Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



     T.C.
Y A R G I T A Y 
Hukuk Genel Kurulu
     Sayı:


E.87/2-814
K.88/247
T.16.3.1988

	Özet:Tenkis
	Ölünceye kadar bakma akdinin inikadı sırasında özel bakıma muhtaç
 olmamak mahfuz hisse kuralına ihlali kastının tek başına delili olamaz.
	Temyiz eden:Davacılar
	Taraflar arasındaki "tenkis" davasından dolayı yapılan yargılama
 sonunda; Eskişehir Asliye l. Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen
 17.7.1986 gün ve 1984/263-1986/570 sayılı kararın incelenmesi davacılar
 vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 5.2.1987
 gün ve 11837-739 sayılı ilamiyle; (Gerçekten ölünceye kadar bakma
 sözleşmeleri ivazlı, yani karşılığı olan sözleşme türlerindendir. İvaz,
 temlikte bulunan kişinin ölünceye kadar bakıp gözetilmesinden ibarettir.
 Bakıp gözetme hususu gerçeğe dayanmadığı zaman karşılıksız bir sözleşme
 meydana gelir. Böylece gizli bağız söz konusu olur ki, bu takdirde Medeni
 Kanunun 507/son maddesi hükmü gereğince tasarrufun tenkis edilmesi gerekir.
 Nitekim Borçlar Kanununun 515. maddesinde şartlar varsa ölünceye kadar bakma
 sözleşmelerinin tenkise tabi olduğu açıkca ifade edilmiştir.
	Bir kimsenin anasına, babasına ve eşine yada başka yakınlarına bakıp
 yardım etmesi ahlaki bir görev ise de görevin sınırı aşıldığı, yani bakıp
 gözeten için bu durum külfet teşkil ettiği zaman, hizmetin karşılığında bir
 şey istemesi yada olayda olduğu gibi taşınmaz temellük edilmesi hukuka uyğun
 düşer. Onun için olayda davalı çocuğun anası Zarife'ye bakması tabiidir.
	Olayda miras bırakan 1974 yılında ölünceye kadar bakma akti ile
 davalıya  taşınmaz temlik ettiği, ölümünden kısa bir süre önce yatalak olduğu
 ve 29.10.1983 günü öldüğü gerçekleşmiştir. Şu durumda miras bırakan
 sözleşmenin yapıldığı tarihte özel  bir bakıma muhtaç bulunmadığına ve davalı
 kanunen ve ahlaken anasına bakmakla yükümlü olduğuna göre tarafların
 davacıların saklı paylarını ortadan kaldırmak amacı ile hareket ettiklerinin
 kabulü zorunludur. Sözleşme sırasında özel bakıma muhtaç olmayan miras
 bırakanın ölümünden bir süre önce yatalak olması da başlanğıçtaki kasdını
 ortadan kaldırmaz. Bu sebeple kastın kabulü ile tenkis hükümleri çerçevesinde
 inceleme yapılıp sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken kastın
 değerlendirilmesinde yanlışa düşülerek davanın reddedilmesi usul ve kanuna
  aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden
 yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
	  
	TEMYİZ EDEN:Davacılar vekili

	 	HUKUK GENEL KURULU KARARI	

	Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz
 edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği
 görüşüldü:
	Davacılar vekili miras bırakanları olan annelerinin taşınmaz maldaki
 payını kardeşleri olan davalıya, ölünceye kadar bakma sözleşmesi gereği
 olarak bağışladığını; davalının miras bırakana bakım borcunu yerine
 getirmediğini; miras bırakanın davalıyı kayırıp müvekkillerinin (saklı
 paylarına tecavüz ederek hareket ettiğini iddia ile bağış tenkis edilerek
 saklı paylarının davalıdan  alınmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme
 davayı kabul etmiş, Özel Daire bir kimsenin ana, babasına veya eşine
 bakmasının ahlaki bir görev olduğu; ancak bakımın bir külfet teşkil etmesi,
 özül külfetli bir bakım ihtiyacının mevcudiyeti halinde karşılığında olayda
 olduğu gibi taşınmaz temellük edilmesinin hukuka uyğun düşeceği, miras
 bırakanın sözleşmenin yapıldığı tarihte özel bir bakım ihtiyacı içerisinde
 bulunduğu isbat edilemediğine göre, miras bırakanın  davacıların saklı
 paylarını ortadan kaldırma amacı ile hareket ettiğinin kabulü gerektiği
 nedenleri ile kararı bozmuş, mahkeme direnmiştir.
	Öncelikle şu husus belirtilmelidir ki bir kimsenin gerek maddi  ve
 gerekse manevi açıdan geleceğini güvence altına almak amacı ile tüm çocukları
 ahlaki yönden kendisine bakmakla yükümlü olmakla birlikte, bunlardan birinin
 kendisine samimiyetle daha iyi bakacağı düşüncesi ile tercih edilerek onunla
 ölünceye kadar bakma sözleşmesi yaparak taşınmaz bir malını temlik etmesi en
 doğal hakkıdır. Diğer taraftan bu durumda özel bakım ihtiyacının varlığını
 aramak başka bir anlatımla özel bakım ihtiyacının mevcut olmaması halinde mal
 kaçırmak kasdının ğerçekleştiğinin kabulü de hakkaniyete aykırı sonuçlar
 doğurur. Şöyleki, özel bakım ihtiyacı olmamakla beraber ölünceye kadar bakım
 sözleşmesi yapılan çocuk miras bırakanla gerçekten maddi, manevi bir yönden
 ilğilenip sağlığında ihtiyaçlarını da karşılamış; diğeri hiçbir suretle
 ilğilenmemiş, örneğin ziyaret görevini dahi yerine getirmemiş ise özel bakım
 ihtiyacı yoktur gerekçesiyle uyuşmazlığı çözümlemek kuşkusuz her iki çocuğu
 aynı duruma getirecek ve hakkaniyetle bağdaşmaz. Sonuçları hasıl olacaktır.
 Ancak miras bırakanın sözleşmeyi yaparken diğer mirasçılardan mal kaçırmak
 kastı ile hareket ettiği anlaşılırsa kuşkusuz durum değişir.
	Olayda davalının ölünceye kadar bakma sözleşmesinin gereklerini
 davalının tamamen yerine getirdiği dosyadaki delillerle anlaşılmış; davacı
 taraf miras bırakanın kendilerinden mal kaçırmak kastı ile hareket ederek
 muvazaaya dayalı sözleşme yaptığını isbat edememiştir. Bu nedenlerle usul ve
 yasaya uyğun olan direnme kararı onanmalıdır.
	SONUÇ:Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme
 kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı
 (l000) lira bakiye temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına ilk
 görüşmede çoğunluk sağlanamadığı için 16.3.1988 gününde yapılan ikinci
 görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.

Birinci Başkan vekili    l4.H.D.Başk.   2.H.D.Başk.    l3.H.D.Başk.
İ.Ocakçıoğlu	  M.Akan	 E.Şener	
       A.S.Dura	        
Bozma	 	 	Bozma

l5.H.D.Başk.	 ll.H.D.Başk.    4.H.D.Başk.     l6.H.D.Başk.
E.Şimşek	 T.Başbuğoğlu	T.Uygur	 İ.Özmen
    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini