 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
1.HUKUK DAİRESİ
Sayı:
Esas 1985 Karar
4135 4204
YARGITAY İLAMI
Mahkemesi :Araban As.H.H.
Tarihi :21.12.1984
Nosu :108/204
Davacı :Sabri Dinç vs.
Davalı :Ahmet Koca
Üçüncü :
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, tapulu taşınmazlarının yaklaşık 30 dönüm miktarındaki
kısımına davalının elattığından bahisle önlenmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuş,karşılık davanında 19.5.1952
tarihli sözleşmeye ve bu sözleşmeye göre yapıldığını ileri sürdüğü
ağaçlandırmaya dayanarak MK.'nun 655 maddesi hükmünce temliken tescil
talebinde bulunmuştur.
Mahkemece, dava konusu 15.000 m2 lik yere davalının elatmasının
önlenmesine, karşılık temliken tescil davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı ve karşılık temliken
tescil davacısı Ahmet Koca vekili tarafından istenilmekle duruşma isteği
keşifte saptanan değer üzerinden yargılama sırasında harç ikmali yapılmamış
olmasından ötürü reddedilerek dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Davacılar, tapulu taşınmazlarının bir kısım yerine davalının
elattığından bahisle önlenmesini istemişlerdir.Davalı, davanın reddini
savunmuş birleştirilen karşılık davasında 19.5.1952 tarihli sözleşmeye
dayanılarak MK 'nun 655 nci maddesi hükmünce temliken tescil talebinde
bulunmuştur.Dava konusu taşınmazın, davacıların ellerindeki nizasız yerlerle
birlikte davada dayanılan Haziran 13l7 tarih 15 nodan tedavülen gelme Mart
1979tarih 6 nolu tapu kaydının kapsamında kaldığı yapılan uygulama ile
saptanmış olup, esasen bu yön yanlar arasında tartışmasızdır. Ne varki,
tapunun kapsamını oluşturan taşınmazın imar ihya edilip fıstık bahçesi haline
getirilmesi için davacıların miras bırakanları ve bayileri Mehmet Dinç ve
Bekir Onay ile üçüncü kişi durumundaki davalı arasında 15.5.1952 tarihli
harici sözleşmenin yapıldığı davalınında bu sözleşme gereğini yerine
getirerek iyi niyetle yaklaşık otuz sene emek verip taşınmazı fıstık bahçesi
haline getirdiği anlaşılmaktadır.Hal böyle olunca, yanlar arasındaki
uyuşmazlığın özde ve temelde 15.5.1952 tarihli sözleşmeye göre yapılan
ağaçlandırmanın (bahçe yapmanın ) davalıya sağlıyacağı hakkın niteliğinden
kaynaklandığı açıktır.
Keşifte bilgilerine başvurulan yerel bilirkişiler ve tanıklar, yöresel
örfe göre tapulu yada tapusuz olsun taşınmazın 3 ncü bir kişi tarafından imar
edilip bahçe halinde dönüştürülmesi durumunda o kişinin imar işleminin
sürdürüldüğü dönümde hasılata ortak olduğunu, bu işlemin tamamlanmasından
sonra ise yarı mülkiyetin kendisine bırakıldığını açıklamışlardır. Bu
itibarla 15.5.1952 tarihli sözleşmenin yöresel örf esas alınarak düzenlendiği
hususunda kuşkuya yer olmamak gerekir. Nitekim 12.2.1974 tarihinde yapılan
harici tasim sözleşmesi ile davalının fıstık haçesine dönüştürdüğü taşınmazın
davaya konu kısmının davalıya, geri kalan kısmının tapu maliki olan
davacıları bırakılması belirtilen olguyu doğrulamaktadır. Davacıların bahçe
yapma sözleşmesi gereğinin davalı tarafından tam olarak yerine
getirilmediğine ilişkin açık bir itirazlarıda yoktur. Öte yandan nizalı yerin
üzerinde 500 kök mahsüllü fıstık ağacı bulun duğu ve bu yerin zemin değerinin
150.000 lira ağaçların değerinin ise 2.890.000 lira olduğu ziraatçi uzman
bilirkişinin 8.11.1984 tarihli raporu ile saptanmıştır.
O halde, MK'nun 655 maddesi hükmünün ve 5.7.l944 tarih 12/26 sayılı
Yargıtay İnançları Birleştirme kararının olayda davalıya temliken tescil
talep etme hakkını verdiği gözetilerek elatmanın önlenmesi davasının reddine,
karşılık davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme
sonucu yazılı olduğu üzere hükük kurulması isabetsizdir.
Davalı ve karşılık temliken tescil davacısının temyiz itirazları
yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü,HUMK 'nun 428.
maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin harcın iadesine 8.4.1985 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
A.Çoşar Z.Özdil T.Pamir H.Ö.Süner N.Sayınalp
|