 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1987/501
K: 1988/248
T: 16.03.1988
DAVA : Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadıköy Asliye 2. Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verillen 2.4.1986 gün ve 1985/882-1986 312 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 23.12.1986 gün ve 1986/5443-8286 sayılı ilamı: (... 837 ada 24 parsel sayılı taşınmaza daire karşılığı inşaat yapılması konusunda arsa sahipleri Rasim Köksal ve Mahir Köksal ile yüklenici Cemal Şahin Şerifoğlulları arasında resen düzenlendiği ve hükmen iptal edildiği bildirilen sözleşmeden sonra, inşaatın tamamlanması bakımından tarafların haricen 23.3.1985 günlü "istisna akdini" temyiz ettikleri anlaşılmıştır. Bu sözleşmede dava konusu 12 numaralı daire yükleniciye bırakılmıştır.
Davacı vekili 21.6.1984 günlü haricen düzenlenmiş sözleşme ile sözü edilen inşaatta 15 ve 16 numaralı dairelerden birini seçmek ve seçme hakkı müvekkiline ait olmak üzere yüklenici tarafından bir dairenin müvekkiline satıldığını 14, 15 ve 16 numaralı dairelerin arsa payları üzerine 31 milyon liralık ipotek kurulduğunu bildirerek, 12 numaralı dairenin davacı adına tescilini istemiştir.
Arsa sahipleri davalılar Rasim ve Mahir Köksal vekilleri, yüklenici edimini yerine getirmediğinden 23.3.1985 günlü sözleşmenin iptal edildiğini bildirmişlerse de, dosyada böyle bir belgeye rastlanılmamıştır. resmen bu husus sonuca etkili değildir. Zira yüklenicinin inşaatın % 95ni yaptığı bildirilmiştir. Gerçekten yüklenici edimini yerine getirmişse, şahsi hak kazanır ve sözleşme uyarınca kendisine bırakılan dairelerin mülkiyetinin adına naklini isteyebilir. Yüklenici isterse Borçlar Yasasının 162 ve onu izleyen maddeleri gereğince, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden doğan kişisel hakkını üçüncü kişilere temlik edebilir. Yüklenicinin şahsi hakkını temellük eden kişi, gerek akidi alan yükleniciden ve gerekse arsa sahibinden taşınmazın mülkiyetinin adına nakledilmesini isteme olanağına sahip olur. Olayımızda, davacı vekili 21.6.1984 günlü harici sözleşmeye istinaden 12 numaralı dairenin davacı Ersin Gedik adına tescilini istemiş ve hüküm kurulmasından sonra yüklenici Cemal Şahin Şerifoğulları 21.11.1986 günlü dilekçe ile davayı kabul etmiştir. Kabul, kesin bir hükmün hukuki sonucunu doğurur. Bu durumda, mahallen keşif icra edilerek yüklenicinin edimini yerine getirip getirmediğinin saptanması yüklenici edimini yerine getirmişse, şahsi hakkın temliki ve davacının bu hakkı temellükü işlemlerinin geçerli olması, bu hakkında arsa sahiplerine dermeyanı mümkün bulunması gözönünde tutularak davanın kabulü, aksi takdirde reddi gerekir...) bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 16.3.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.