 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1987/7153
K: 1987/8094
T: 17.09.1987
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı ile makam ve lojman tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1- Dosyadaki yazılarla toplanan delillere ve kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalının temyiz itirazına gelince;
Davacı 23.8.1984 tarihli dilekçesi ile kıdem tazminatı almak koşulu ile ayrılmak istediğini bildirmiş işveren genel müdürlüğü de önce bu talebi onaylamış bunun üzerine 2.1.1985'de işyerinden ayrılmıştır. Fakat işlemin Yönetim Kurulu'na intikalinden sonra böyle bir talebin istifa niteliği taşıdığı belirtilerek kıdem tazminatı ödenemeyeceğine karar vermiştir. Bu karar üzerinde de davacıya kıdem tazminatı vermemiştir. Davacı ödenmeyen kıdem tazminatı ile makam lojman paralarını istemiştir.
Davalı ise davacının iş aktinin kendileri tarafından feshedilmediğini, davacının istifa ederek işyerinden ayrıldığını böyle durumda kıdem tazminatına hak kazanamayacağını savunmuş, diğer makam ve lojman tazminatları içinde bu hakların görev ve makama bağlı olduğunu oysa davacının lojman ve makam tazminatı alacak görevlerde bulunmadığını ileri sürmüştür. Mahkeme kıdem tazminatı ve makam ve lojman paralarını hüküm altına almış ihbar tazminatını reddetmiştir.
Dosyada toplanan delilerden maddi olayın davacının 23.8.1984 tarihli kıdem tazminatı ödenmesi şartı ile işyerinden ayrılmak istediğine ilişkin geliştiği bu koşullu isteğin genel müdürlükçe uygun görülmesi üzerine davacının 2.1.1985 tarihinde işyerinden ayrıldığı fakat olayın Yönetim Kuruluna intikalinden sonra bu kurulca İş Kanunu'nun 14. maddesi esasları içerisinde değerlendirilmesi yapılıp ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin olumsuz şekilde karara bağlandığı anlaşılmaktadır.
Gerçekte İş Kanunu'nun 14. maddesinde kıdem tazminatına hak kazandırıcı ayrılış halleri tek tek sayılmış, bunlar ararasında, 16.maddenin dışında işçinin iş aktinin koşullu da olsa sebepsiz bozma hali sayılan haller, arasında yer almamıştır. Hatta bu maddede sayılan bu ve diğer esaslara aykırı davranış aynı Yasa'nın 98. maddesinde medeni ve cezai yaptırıma bağlanmış ve yasaklanmıştır. Bu yasağa karşı Genel Müdürlüğün "olur"u davacıya ihbar ve kıdem tazminatı isteme hakkı vermez. Kaldı ki genel müdürlüğün tutumu da Yönetim Kurulu'nca uygun görülmemiştir. Böyle olunca davacıya kıdem tazminatı ödenmesine karar verilmesi isabetli olmamıştır.
3- Makam ve lojman tazminatlarına gelince gerçekten davacı bu tazminatlara hak veren görevlerde hak verecek şekilde bulunmamıştır. O halde bu tazminatların da hüküm altına alınması uyuşmazlıktaki maddi olaya uygun düşmemiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda belirtilen nedenlerle BOZULMASINA 17.9.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.