Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1987/266
K: 1987/445
T: 12.10.1987
DAVA : Kasten adam öldürmeye teşebbüs kesici aletle yaralamak, 6136 sayılı kanuna muhalefet ve kavgaya katılmak suçlarından sanıklar Mehmet ve Seyitin mahkumiyetine dair, Kayseri 2. Ağır Ceza mahkemesinden verilen 23.10.1986 gün ve 157/178 sayılı hüküm mahalli C. Savcısı ve sanıkların temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesince incelenerek 18.3.1987 gün ve 672/788 sayılı ilamıyla kısmen onanması ve kısmen bozulmasına karar verilmiştir.
C. Başsavcılığının CMUK.nun 322. maddesi gereğince Özel Daire kararının kaldırılarak hükmün bozulması istemini bildiren 6.5.1987 gün ve 97 sayılı itiraznamesiyle dosyanın 1. Başkanlığa gönderilmesi üzerine; Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Kasten adam öldürmeye teşebbüs, kesici aletle yaralamak, 6136 sayılı yasaya aykırı davranışta bulunmak ve kavgaya katılmak suçlarından sanık Mehmetin TCK.nun 456/2, 457/1, 456/1, 457/1; 6136 sayılı yasanın 13. maddeleri gereğince üç yıl onaltı ay hapis ve 9000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına Seyitin, Sadettin bıçakla yaralamaktan eylemine uyan TCK.nun 456/1, 457/1. maddeleri gereğince sekiz ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına Gönen'in TCK.nun 466/1; 647 sayılı yasanın 4. maddesigereğince 9.000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin hükmü, Özel Daire :
Bu karar karşı itiraz yoluna başvuran C. Başsavcılığınca :
(Aşağıda açıklanan nedenlerle, sanık Mehmetin mağdur Zahir'e karşı eylemi öldürmeye tam kalkışma niteliğindedir :
1 - Sanık olaydan önce mağdurun yazıhanesine giderek, "3-4 kişi temizlenmezse burası düzelmez" deyip çıkmış bu suretle maksadını açıklamıştır.
2 - Sanık, mağdura 1,5 metre mesafeden ateş etmiştir. Bu mesafeden ayaklarına doğru atış yapılması halinde bir inhiraf sözkonusu olmadığına göre mağdurun karın nahiyesinden yaralanması mümkün olamaz. Yaranın karın nahiyesinde olması, sanığın ayaklara doğru değil, hedef gözeterek öldürücü olan karın nahiyesine ateş ettiği göstermektedir.
3 - Mağdur, biri karın nahiyesinde iki kurşun girişiyle yaralamıştır.. Ölüdürcü nahiyeler peşpeşe iki el atış öldürme kastını varlığını kabule yeterlidir. Bu gibi hallerde atışa devam edilip edilmediğine bakılmamalıdır.
4 - Ameliyat kağıtlarının incelenmesinden..sanığın iradesi haricindeki bir sebeple ve ancak tıbbi müdahale sayesinde ölümün meyadan gelmediği kesin sonucuna varılmaktadır.
5 - Oluş şahadet ve Adli Tıp Fizik incelemeler Dairesi raporunun sanığın suçta kullandığı silahın 38 kalibre, altılı toplu bir tabanca olduğu mermilerden dört adedini ateşleyip patlattığı, 1 adedini ateşlediği halde patlamadığı ve bir adet dolu mermisi kaldığının anlaşılması karşısında; beş adet mermiyi ateşleyen sanığın bir adet dolu mermiyi de devam eden kavgada kendi emniyeti bakımından ihtiyacı olabileceği düşüncesiyle ateşlemediğinin kabulü olayın oluşuna daha uygun düşmektedir.
6 - Suçun yaralama niteliğinde bulunduğunun kabulü için, mağdurun öldüğünün farzedilmesi halinde sanık hakkında 452. maddeyle uygulama yapılması gerektiğini de söyleyebilmek lazımdır. Olayda, 452. maddedeki suçun öğeleri ve uygulama koşulları mevcut değildir.
Açıklanan nedenler karşısında sanığın mağdur Zahir'e karşı olan eyleminin öldürmeye tam kalkışma niteliğinde bulunduğu halde, silahla yaralama olarak kabulünde isabet görülmediğinden Yerel mahkeme kararını bu nedenle bozulmasına karar verilmesi ) talep olunmuştur.
Dosya içeriğine göre :
Mağdur Zahir, I.......Seyahat Turizm Otobüs Şirketi, sanık Mehmet ise U..... Otobüs Şirketi ortaklarındandır ve aralarındaki rakabet nedeniyle olay günü saat 13-14 sırasında her iki şirketin ayakcı tabir edilen çığırtkanları arasında K.... Otobüs Terminalinde kavga çıkmış, taraflar karakolda barışmışlardır. Ancak, aynı gün saat 18.00 sıralarında taraflar arasında çıkan ikinci kavgaya her iki otobüs şirketi ortakları ve yakınları da katılmıştır.
Bu kavga esnasında tabancasının çeken sanık Mehmet, gelişi güzel beş el ateş etmiş, kurşunlardan biri patlamamıştır. Adı geçen sanığın 1,5 metre mesafeden ateş ettiği mağdur Zahir, sağ gluteal bölge ve göbeğinin sağ üst tarafından hayatını tehlikeye maruz bırakacak ve 25 güne mutad iştigaline engele teşkil edecek şekilde; Ali ise, ayağından ve hayatını tehlikeye maruz bırakmaycak ve on gün mutad iştigaline engel olacak şekilde yaralanmıştır.
Diğer unsurlar mevcut olmadıkça, mücerret hayati bölgeden yaralama, eylemin mutlaka öldürmeye teşebbüs olarak kabulünü gerektirmez.
Taraflar arasında öldürmeye neden olabilecek bir husumet bulunmadığını ve sanıklarla mağdurların ikinci olaydan sonra dahi barışmış olmaların mağdur Zahirin olaydan bir gün sonra, hastanede polis görevlilerine verdiği ifadede "sanığın ilk atışını ayaklarına doğru yaptığını" söylemesini; sanık Mehmetin Zahirin kardeşi Ali'yi de ayağından yaralamış olmasını, olay anında ellerinde sopa ve bıçaklarla kavgaya katılanlardan tümünün hareket halinde bulunmaları nedeniyle sanığın sonraki atışlarını hedef seçerek yaptığının kesinlikle anlaşılamamasını; yaralanan Zahirin yere düşmemesini ve mani sebep olmamasına rağmen tabancasında bir mermi daha bulunan sanığın ateşe devam etmemiş olmasını gözönünde tutarak sanığın eylemini "silahla yaralamak" şeklinde nitelendiren Yerel Mahkeme kararı ve bu yönü bozma nedeni yapmayan Özel Daire kararı yasaya uygun bulunduğundan C. Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle C.Başsavcılığı itirazının REDDİNE, 12.10.1987 gününde ve üçte ikiyi geçen çoğunlukla karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini