 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı:
ESAS KARAR
72/1637 72/1606
ÖZET : Babalık davasını babada açar.
Taraflar arasındaki evlilik dışı doğan çocukların nüfusa tesciline
karar verilmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece
verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı, davalıyla aralarında nikah bağı olmaksızın, karı koca tabi
yaşadıklarını, bu birleşmeden beş çocukları doğduğunu beyanla bunların kendi
nüfus hanesine evlatları olarak kaydına karar verilmesini istemiş, davalıda
duruşma sırasında iddiaya aynen iştirak etmiş mahkemece dava reddolunmuştur.
1- Gerçekten evlilik dışı doğan çocukların baba tarafından tanınması
mümkün bulunduğu (M.K.291) gibi, ana ve çocuğun babalık davası açmaları
suretiylede (M.K.295) babalığa hüküm de caizdir. Tarafların evlenmeye veya
babayı tanımaya zorlamak mümkün değildir.
Erkek hakkında şartları varsa babalık davası açılabileceği gibi, baba
dahi mahdut hukuki sonuçlar doğuran tanıma hakkını kullanmaktan sarfınazar
ederek menfi bir tesbit davası ile çocukların babası olduğunun tesbitini
isteyebilir.
Medeni Kanunumuzun 295.maddesi kadın ve çocuğa dava hakkı verildiği
şeklinde yoruma müsait isede, hüküm gayesine uygun olarak tefsir edildiği
takdirde, babayada dava hakkı tanımak kanun vazıının güttüğü amaca uygun
düşer. Kaldıki, 295.maddenin yalnız kadın ve çocuk için dava hakkı tanıdığı
farz olunsa dahi, babanın dava açmasını engelleyen açık bir hüküm
getirmediğine nazaran, bunu bir kanun boşluğu saymak ve Medeni Kanunun
l.maddesi delaletiyle içtihaden bu boşluğu doldurmak mümkü ve hak duygularına
uygun düşer.
Olayda 554 sayılı kanunun uygulama yeri bulunmadığı gözetilmeden ve
295.maddenin sevk amacı ve özellikle Medeni Kanunun l.maddesi nazara alınmak
ve bu suretle davacının dava hakkının bulunduğu kabul olunarak Medeni Kanunun
298.maddesi ve 2.5.1963 günlü 5/8 sayılı içtihadı birleştirme kararı
çerçevesinde çocuklar için kayyım tayin ettirilmek, tarafların ve ikame
ettiği takdirde kayyımın delilleri incelenmek, bütün deliller birlikte
münakaşa, tahlil ve tercih sebepleri açıklanmak sonucu uyarınca hüküm tesis
olunmak icap ederken davanın reddedilmesi bozmayı gerektirir.
2- Dava niteliği itibariyle menfi tesbit yoluyla babalığın subutuna
ilişkin olup, davanın ana ve ayrıca çocukları temsilen kayyıma tevcihi icap
eder. Buna rağmen gereği yok iken nüfus idaresine karşı davanın yönetilmesi
caiz değildir. Nüfus idaresi yönünden davanın reddi doğrudur.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın birinci bentte gösterilen sebeple
BOZULMASINA, l7.3.l972 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
BAŞKAN ÜYE ÜYE ÜYE ÜYE
E.Şener R.Süray H.Atasoy H.Yazıcı
M.Aksoy
|