Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1987/6019
K: 1987/6298
T: 24.06.1987
DAVA : .... adına avukatları .... ve .... ile .... Sendikası adına avukatları .... ve .... aralarındaki dava hakkında Kayseri İş Mahkemesinden verilen 26.5.1987 günlü ve 515/470 sayılı hüküm, davalı sendika avukatınca temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı işveren; işletmekte oludğu .... Ekmek fabrikasında çalışan işçiler için toplu iş sözleşmesi yapmak üzere yetki alan davalı .... Sendikasının 2822 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca toplu görüşme çağrısı üzerine 23.12.1986 günü Kayseri Bölge Çalışma Müdürlüğünde toplanan taraflar 15.1.1987 günü saat 10'da .... Ekmek fabrikasında toplanarak toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin yapılmasını kararlaştırdıkları halde sendikanın bu ilk toplantıya gelmediğini, buna rağmen sendikanın başvurusu üzerine görevli makamca resmi arabulucu tayin edildiğini, resmi arabulucunun 12.3.1987 günü saak 17.30'da tertip ettiği toplantıya da sendika temsilcisinin katılmadığını ve bütün bunların tutanakla tespit edilip Bölge Çalışma Müdürlüğüne bildirilmiş olduğunu ileri sürerek, 2822 sayılı Yasanın 17/2 ve 19/son maddesi gereğince sendikanın yetkisi düşmüş olacağından, bu sendikanın aldığı grev kararlarının yasa dışı bulunduğunun tesbipi ile uygulanmasının ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasını istemiştir.
Davalı sendika ise; 13.12.1986 günü saat 10'da toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin başlaması için karşı tarafa yaptığı çağrıya işverenin iştirak etmemesi üzerine 15.12.1986 tarihinde 2822 sayılı Yasanın 19/2. maddesi uyarınca ilk toplantı yer gün ve saatinin tesbiti için Bölge Çalışma Müdürlüğüne başvurulduğunu ve Bölge Çalışma Müdürlüğüncede 16.12.1986 günülü ve 9.11.1986-36-2 sayılı yazı ile 23.12.1986 günü saat 14.30'da müdürlükte toplantı tertip edilerek bu taplantı yer, gün ve saatinin taraflara tebliğ edildiğini ve aynı günü her iki tarafında iştiraki ile toplantı yer, gün ve saatinin taraflara tebliğ edildiğini ve aynı günü her iki tarafında iştiraki ile toplantı yapılıp bu toplantıda görüşmelere 15.1.1987 Parşemebe günü saat 10'da .... Ekmek fabrikasından devam edilmesinin kararlaştırıldığını, kararlaştırılan yer, gün ve saatte taraflar bir araya gelmekle beraber işverenin başka bir işyeri olan .... Ekmek fabrikası için devam eden toplu görüşmelerin beklenmesi teklif etmesi üzerine herhangi bir tesbit yapılmadığını, buna rağmen işverenin 47 gün sonra 3.3.1987 tarihli bir tutanakla bildirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme, ilk toplu görüşme günü olarak tesbit edilen 15.1.1987 günlü toplantıya sendikanın iştirak etmediğini kabul ederek 2822 sayılı Yasanın 19/sonuncu maddesi uyarınca grevin yasa dışı olduğunun tesbitine ve uygulanmasının tedbir yoluyla durdurulmasına karar vermiştir.
Dava konusu .... Ekmek Sanayii işyerine ait prosedür dosyası incelendiğinde; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğünün 1.12.1986 gün ve 13-676 sayılı yazısı ile başvuru tarihinde işyerinde çalışan 8 işçiden 6'sının üyeliğine sahip davalı sendikaya toplu iş sözleşmesi yetkisi verilmiş ve bu tesbite süresinde itiraz olmadığından kesinleştiği bildirilmiştir. Bunun üzerine sendika 8.12.1986 tarihli yazı ile işvereni 13.12.1986 tarihinde saat 12.30'de sendika adresinde toplu görüşmeye çağırmıştır.
