 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1987/490
K: 1987/604
T: 14.12.1987
DAVA : Taahhüdü ihlal suçundan sanık Nihat'ın mahkumiyetine dair, (Sakarya İcra Ceza Mahkemesi)nden verilen 13.4.1987 gün ve 1359-422 sayılı hüküm, C. Savcısının temyizi üzerine yargıtay 8. Ceza Dairesi'nce incelenerek 18.9.1987 gün ve 7056/7503 sayılı ilamıyla temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
C. Başsavcılığı'nın CMUK.nun 322. maddesi gereğince Özel Daire kararının kaldırılarak hükmün bozulması istemini bildiren 22.10.1987 gün ve 148 sayılı itarznamesiyle dosyanın 1. Başkanlığa gönderilmesi üzerine; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Taahhüdü ihlal etmek suçundan sanık Nihat'ın mahkumiyetine ilişkin hükmü inceleyen Özel Daire;
(C. Savcısının temyiz dilekçseni İİY.nın 353. maddesinde öngörülen 7 günlük süre içinde vermediğinden temyiz isteğinin İİY.nın 365. maddesi gereğince reddine) karar vermiştir.
Bu karara karşı itiraz eden C. Başsavcılığı: (İİY.nın 353. maddesine göre timyiz süresinin 7 gün olduğunu, ancak C. Savcılarının icra tetkik mercii hakimliğindeki yargılamada hazır bulunmaması nedeniyle C. Savcıları bakımından temyiz süresinin görüldüğü tarihinden itibaren başlaması gerektiğini, bu nedenlede temyizin süresinde olduğunu ileri sürerek) Özel Daire red kararının kaldırılmasını istemiştir.
İncelenen dosyaya göre; Yerel Mahkeme 13.4.1987 gününde karar vermiş ve bu karar C. Savcılığınca 29.4.1987 tarihinde görüldü şerhi verilerek aynı tarihte temyiz edilmiş bulunmaktadır.
Konu hakkındaki yasal düzenlemelere baktığımızda;
İİY.nın 350. maddesinde; Tetkik mercii iki tarafı ve delillerini dinler ve gerek tarafların gerek şahitlerin ifadelerini duruşma tutanağına geçirir. Cumhuriyet Savcısı hazır bulundurulamaz.
Aynı Yasanın 352. maddesinde; Tetkik mercii iki tarafın ifadelerini ve bütün delillerini ve iddia ve müdafaalarını dinledikten sonra nihayet beş gün içinde kararını verir. Ve hülasasını Cumhuriyet Savcısına bildirir.
353. maddesinde ise; Tetkik merciinin kararı tefhim veya teliğ tarihinden yedi gün içinde sanığa veya şikayetçi veya Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz olunabilir" hükümleri konulmuştur.
O halde tetkik merciindeki yargılamalara C. Savcılarının katılamayacağı, tetkik mercii hakimliğinin kararını verdikten sonra karar özetini C. Savcılığına bildirmesi gerektiği ve C. Savcılarının da 7 gün içinde karar temyiz etme yetkileri bulunduğu açıktır.
Kanun koyucu bu düzenlemelerle, tetkik mercii duruşmalarında, hazır bulunma olanağı olmayan C. Savcılarına, temyiz yetkisini tanırken mercii hakimine de verdiği kararın özetini C. Savcısına bildirme zorunluluğunu getirmiş bulunmaktadır ki, bundan güdülen amaç C. Savcısının kararı öğrenmesini ve bu bildirim tarihinden itibaren de 7 gün içinde kararı temyiz edebilmesine olanak sağlanmasıdır.
Ancak burada halledilmesi gereken bir başka konu İİY.nın 352. maddesinde düzenlemiş bulunan C. Savcısına bildirimin nasıl yapılması gerektiğidir.
C.Savcısına vaki olacak bildirim yazı aslının zabıt katibi tarafından kendisine gösterilmesi suretiyle olur. Eğer bu bildirim bir mehle başlangıç olacaksa savcı yazının kendisine gösterildiği günü kağıdın altına işaret eyler; lakın bu işaretin konmaması bildirimin yapıldığını diğer delillerle isbata mani olamaz. Savcı makamında bulunmadığı takdirde bildirim Savcı yardımcılarından hatta bu makamın memurlarından birine de yapılabilir, (Lve'den aktaran Baha KANTAR, Ceza Muhakemeleri Usulü, Ank. 1957, Shf. 56).
O halde C. Savcısına yapılacak bildirimin mahkeme tutanak katibi tarafından kararın bizzat C. Savcısına veya yardımcılarına gösterilmesi, makamlarında bulunmadıkları takdirde memurlardan birine yapılması olasıdır. Bu durumda yapılan bildirim, karara C. Savcısı veya yardımcısı ya da memurlardan biri tarafından işaret edilerek, bu sağlanmamışsa diğer kanıtlarla ispat edilebilir ve C.Savcısının temyiz etme süresinin başlangıcı olarak belirlenir.
Her ne kadar Ceza Genel kurulu 26.10.1987 gün ve 356-495 sayılı kararında; C.Savcılarının icra tetkik mercii hakimliği kararlarını temyiz etme süresinin, tefhiminden başladığı belirtilmişse de, bu kabulün zuhule müstenid olduğu, yukardaki yasal dayanaklar ve görüşmeler sırasındaki açıklamalarla saptanmıştır.
Bu itibarla, tetkik mercii kararlarına karşı C. Savcısının temyiz süresi savcılık makamına kararın bildirilme tarihinden başlamaktadır. O halde C. Başsavcılığı itirazın kabulüne karar verilmelidir.
Karşı oy kullanan ÜYELER : Özel Daire kararının haklı nedenlere dayandığını ileri sürmüşlerdir.
SONUÇ : Yukarıda açıklandığı üzere C. Başsavcılığı itirazının kabulüne ve özel Daire red kararının kaldırılmasına, işin esasının incelenmesi için dosyanın Özel Dairesine gönderilmesine, birinci müzakere sonucunda 2/3'yi aşan çoğunlukla, 14.12.1987 gününde oyçokluğuyla karar verildi.