 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1987/273
K: 1987/497
T: 10.06.1987
DAVA : Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 1. İş Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 1.12.1986 gün ve 1985/1043-1986/782 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9.Hukuk Dairesi'nin 26.1.1987 gün ve 1110/666 sayılı ilamıyla; (...Davacı, zincirleme sözleşmelerle sürekli olarak çalıştırıldığı halde, toplu iş sözleşmeleriyle daimi personele tanınan haklardan yararlandırılmadığını muvakkat personel statüsünde gösterilerek, toplu iş sözleşmelerde muvakkat personel için öngörülen haklarla yetinildiğini ileri sürerek daimi personele tanınan haklar arasındaki farkların tahsilini istemiştir.
Davalı ise, davacının muvakkat personel olarak çalıştırıldığını, daimi personelin haklarından yararlanamayacağını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme isteği kabul ederek gerçekleşen haklardan taleple bağlı olarak karar vermiştir.
Dayanılan toplu iş sözleşmelerinde, ... Sendikası ile ... Sanayii arasında yapılan, 1985-1987 dönemini kapsayan toplu iş sözleşmesinin 5. maddesinde daimi ve muvakkat personelin istihdam şekilleri açıklanmış ve şeker Sanayii yetkili organlarınca kabul ve tasdik edilmiş bulunan daimi işçi kadrolarında çalıştırılan işçiler "Daimi işçi" olarak gösterilmiş muvakkat personelin çalışacakları işler ise, ayrık olarak sayılmış ve daimi işçiler ile muvakkat işçilere tanınan haklarda farklı miktar ve ödemeler öngörülmüştür.
Bunlardan dava edilen haklardan 46. maddede rasyonel çalışma primini daimi işçiler için çıplak yevmiyelerinin %25'ine kadar verileceği kararlaştırıldığı halde, muvakkat personel için bu miktar çıplak yevmiyelerinin % 10'u ile sınırlandırılmıştır.
53. maddedeki yakıt yardımında da daimi ve muvakkat personele farklı ödemeler getirilmiş, giyim konusunda ise, muvakkat personel için bir düzenleme yer almamıştır.
Böylece görülüyor ki, işyerinde çalışma şekli, daimi ve muvakkat personel olmak üzere iki farklı statüye dayanmaktadır. Bu düzenlemenin işin niteliğinden ve istihdam kapasitesinden kaynaklanan zorunlu sebeplerden ileri geldiği anlaşılmaktadır.
Böyle olunca, toplu iş sözleşmelerindeki, az önce belirtilen farklılığı, işverenin kötüniyetine bağlamak doğru olmaz. İşveren tarafların serbest iradeleri ile yapılmış bulunan toplu iş sözleşmelerini uygulamıştır. Bu itibarla muvakkat işçi olan davacı, daimi işçilerin haklarından yararlanamaz.
Mahkemenin rasyonel çalışma primi ve yakacak yardımı farkları ile giyim yardımına hükmetmiş olması isabetsiz olup, bu isteklerin reddi gerekir...)gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
KARAR : Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü :
Bir işverenin işyerinde işin niteliği ve hacmi itibariyle daimi veya muvakkat nitelikte işçi çalıştırarak sağlanan haklar açısından aralarında ayrım yapmasına-İş Kanunu'nun buyurucu hükümleri saklı kalmak kaydıyla- yasal açıdan engel yoktur.
Toplu iş sözleşmesinin 5. maddesi sözleşmenin kapsadığı personel hakkında düzenlemede bulunarak daimi personel ile muvakkat personel arasında ayırım yapmıştır. Dava konusu ile ilgili bulunan 5. maddenin 2 sayılı bendi şu hükümleri getirmiştir.
"2- Muvakkat personel (belirli süreli işçiler)
A) Aşağıda belirtilen işlerde çalışan veya idari hizmetler, büro işlerine, terzihaneye, anbarlara, pancar kampanyası dolayısıyla alınan işçilerdir.
-Pancar kampanyası işleri,
-Taşocağı, Kireç Taşıocağı, Kireç taşı nakil ve istif işleri,
-Tohum tamizleme işleri,
-Yeniden kurulacak veya tevsi veya modernize edilecek veya nakledilecek fabrikaların programa başlama tarihinden işletmeye fiilen açılış tarihine kadar geçen süre içinde yapılan işleri,
-Kömür tahliye, kok kırma, yükleme boşaltma işleri,
-Demir yolları, temiz ve pis su yolları, meydan tanzim ve temizliği gibi her türlü meydan ve temizlik işleri,
-İnşaat işleri,
-Park-bahçe işleri (Sera işleri hariç),
-Civar çiftliği, tarla ve temizlik işleri,
-Kizelgur Fabrikası kampanya işleri"
Uyuşmazlık çözümlenirken öncelikle davacının işyerinde fiilen yaptığı iş hakkında taraf delilleri toplanıp incelenerek davacının fiilen yaptığı iş itibariyle yukarıya metni aynen alınan madde kapsamına girip girmediği ve dolayısıyla muvakkat personel olup olmadığı belirlenerek sonucu uyarınca karar verilmek gerekirken eksik inceleme ile yetinilmek suretiyle karar verilmesi isabetsizdir. Direnme kararı bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı HUMK'nin 429. maddesi geregince BOZULMASINA ,10.6.1987 gününde oyçokluğu ile karar verildi.