DAVA : Davacı, kıdem tazminatı faizinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü :

KARAR : Davacı, 26.8.1983 tarihinde emekli olmuş ve işçi olarak çalıştığı sürenin kıdem tazminatını almıştır. Bilhare muvazzaf askerlik süresinin sosyal güvenlik Müessesesine borçlanması sebebiyle, bu sürenin kıdem tazminatı da 26.3.1986 tarihinde kendisine ödenmiştir. Ödeme sırasında fazlaya hakkını saklı tutmuştur. Bu saklı tuttuğu hak nedeniyle 26.8.1983 tarihi ile askerlik borçlanması sebebiyle kıdem tazminatının ödendiği 26.3.1986 tarihleri arasındaki süre için en yüksek mevduat faizi istemiştir. Mahkeme isteği hüküm altına almıştır. Bu karar davalı tarafından temyiz edilmiş, bu temyiz üzerine, askerlik borçlanması sebebiyle ödenen kıdem tazminatılarını da faiz başlangıcının emeklilik tarihi olmadığı, temerrüt işlemi gerçekleşmediğinden faiz başlangıcının dava tarihi olmasına işaret edilerek davalı lehine bozulmuştur. Mahkeme bu bozmaya uymuştur. Uyulan bu bozma kararına göre; davanın reddi gerekirken yine faiz alacağına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

Faiz istenen alacak açılan dava tarihinden önce ödenmiştir. Dava tarihinden itibaren faiz yürütülecek bir alacak yoktur.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebebten davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.3.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972