Bu çağrı süresinde olmakla beraber 2822 sayılı Yasanın 17/son maddesinde eklenmesi zorunlu kılanan tekliflerin eklenmediğine işaret edilmiştir. Toplu görüşme çağrısı ayrıca Bölge Çalışma Müdürlüğüne de bildirilmiştir. Bu çağrıya işverenin katılmadığı bir tutanakla tesbit edilerek sözü geçen Yasının 19/2 maddesi uyarınca toplantı yer, gün ve saatinin tesbiti 15.12.1986 tarihli yazı ile Bölge Çalışma Müdürlüğünden istenmiştir. Bunun üzerine Bölge Çalışma Müdürlüğü 16.12.1986 tarihli yazı ile aynen (.... 19'ncu maddesi gereğince ilk toplantının yer gün ve saatinin tesbiti için 23.12.1986 salı günü saat 14.30'da müdürlüktke bir tolantı tertip etmiştir) diyerek toplantıya çağırmış ve toplantıya işveren ile sendika temsilcisi iştirak ederek ilk toplantının 15. 1.1987 günü saat 10'da .... Ekmek fabrikasında yapılması kararlaştırılmış fakat sendika bu toplantıya katılmamıştır.
Daha sonra sendika 23.2.1987 tarihli ve 92. sayılı yazısı ile Bölge Çalışma Müdürlüğüne başvurarak yasal süre içinde anlaşma sağlanamadığından bahisle ve anlaşmazlık tatunağı düzenlenmediğine de işaret ederek Yasanın 22/2 maddesi gereğince resmi arabulucu tayini istemiştir. Bunun üzerine Bölge Çalışma Müdürlüğü 26.2.1987 sayılı yazı ile İş Hakimliğine başvurarak devam eden toplu iş sözleşmesi görüşmelerini 60. günü geçmesine rağmen anlaşmayla sonuçlanmadığını ileri sürüp resmi arabulucu tayini talebinde bulunmuş, mahkemede bir arabulucu atamıştır. Arabulucunun 12.3.1987 işyerinde tertip ettiği toplantıya işveren geldiği halde sendika temsilcisi gelmemiş ve böylece arabulucu 15.3.1987 tarihli anlaşmazlık tutanağı tutmuş ve sendika bunun üzerine grev kararı almıştır.
Bu ayrıntılı açıklamalarda çözümlenmesi gereken noktaları özetle;
a) Davalı sendikanın öncelikle 2822 sayılı Yasanın 17/1 maddesine göre yaptığı toplu görüşme çağrısına bu görüşme sırasında ileri süreceği tekliflerininhiç birisini eklememiş olması,
b) Bölge Çalışma Müdürlüğünün 23.12.1986 gününde müdürlükte düzenlediği toplantı yasanın 19/2 maddesine göre asıl toplu sözleşme görüşmelerinin yapılacağı yer gün ve saatini tesbit için yapılıp ilk toplu görüşmelerin 15.1.1987 günü yapılması bunun yer ve saati belirlendiği halde bu toplantıya belirlenen günde veya 30 gün içinde davalı sendikanın gelmemesi sonucu yetkisini yitirdiği,
c) Grev kararının işyeri adi ortaklık şeklinde işletildiği halde ortaklardan birine tebliğ edilmiş olmasından ibarettir.
2822 sayılı Yasanın 17. maddesiyle yetki alan sendika veya tesbit yaptıran işveren sendikası ve sendika üyesi olmayan işverene toplu görüşmenin başlaması için 15 gün içinde çağrıda bulunma zorunluğu getirirken görüşme çağrısında bulunan tarafa bu görüşmelerde ileri süreceği tekliflerinin tümünüde önceden belirleyip çağrısına eklemesini zorunlu kılmıştır. Bir bakıma toplu iş sözleşmesinin taslağını oluşturan bu tekliflerin önceden tesbit edilip çağrı ile beraber karşı tarafa duyurulmasında önemli yararlar düşünüldüğü muhakkaktır. Davalı sendika bu zorunluğa uymamış çağrısına toplu görüşmede ileri süreceği teklifleri eklediğini ileri sürememiştir. Ancak bu tekliflerin verilmemesinin çağrıda bulunan sendika aleyhine önemli hukuki sonuçlar doğuracağının kabul edilmesi halinde dahi 17. maddenin düzenlenmesine göre yetki belgesinin hükümsüz kalması gibi ağır bir sonucu doğuracağını kabul etmek doğru olmaz. Zira maddede sadece süresi içinde çağrı yapılmaması halinde yetki belgesinin hükümsüz kalacağından söz edilmiştir. Bunun yanında teklifsiz müzakere yapılmayacağını da gözden uzak tutmamak gerekir.
Uyuşmazlıkta ikinci önemli nokta, sendikanın 2822 sayılı Yasanın 19/2. maddesine göre toplantı yer, gün ve saatinin tesbiti için Bölge Çalışma Müdürlüğüne yaptığı başvuru üzerine bu görevli makamın tarafları çağırmadan başka bir deyişle toplantı tertip etmeden de istenilen tesbiti yapabileceği halde böyle bir tesbit için yapılan toplantıınn 19. maddenin son fıkrasında toplu görüşme toplantısı niteliğinde bulunup bulunmadığıdır.
