 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.HUKUK DAİRESİ
SAYI
Esas Karar
77/l882 77/l969
Özet:Resmi vasiyetname şehitleri M.K.483.maddesinde gösterilen
yakınlıkla lhtarında akrabası olmamalıdır.
Temyiz eden:Davacı
Mükerrem Özler ile Melahat Özler arasındaki vasiyetname iptali
davasının yapılan muhakemesi sonunda davanın reddine dair verilen hüküm
davacı tarafından temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
İstek, vasiyetnamenin iptaline ilişkin olup dava red edilmiştir.
1-Dava dilekçesinde, tanık Ayşe Sehavet Tugen ile yararına vasiyet
yapılan Melahat Özler'in kardeş oldukları açıklanmış ve vasiyetnamenin
geçersizliği ileri sürülmüştür. Buna rağmen mahkemece, dava dilekçesinde Ayşe
Sahavet bakımından bir iddia bulunmadığından söz edilmesi dosyaya aykırı
olduğu gibi, gerekçe gösterilmeden Medeni Kanunda, kardeşlerin vasiyetname
tanığı olmalarına engel bir hükmün bozulmadığı ifade olunarak davanın red
edilmesi de yanlıştır.
Medeni Kanunun 483.maddesinde vasiyet edenin karı veya kocası, usul ve
füruu erkek ve kız kardeşleri ile bu kimselerden her birinin karı ve
kocasının, resmi vasiyetnamenin düzenlenmesi sırmasında tanık olarak
bulunamıyacakları öngörülmüştür. Türk Medeni Kanununun karşılığı olan İsviçre
Medeni Kanunun 503.maddesinin son fıkrasına göre "vasiyetnameyi düzenleyen
resmi memur ve tanıklar ile teberru yapılamaz" Bu hühük Türk Medeni Kanununa
alınmamış olmakla beraber, Medeni Kanunun 500/2. maddesinde, şekle ait
yanlışlığın vasiyetnamenin düzenlenmesine katılanlara veya ailesi
fertlerinden birine teberru yapılmasından ibaret olması halinde, teberruun
iptal olunacağı kabul edilmiş böylece kaynak İsviçre Kanununun 503.maddesinde
yer alıpta Medeni Kanunun 483.maddesine geçirilmesi ihmal olunan ve bu
suretle meydana gelen boşluk doldurulmuş bulunmaktadır. İlmi ve Kazai
içtihatlarda bu doğrultudadır. Kaldıki tereddüt halinde kaynak kanunun
uyğulanacağı 20.9.l950 günlü 4/l0 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı
gereğindedir. Esasen Medeni Kanunun 500/2. maddesi bile uyuşmazlığı çözmeye
yeterlidir. Çünkü: Anılan maddede "... vasiyetnameye katılanların aile
fertlerinden birisine yapılan teberru vasiyetin iptali için sebep
sayılmıştır. Aile kavramı, "füru, eş anababa ile kardeşler ve birlikte
yaşayan yakın kan ve sıhriyet ilişkisi" olanları kapsar. Olayda tanıklardan
Ayşe Sahavet ile yararına vasiyet yapılan Melahat Özler kardeş olduklarına
göre biri ötekinin (ailesi fertlerinden)dir. Bu ise, geçersizlik sebebidir.
Medeni Kanunun 500.madesi gereğince yararına vasiyet yapılanın
kardeşinin vasiyetname düzenlenirken tanık olarak bulunması iptal sebebidir.
Eğer vasiyetnamede başkalarına da teberru yapılsaydı sadece Melahat'la ilğili
bölüm geçersiz olurdu (M.K.500/2. Dava konusu vasiyetnamede ise Melahat'tan
başkası yararına bir kazandırma bulunmadığından Medeni Kanunun 500/1.maddesi
gereğince vasiyetnamenin tümünün iptali zorunludur.
2.Tanıklardan Ali Adnan Talaserin vasiyet edenin eniştesi olduğunda
uyuşmazlık yoktur. Her ne kadar vasiyet gününde vasiyetcinin kardeşi ve
tanığın eşi olan müyesser Müzeyyen ölmüş ve evlilik ilişkisi ortadan kalkmış
isede, evlenmenin herhangi bir sebeple sona ermesi sıhri hasımlığı ortadan
kaldırmaz. Medeni Kanunun l8.maddesi mahkemenin sandığı gibi sağ kalan karı
kocayı ayrık tutmuş değildir. O halde bu şekil eksikliği iptali gerektirir
(M.K.500).
Yukarıda yazılı gerekçeler karşısında vasiyetnamenin iptali gerekirken
olaya uymayan düşüncelerle davanın reddedilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen kararın gösterilen sebeplerle BOZULMASINA 8.3.l977
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
E.Şener B.Erten M.Aksoy Z.Evirgen İ.Yanıkömeroğlu
|