 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1987/229
K: 1987/440
T: 05.10.1987
DAVA : Kasten adam öldürmek suçundan sanık Yusuf ve arkadaşlarının mahkumiyetine dair, Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 5.5.1986 gün ve 237/36 sayılı hükmün sanıklar vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 1.Ceza Dairesin'ce incelenerek bozulmasına karar verilmiştir.
İlk hükümde direnmeye ilişkin aynı mahkemeden verilen 24.2.1987 gün ve 143/19 sayılı son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi C. Savcısı ve sanıklar vekilleri tarafından süresinde verilen dilekçelerle istenilmiş olduğundan dosya C.Başsavcılığının hükmün onanması istemini bildiren 16.4.1987 gün ve 1-1414 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Adam öldürmek suçundan sanık Yusuf ve Zülfü'nün bozma kararına uyularak TCK.nun 52. maddesi delaletiyle 448, 463, 59, 31, 33. maddeleri gereğince sonuç olarak onar yıl hapis cezası ve fer'i cezalarla, cezalandırılmalarına ilişkin hükmü, Özel Daire :
Sanık Yusuf ve Zülfü'nün gece karanlığında 40 metre uzakta bulunan Mehmet'in evine ateş ederken 20 metre ilerdeki arkadaşları Zeki ve Halit'i tam olarak görmeleri istedikleri vücut nahiyelerini hedef seçerek ve nişan alarak isabet kaydetmeleri mümkün bulunmadığından öldürme kastı ile hareket etmedikleri aşikar olmakla, eylemlerinin müessir fiil sonucu telefi nefis olarak tavsifi ve haklarında TCK.nun 452/1, 463, 59. maddeleri uygulanmak suretiyle tecziyelerine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizliğinden bozmuş;
Yerel Mahkeme ise :
(Gece yarısı sanıkların bir mezraya giderek Mehmet'in evini ve bilhassa yattığı odanın pencerelerini hedef alıp, uzun menzili silahlarla 30 dakikadan fazla bir müddet kurşun yağmuruna tutmaları, Mehmet'i öldürme kastıya hareket ettiklerini gösterdiğinden yazılı şekilde hüküm kurulmuştur) gerekçesiyle önceki hükmünde direnmiştir.
Dosya içeriğine göre :
Kavakdere köyü, Düğümlü Mezrasından olup yurt dışında işçi olarak çalışan Yusuf, köy muhtarı Mehmet'in kızını kardeşinin oğluna istemiştir. Taleplerini reddedildiğini ve akabinde kızın aynı mezradan başka bir şahısla nişanlandığını duyarak üzüntüye kapılan Yusuf, yanında Zülfü, Halit ve Zeki olduğu halde silahlı olarak Kavakdere Köyüne gelerek öldürülen Zeki Tabanca ile yanındaki halit av tüfeği ile 20 metreden sanıklar Yusuf ve Zülfü ise, yivsiz ve setsiz av tüfekleriyle 40 metre mesafeden kararından caydırmak amacıyla Mehmetin evine doğru ateş etmeye başlamışlardar.
Etrafın karanlık ve arazinin meyilli olması nedeniyle Yusuf ve Zülfü tarafından yapılan atışlar sırasında hangisinin av tüfeğinden çıktığı belirlenemeyen 8 mm. çapındaki "şevrotin" tabir edilen iri saçma tanesi, hadefte hata sonucu Zeki'ye isabet ederek ölümüne neden olmuştur.
Sanıklar Yusuf ve Zülfünün atış mesafe ve yerlerine hedef seçilen evin keşfen tesbit edilen bu atışlardan meydana gelen kurşun izlerinin yerine evde bulunanların ışıkları söndürmüş ve yatmış vaziyette olmalarına muhtarı korkutmak ve nişandan caydırmak maksadıyla hareket ettiklerinin hadisenin seyrinden ve oluştan kesinlikle anlaşılmasına göre eylemlerinin müessir fiil sonucu ölüme neden olma şeklinde nitelendirilmesinde zorunluluk bulunduğundan direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle tebliğnamedeki isteme aykırı şekilde Yerel Mahkeme direnme hükmünün BOZULMASINA 5.10.1987 gününde ve üçte ikiyi geçen çoğunlukla karar verildi.