Gerçekten 19. maddenin son fıkrası yeterince açık değildir. Doğru bir sonuca varmak için bu fıkrayı aynı Kanunun 21. maddenin 1. fıkrası ile birlikte ele almak gerekir. Yasa koyucunun 19.son fıkra ile yer gün ve saat tesbitinden sonra ilk toplu pazarlık görüşmelerinin 17. maddeye göre yapılan çağrı tarihinden en geç 30 gün içinde başlatılmasını daha fazla geciktirilmemesini öngörmüş ve bu süre içinde toplu pazarlık görüşmelerinin başlanmaması çağırıyı yapan tarafın gelmemesinden kaynaklanıyorsa yetkisinin düşeceğini kabul etmiştir.
21. maddenin 1. fıkrasında sözü edilen toplantı deyimi ile ise ilk toplu görüşme toplantısından sonraki toplantı ve daha sonraki toplantılarla ilgilidir. İlk toplu görüşme toplantısını da bu fıkra kapsamında olduğu düşünülemez. Aksi takdirde 19. son fıkranın anlamı kalmaz.
Böylece yasal koyucu çağrıyı takip eden ilk toplantı ile daha sonraki toplantı ya da toplantıların yapılmamasını değişik hukuki sonuçlara bağlanmış, çağrıyı yaptığı halde gelmemek suretiyle süresinde görüşmeleri başlatmayan çağrıcı tarafın yetkisinin düşeceğini kabul etmiştir. 21. maddede ise toplantıya gelmemek, gelip de görüşmeye başlamamak yetki düşmesi gibi bir sonuç doğurmakta ancak arabuluculuk hükümlerinin işletilmesine olanak sağlamaktadır.
Bu kısa açıklamaların ışığında davalı sendikanın katıldığı 23.12.1986 günlü Bölge Çalışma Müdürlüğündeki toplantı ile katılmadığı ileri sürülen işyerindeki 15.1.1987 günlü toplantıların hukuki nitelikleri üzerinde durup olaylar değerlendirilecek olursa; 23.12.1986 günlü Bölge Müdürlüğündeki toplantının toplu görüşme için yer gün ve saat tesbitinde anlaşmalar üzerine yer gün ve saat tesbiti için yapıldığı hiç bir zaman toplu görüşme başlangıç toplantısı niteliği taşımadığı anlaşılmaktadır.
Gerek başvuru yazısında gerekse toplantıyı tertip yazısında bu husus açıkca vurgulanmaktadır. Bölge Çalışma Müdürlüğü böyle bir tesbiti tarafları toplantıya çağırmadan da yapabilirdi. Asıl toplu pazarlık görüşmelerinin 15.1.1987 gününde işyerinde başlatılması öngörülmüş olmasına rağmen davalı sendikanın bu toplantıya gelmediği ileri sürülmüştür. Yetki belgesinin düşüp düşmediğinin tartışılması icap eden toplantı bu toplantı olması gerekir. Sendikanın iddia ettiği gibi 23.12.1986 gününde Bölge Çalışma Müdürlüğündeki toplantı değildir.
Esasen mahkemede 15.1.1987 günlü toplantıyı değerlendirerek sonuca varmıştır. Ancak davalı sendika belirlenen bu günde de tarafların bir araya geldiğini, ne varki işverenin başka bir işyeri olan Hastaş Ekmek fabrikası için de toplu görüşmelerin devam ettiğini ve o işyeri için imzalanacak sözleşmenin bu işyeri için de kabul edilebileceğini söylemesi üzerine tutanak düzenlenmediğini savunmuştur.
Sonuca etkili görülmemekle beraber işveren 15.1.1987 günlü oturumun yapılamadığını, Bölge Çalışma Müdürlüğüne 3.3.1987 tarihinde toplantı gününden 47 gün sonra bildirilmiştir. Mahkemede bu araştırmanın yapılması gereğine karar yerinde işaret etmiş ancak 46. maddedeki 1 aylık süre yönünden ve davacı işverenin isticvap edildiğinden yapılmadığını kaydetmiştir.
Yetkisizlik ve grevin kanunsuzluğu sonucunu doğuracak olayda gerçeğin tesbiti önemli ve zorunlu bulunduğundan davalının bu savunması doğrultusunda başkaca delilleri sorulup incelenerek sonucuna göre karar vermek gerekir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda açıklanan sebebten BOZULMASINA, davalının başkaca temyiz itirazlarının reddine 24.6.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini