtimaı" olarak tanımlanmaktadır.
 Zira, fiil yasanın birden çok hükmünü ihlal etmiştir. Bu normların ayrı ayrı
 uygulanabilme olanağı varken, yasa koyucu 79. madde ile faile bu suçlardan en
 ağırının cezasının verilmesi ilkesini benimsemiştir.

Buna göre, Fikri içtimadan sözedilebilmesi için;

"a- Fiilin tek olması,

b- Yasanın değişik hükümlerine aykırı davranılması", gerekir.

Bu açıklamalardan sonra olaya bakıldığında, sanık; bayram namazından çıkan
 ölenlerin karşısında ellerinde iki tabanca olduğu halde çıkarak, aralarında
 4-5 metre mesafe bulunan her ikisini de ayrı ayrı hedef seçmek suretiyle
 ondört el ateş edip, Ali'ye sekiz, Atilla'ya ise beş mermi isabeti
 sağlayarak, onları kan gütme saikiyle öldürmüştür.

Sanık, ölenlerden birisini (Ali) değil, her ikisini de hedef alarak ateş
 etmiştir. Dolayısıyla kişide yanılgı olmadığı gibi, hedefte hatadan da söz
 edilemez. TCY.nın 52. maddesinin uygulanma koşulları bulunmamaktadır. Keza
 sanık tek fiille değil, iki fiil sonucu her ikisini de öldürdüğünden gerçek
 içtima kuralları uygulanmalıdır. TCY.nın 79. maddesinde düzenlenen fikri
 içtimadan sözedilemez.

Bu itibarla, direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.


*   Kurul Üyesi S. SELÇUK; "Yerel Mahkeme kanıtları takdir ederek sanığın
 Ali'yi kan gütme güdüsüyle öldürdüğünü; Atilla'yı ise bu güdüyle öldürmek
 şöyle dursun, öldürmek istemediğini benimseyerek hüküm kurmuştur".

"Suç güdüsü fiili bir sorundur, yerel mahkemece saptanır. Yargıtay bu
 saptamayı denetleyemez,. yalnızca bu konudaki gerekçeyi denetleyebilir. Ne
 var ki, sanığın yan yana bulunan birden çok kişiye ateş etmesinde eylemleri
 kasten işlediği açıktır. Olayda Ali'nin kan gütme güdüsüyle işleyen Atilla'yı
 bu güdüyle öldürdüğü kanıtlanamamışsa da, olası kasıtla öldürdüğü mahkemenin
 olayı kabul biçiminden çıkan ve iki sonucu ve dolayısıyla iki eylemi bulunan
 sanık hakkında T. Ceza Yasasının 448, 450/10. maddeleri uygulanmak gerekir"
 görüşü ile hükmün bozulmasını istemiştir.

S o n u ç : Açıklanan nedenlerle, sanık müdafiinin temyiz itirazları ile
 tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden, reddiyle, katılan müdafii ve
 C. Savcısının temyizi üzerine, kendiliğinden de temyize tabi hükmün
 (BOZULMASINA), 10.12.1990 gününde bozmada oybirliği, sebebinde 2/3'ü aşan
 oyçokluğuyla karar verildi.




    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini