 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1987/5010
K: 1987/5290
T: 27.05.1987
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin ve fazla çalışma parası ile hafta ve genel tatil gündeliklerinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemede, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm, süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirdiği sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2 - Davacı, 1.1.1975 tarihinden önceki çalışmalarının da kıdem tazminatı hesabına dahil edilmesini istemiş, davalı ise buna karşı eski çalışmalarının istekli terk ile son bulduğunu ileri sürerek kıdem tazminatına katılamayacağını savunmuştur. Davacının 1.3.1966 tarihinde başlayan çalışmasını istekli terk ile son bulduğu davalı tarafından ispat edilememiştir. O halde 1.3.1966 tarihinden itibaren 31.8.1974 tarihine kadar geçen hizmet süresinin de kıdem tazminatı hesabına katılması icap eder.
3 - Davalı İş Kanunu'nun 17/1-b madde hükmüne göre işyerinde çalışma süresi itibariyle 13. maddedeki bildirim önellerini 6 haftadan fazlalaşacak şekilde hastanede tedavi görmüş bulunduğu dikkate alınırsa işverenin ihbarsız fesih hakkının doğduğunu kabul etmek gerekeceğinden ihbar tazminatına hükmedilmesi hatalıdır.
4 - Davacı 10.1.1983 tarihinden 31.5.1984 tarihine kadar istirahatlı kalmış bulunduğuna göre, bu sürenin çalışma süresine göre davalının sağlık sebebiyle fesih hakkının doğduğu 13. maddedeki 8 haftalık ihbar öneline 6 hafta ilavesiyle oluşan toplam 14 haftalık kısmının kıdem tazminatı hesabına katılması fazlasının katılmaması icap eder.
5 - Bir kısım davalı tanıkları ile yine bir kısım davacı tanıkları işyerinde pazar günleri çalışma yapılmadığını söylemişlerdir. Böylece davacının pazar çalışması yaptığı hakkında hükme yeterli delil bulunmadığı halde hafta tatili parasına hükmedilmesi isabetli değildir.
6 - Davacının çalışma süresince muntazam bir şekilde fazla mesai yaptığı hakkında tanık sözleri arasında tutarlılık yoktur. Böyle olunca işyerinin kapasitesi iş hacmi ve çalışan işçi adedi nazara alınarak fazla çalışmayı gerektirip gerektirmediği, gerektiriyorsa bunun süresi mahallen yapılacak keşifle tesbit edilip sonucuna göre karar verilmesi icap ederken eksik ve yetersiz inceleme ile bu konuda karar verilmiş olması da usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
SONUÇ : Taraflarca temyiz olunan kararın yukarıda ikinci maddede yazılı sebepten davacı yararına, diğer maddelerde yazılı sebeplerden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 27.5.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.